43 YIL İslam Cumhuriyeti bayrağı altında yaşadık. Geldiği günden itibaren kökleri kanla beslenen rejim. Biz özellikle kadınlar olarak 43 senedir bu hükümetle başetmeye çalıştık. Savaştık, reform istedik, dönem dönem sustuk, ambargolara savaşa göğüs geldik. Elimizden alınan özgürlüğümüzü, nefes alma hakkımızı, bizden çalınan haklarımızı, kimliğimizi zerre zerre elde etmeye çalıştık... Ama olmadı...

Bugün sokaklarda gördüğünüz halk yorgun, sabretmekten bıkkın ve acısını nefrete çeviren, İslam Cumhuriyeti'nden kurtulmak isteyen, 5 bin yıllık tarihe sahip, ne istediğini ve ne istemediğini bilen 21. yüzyıl gençleri...

Bugun sadece İranlılar değil belki tüm dünya, masum bir kızın dökülen kanı ile beraber silahsız insanların itirazına 57'si çocuk olan 381 ölü, 16 bin 88 tutuklu ile cevap veren, 227 "milletvekili"nin tutuklular için "idam cezası"nı reva gören bir rejimle karşı karşıya...

Bir haftada bin 500 kişiyi öldüren, 176 vatandaşını bile bile havadaki uçakta füze ile vurma kapasitesi olan ve hiç utanmadan insan haklarından söz eden bir rejim...

Biz İran halkı olarak dünya devletlerinden bizi kurtarmalarını istemiyoruz. Çocuk katili terörist "İslam Cumhuriyeti"ni artık desteklememelerini istiyoruz. Siz; Silahsız masum insanlarını silahla öldüren bir rejimi resmi olarak kınamadığınız sürece onlar kıyıma devam edecekler.

Buradan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'na ve de UNICEF'e sesleniyoruz:

"60 günde 60 çocuk... En küçüğü 10 yaşında... Hergün için bir çocuk... Niye SAĞIR, ne için KÖR ve ne için SESSİZ kalıyorsunuz?"

Kaleme alan: 'Gurbetteki İran kadını'