“İkbâl için ahbâbı siâyet yeni çıktı

Bilmez idik evvel bu dirâyet yeni çıktı”

(Yüksek mevkilere erişebilmek için dostlarını çekiştirmek yeni çıktı; önceden bilmezdik, bu türden hüner ve beceri yeni çıktı.) Ziya Paşa

-Hoppala Hasan dayı, bir yerlerin mi seğirdi. Bu da nereden çıktı?

-Elimizde kalakala ikinin biri kaldı, efendi ağa sen hangisini soruyorsun?

-Dananın kuyruğunu elinde kalanı değil, ikinin birini soruyorum.

-Düne kadar paralelcilerle kucak kucağa oturanlar, bu günlerde, kendilerinden başka herkesi paralelci ilan ettiler ya, işte onu soruyorum.

Memleketin toprağından mı, yoksa suyundan mıdır nedir? Bizim vekiller oldum olasıya birbirleri ile geçinemiyorlar.  

Hem de aynı partiden vekil olan bu efendi ağaların paylaşamadıkları, sizce nedir?

2002 yılından bu yana AKP’den vekil olanlar, nedense birbirleri ile uyum sağlayamıyorlar.

22 dönem vekillerimizden; Prof. Özdemir, Ericekli ve Akbak üçü de birbirine küsülüydü. Görüşmek, konuşmak bir yana, memleket meseleleri için bile yan yana gelmiyorlardı. O günlerde “Başbakana Açık Mektup” ile şikâyet etmiştik.

Çankırılı'nın yaralı parmağına bant sarmayanlardan tam kurtulduk derken, bu sefer de 23.dönüm vekillerimizden, Akman ile Kınıklıoğlu’nun didişmelerine şahit olduk. Onlarda neyi paylaşamıyorlarsa, birbirlerine küstüler, konuşmadılar.

Her halde bizim duyduklarımızı, gördüklerimizi Sayın Başbakan da duyuyor, görüyor olsa gerek, her dönem yeni yüzlerden vekil adayı tayin etti.

Son aylarda, biri, diğerinin arkasından, önüne gelene konuşuyor; “Biliyor musunuz? O vekilin on sekiz milyon mal varlığı var, nasıl kazanmış bu kadar parayı?” diye, kulaklara kar suyu kaçırmaya çalışıyor.

Diğeri de, “Siz onu bilmezsiniz, hasta o hasta, kafayı iyice benle bozmuş, kendisinin çapı bu kadar olduğu için, benim  ‘A’ takımına girmem onu rahatsız ediyor”

Bu çekememezlik, karşılıklı bel altı vuruşlar, bu günlerde iyice ayyuka çıktı. 

Vekil bir yandan, hempaları diğer yandan sağda, solda, öteki vekilin 'paralelci' olduğunu kulaklara fısıldıyorlarmış.

Başbakanın hiddetinden ve şiddetinden korktukları için şimdilik kapalı kapılar ardından, kara çalmaya, müzevirliğe devam ediyorlar.

Yerel seçimlerden sonra, “Dananın kuyruğu kopacak” değimiz de, daha ellemeden, yellenen, meraklı ak dananın birisi soruyordu;

 ”Üç ay geçti, sizin dananın kuyruğu hala Sarıbaba da Deli Hasan'ın elinde, Deli Hasan soruyo, niriye goysun?. Gokdu la gokdu…” diye

Sen merak buyurma, ak dana ‘M.Karaman’ artık ‘nireniz gokduysa’ Deli Hasan, münasip bir yer bulur…

Merak edene:  “Başbakan’a Açık Mektup”  https://www.sozcu18.com/basbakana-2429yy.htm