Çankırı, güne dünden farklı başlıyor...

Nasıl mı?

Çankırı Belediye Başkanlığı koltuğu bugün yeni sahibi ile buluştu!

Bugüne kadar görevde kaldığı sürece sadece ve sadece kendisine 'muhalif' olarak adlandırdığı kişilere orantısız güç kullanarak her türlü zulmü uygulamaktan kaçınmayan bir muhteris 'başkanlık' koltuğunda oturmuyor...

Diyebilirsiniz ki; 'Giden AKP'li, gelen de AKP'li'...

Gelenin önce kişiliğini sonra da başkanlığını vakti zamanı gelince sergileyeceği icraatlerle değerlendireceğiz. Gerektiğinde de en az İrfan Dinç'e karşı sergilediğimiz 'karşıtlılık' kapsamında... Hiç şüpheniz olmasın... Lakin önce şu İrfan Dinç daha doğrusu "zalım" İrfan Dinç dosyasını kapatana kadar!

Kapanır mı?

Allah gecinden versin, 'ölünce' belki!

Çünkü; 'zalim' değil 'zalım' İrfan Dinç sadece şahsıma değil, Çankırı'ya yaptıklarının hesabını vermeden bu dünyadan göçmemeli! Tanrı buna izin vermemeli...

Bazılarınız için ben ne söylersem söyleyeyim, ne yazarsam yazayım "Uzun saçlı İrfan Dinç'e, AKP'ye muhalif olduğu için böylesi değerlendirmeler yapıyor! Aksine İrfan Dinç dünya tatlısı bir adam!" dediğini de duymuyor değilim.

Umurumda da değil!

Ne derseniz deyin! Ben; önüme gelen belgelere, bizatihi Çankırı'da yaşayıp da İrfan'ın zalımlığından nasibini almışların beyanlarına ve daha da önemlisi, "Çankırı Belediyesi" icraati olarak Çankırı halkına sunulmuş hizmetlerin içeriğine bakarım!

Bir de... "O hizmetleri ben yaptım" diyen, deme cesareti gösterebilen zalım Dinç'e!

İrfan Dinç'ten oluşan gerde kalan iki kelimelik 'özne' (sözde de diyebiliriz) başkanlık koltuğundan istifa ederken dahi, Çankırı kamuoyuna 'olabilme ihtimali sıfır' (rakamla 0) bir olasılıktan sözetmekten kendisini alamıyordu:

"Böylesine kritik bir ortamda yaklaşık 15 yıldır Belediye Başkanlığı görevini yürütmekte olan bu kardeşinize farklı bir görev verilmiştir. Bugün itibari ile 15 yıla yakın sürdürdüğüm Belediye Başkanlığı görevimden istifa ediyor, milletvekili adaylığı için müracaatımı yapıyorum. Görevin hepsine bu aziz milletin hayır duasını alacağımız görevlerin hepsi bizim için kutsal ve emanettir."

"... farklı bir görev verilmiştir." (!)

Bence de!

Lakin şurası da bir gerçektir ki; 'zalım' İrfan Dinç'e "farklı bir görev verenler" (!) öncesinde de "hesap vermesini" istemiş olabilirler!

Lokantada içilen çorbanın hesabını 'garson' alabiliyorsa, Çankırı Belediyesi'nde 'icraat' adı altında çarçur edilen saçı bitmemiş yetim(ler)in hesabını da Çankırı halkı soracaktır...

Çankırı halkı sormazsa, nacizane "uzun saçlı" soracaktır!

Bundan kaçış yok zalım İrfan Dinç! 

Kaçamazsın...

Kaçtığın yerde karşında ben olacağım...

Bugüne kadar gerçekleştirdiğin tüm akçeli-akçesiz kirli icraatlerin yürüdüğün her köşe başında karşına çıkacak!

Ve 'Çankırı Belediye Başkanı' olarak bugüne kadar sergilediğin her 'kanunsuz' icraatinin hesabını da yargı önünde vereceksin... 

21 Mayıs'a kadar Çankırı sokaklarında "... şahsıma farklı bir görev verilmiştir" yazılı elma şekerinle (!) dolaşabildiğin kadar dolaş!

Tadını çıkart!

Hoş, son günlerdeki fotoğraflara öylesi bir ruh halin de yansımıyor ya!

Çünkü sen de biliyorsun ki eline aldığın 'elma şekeri' kocaman bir yalan!

Bitmeyecek sanıyorsun lakin 'kum saati' çalışıyor be zalım İrfan!

Hem de hiç durmamacasına...

Bak 15 yıl da bitti!

Tesadüfe bak ki bugün de 'cuma' !!!

Belediye Başkanı olarak yaklaşık 780 defa yayınladığın 'hayırlı cumalar' mesajına karşılık olarak kabul edersen senin için bir mesaj da ben yayımlıyorum! Lütfen kabul et...

- Perşembe'nin hesabını vermeden Cuma'ya gidilmez be İrfan!

Anlayacağın şu ki; 780 muamma Perşembe, 780 dalga-dubara Çarşamba, 780 al takke-ver külah salı ve 780 kirli Pazartesi var geçmişinde zalım İrfan...

Sahi söyler misin hangi günler ya da hangi saatler 'zalım' ol(a)madın İrfan...

Cevap ver...

Bana değil... Çankırı halkına...!