Serdar YALÇIN
Bir musibet...
“Bir musibet bin nasihatten evladır” diye bir söz vardır… Güzel sözdür. Atalarımız bir şey demişlerse ve bu dedikleri asırları aşıp günümüze gelmişse bilin ki boşuna laf sarf etmemişlerdir…
Bazı şeylerin gündeme gelmesine ve üzerinde tartışılmasına vesile olan musibetlere aslında teşekkür etmek lâzım. Onca yıl halının altına süpürülmüş, sumen altına gizlenmiş, göz ardı edilmiş o kadar çok mesele var ki! İnatla, ısrarla ve anlamsızca, bu meseleleri görmezden geliyor ya da su yüzüne çıkarmaya korkuyor veya üşeniyoruz…
İşte bunlardan biri: Yargı’daki aksaklıklar, eksiklikler ve tuhaflıklar… Yargıdaki sorunlar şimdiye kadar ağızda gevelenerek şöyle böyle söylenirdi. İşin ehli kalemler yargıda sorunlar olduğunu dile getirirlerdi ama bu söylenenler pek dikkate alınmazdı. Ama ne zaman ki Hizbullah üyelerinin tahliyeleri söz konusu oldu, işte o zaman takke düştü kel göründü. Tutukluluk süresinin ne olduğu ve ne olması gerektiği, bütün bu düzenlemeler için de yargının tepeden tırnağa yeni bir reforma ihtiyacı olduğu tartışılır hale geldi. Eh, garabet tahliye kararları bir “musibet” olarak, binlerle nasihatin yerini aldı ve yargı sistemindeki defolar birer birer gündeme gelmiş oldu…
“Muhteşem Yüzyıl” dizisi… Daha ilk bölüm yayınlanır yayınlanmaz kıyamet koptu. Herkes konuştu; bilen de bilmeyen de… Tarihi şahsiyetler ve büyüklerimiz böyle yansıtılır mıydı? Kanuni nasıl bir hükümdardı? Harem sistemi nasıl bir şeydi… vs… Dizinin nasıl olduğunu bir kenara koyalım ama arkasından gelenler sevindirici. Şimdi herkes Osmanlı tarihine daha bir ilgi duyar oldu. Kitaplar yayınlanmaya, televizyonda programlar yapılmaya, gazetelerde tefrikalar hazırlanmaya başladı. Yani, ne hikmetse tarihimize daha bir yoğun ilgi duyar hale geldik. Eh, Muhteşem Yüzyıl da başımıza gelen güzel musibetlerden biri olsun…
Bazı musibetlerin başımıza gelmemesi daha iyi olur şüphesiz. Sonuçta musibet musibettir. Ama gelin görün ki bazen bir musibetin başımıza gelmesi hayırlı gelişmelere de yol açmıyor değil. Daha iyiyi, daha doğruyu ve daha güzeli bulma yolunda karşımıza bu tür musibetlerin çıkması belki de ülkemiz ve milletimizin menfaatinedir.. Şikayet etmemek lazım…