GEÇTİĞİMİZ günlerde Çankırı'da hizmet veren Avrupa Alevi Düşünce Derneği'nin düzenlediği "Birlik Cemi" programına ait sosyal medya paylaşım kareleri, seçim heyecanı yaşadığımız şu günlerde bir yandan 'siyasi tartışma'yı öbür yandan da 'yaşanan bir gerçeği' ortaya çıkardı.

Alevi Düşünce Derneği'nin programı ile ilgili sosyal medyaya düşen fotoğraf karelerinde ilk göze çarpan detay; Vali M. Fırat Taşolar ile Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen'in arasında yeralan AK Parti Belediye Başkanı Hüseyin Filiz'in bulunduğu yer!

Böylesi bir oturma düzenine öncelikle 'ev sahibi' izin vermemeliydi! Ev sahibini geçtik şehrin Valisi şehrin Belediye Başkanı'nı yanına almalıydı! Bütün bunlar olmadı AK Parti Belediye Başkan adayı Hüseyin Filiz, oturduğu yeri şehrin belediye başkanı Esen'e teslim etmeliydi!

Haydi bu da olmadı; Çankırı'nın belediye başkanlığı koltuğuna halkın oylarıyla seçilen İsmail Hakkı Esen duruma müdahale ederek "Bir dakika arkadaşlar! Bu şehrin belediye başkanı benim! Sayın vali ile yan yana oturacak olan isim de benim" (!) diyerek 'halk'ın kendisine verdiği payenin karşılığına 'sahip' çıkarak Vali Taşolar'ın yanında yer almalıydı...

Sahi bütün bunlar neden yaşanmadı da karşımıza bu kareler çıktı?! Cümle alem biz bu kareleri ardı ardına yapılan paylaşımlarla seyretmek zorunda bırakıldık?!

SAYIN BELEDİYE BAŞKANI, MÜTEVAZİLİĞİN SONU...

Lafı çok fazla uzatma niyetinde değilim... Hele hele şu günlerde...

Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen'in seçildiği ilk günden itibaren başta sokak olmak üzere hemen hemen her türlü ortamda 'mütevaziliği' elden bırakmayan görüntüleri sergilemesine ben bir 'gazeteci' olarak nedendir bilinmez bir türlü alışamadım!

Başta kendisi olmak üzere kim ki bana "Neden alışamadınız?" diye sorsa inanın buna da verebileceğim yanıt çok uzun olmayacak! Ve yanıtımın kısalığı nedeniyle soruyu soran da aldığı cevaptan memnun ya da 'tatmin' olarak kendisini 'ikna' edemeyecek!

Çünkü Başkan Esen'in 'mütevazi' (!) olması gereken ortam(lar) çokça olabilir... Bunu anlayabilirim... Lakin hiç mi hiç 'mütevazi' (!) olmaması gereken yerler de var! Tıpkı yukarıdaki fotoğrafta olduğu gibi!

Neden mi?

Şehrin Valisi, ev sahibinin hemen yanıbaşında (sağında)... Burada olması gereken yine ev sahibinin (!) Belediye Başkanı'nı diğer yanıbaşına (soluna) alması haydi onu beceremedi şehrin Vali'sinin yanına oturtması gerekiyordu!

Bütün bunlar olmadı ve Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen'e karelerde oturduğu pozisyon verildi! İşte tam burada Başkan Esen üzerindeki 'mütevaziliği' (!) bir kenara bırakacak ve temsil ettiği makamın karşılığı olan 'refleks'i göstererek ev sahibini ya da yerini her kim işgal (!) etmiş ise onu uyararak "olması gereken yere" İsmail Hakkı Esen olarak değil, Belediye Başkanı olarak o-tu-ra-cak!

Bu duruma da başta ev sahibi olmak üzere tüm davetliler saygı duyacak!

Belediye Başkanı bunu gerçekleştirdikten sonra, yaşananlara 'çemkiren'(ler) olursa da; "Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz beyler?! Ben İsmail Hakkı Esen'in oturacağı yere değil, şehrin Belediye Başkanı'nın oturacağı yere sahip çıktım! Bu yetkiyi de bana Çankırı halkı verdi" diyecek(ti)...

Lakin 'ne yazık ki' (!) tüm bunlar yaşanmadı... Yaşanamadı...

Şu saatten sonra yaşanır mı? Bilemem...

Bildiğim şu ki; Belediye Başkanı İsmail Hakkı Esen'in geride kalan 5 yıl içerisinde sergilediği bu ve benzer davranışlar 'mütevaziliğin' (!) çok mu çok ötesine geçmeye başladı...

Ve ben bu duruma gerçekten 'gıcık' oluyorum...