Yorumcu arkadaşım  "... gönül verenlere de, bu yazıyı kaleme alanın emeğine de yazık’’ diyor yorumunda. Gerçi konu farklı ama buraya kaydetmemin nedeni de yıllardır özlenen Çankırı’yı dile getiren  yazılarımda şimdi kendi kendime soruyorum: Bunca emeğe yazık mı, yazılanlar boşa mı gidiyor diye? 

Konumuza gelelim, başlığa dönelim. Eminim yukarıdaki levhayı Çankırı’da yaşayanlarda dahil büyük çoğunluk belki de %99.9 kişi görmemiştir, nerde olduğunu da bilmez. Önce bu bilgi levhasında ne yazıyor?

Okuyabiliyor musunuz? Sonra da burası neresi diye sorsam başlıkta zaten belli neresi olduğu: Ilgaz-İnköy.

Çankırı’yı tanıtalım, Çankırı’nın doğal ve kültürel değerlerine sahip çıkalım diye çırpınıyoruz sözüm ona. Bu levhayı ve levhanın bulunduğu yerdeki tahribatı gördükten sonra insan donup kalıyor. Pislik, bakımsızlık, tahribat diz boyu. Bu mu Çankırı’nın tanıtımı? Feshanelerde, AKM’lerde nutuklar atıyoruz, toplantı üstüne toplantı yapıyoruz. Gözümüzün önünde ki değerleri görmüyoruz, görmemekte de ısrarlıyız.

"Su akar Türk bakar’’ sözünü anımsadınız mı bilmem. Çok az sayıda da olsa doğal, kültürel, tarihi değerlerimizin kıymetini bilemiyoruz. İşin gerçeği böyle değerlerin varlığından bile haberimiz yok. Çankırı’nın turizmde amiral gemisi Tuz Mağarası ve Yıldıztepe olarak hedef konmuş, söyleniyor ama kaplumbağa bile yürüyüşte söylenenleri geçiyor. 

Kalkınma Ajansı var. Ne yapar, ne türlü projelere destek verir? Bilmiyorum. Aslına bakarsanız bilgilendirilmiyoruz. Bunun nedeni de eleştirel olmamız. Bilgilendirmesinler hiç önemi yok. Karşılarına her hangi bir proje ile gitsem peşin hükümleri nedeniyle görmemezlikten gelinecek veya reddedilecek. O nedenle yolları açık olsun.

Gene konumuza dönelim. İndağı’nda bulunan kaya mezarlarını resimleyip rezaleti gördükten sonra E-80 üzerinde yemek molası verdiğim lokantada, kaymakam efendi de avanesi ile  yemek yiyor. Afiyet olsun. Ama en fazla 1.5 km. uzağında bulunan mezberelik yere gidip bakmıyor. Bakma ihtiyacı duymuyor. Acı ama gerçekler bu. Bir elemanı gönderip etrafı temizletmiyor, uçmuş yola bir grayder gönderip düzelttirmiyor.

Sözü uzatmayalım giden rezaleti görür. Kimseyi suçlamıyorum, göreve davet ediyorum.

Hoş, ediyorum da ne oluyor. Yorumcu ne diyor: "... gönül verenlere de, bu yazıyı kaleme alanın emeğine de yazık’’

Ve yazıyı noktalayalım. İlçemizin birine atanan kaymakamla görüşüyoruz. Atanalı dört ay olmuş. Neler yapacaksınız, projeleriniz var mı diye soruyorum. Gülümseyerek yüzüme bakıyor. 4 ayım geçti 20 ayım kaldı diyerek sorumu yanıtlıyor. İşte Çankırı bu.

Yeni yılın birlik ve beraberlik, hoşgörü içinde dürüst, vatansever insanlarla birlikte geçirmemiz dileğiyle. Elveda 1013...

 
Tahribattan bir örnek