Belediyelerin görevleri yasalarda belirtilmiştir. Bir de yasalarda belirtilmeyen görevleri vardır. Hukuk dışı uygulamalar yani orman kanunları. 'Ben yaptım oldu' yasaları. Sen yaptığında olmuyor işte. Demokrasi ile yönetilen ülkelerde bu böyle değil tam aksine her iş yasalar çerçevesinde. Çerçeve dışına çıkıldığında yasa uygulayıcılar devreye girer ve 'gel bakalım hesap ver' der.

 

Türkiye’de maalesef sözünü ettiğimiz demokrasi ve yasa uygulayıcılar çalışmamakta, çalıştırılmamaktadır. Siyaset, bürokrasinin içine girmiş ve bürokrasiyi vıcık vıcık yağa bulamıştır. Bu bağlamda belediyelerin en önde gelen yasa dışı uygulamaları arasında imar uygulamaları gelir. Bu yazımızda Çankırı’daki imar uygulamalarına yüzeysel olarak göz atacağız.

 

Beş katın üzerindeki binalara asansör zorunluluğu vardır. Önce bu zorunluluk nasıl kılıfına uydurulur bakalım. Örneğin asansörsüz 7-8 katlı binalara rastlarsınız. 5 katın üzerinde asansör olma şartı 1. kot farkı, 2. terasa tam kat izini verilerek gerçekleştirilir. Bu izinler öyle kolay verilmez. Yolu vardır, yöntemi vardır. Onu da 7 katlı binaya ruhsat alandan dinlememiz gerekir. Belediyelerde en fazla yolsuzluk kalemi imar uygulamalarındadır. Çok kişinin canı yanar, çok kişiyi ise sevindirir. Sonuca baktığınızda alan razı, veren razı tablosu ile karşılaşırsınız.

 

Çankırı’daki imar uygulamalarında şehircilik planlaması açısından çalışma yoktur. Çankırı Merkez'in topoğrafyası çok katlı bina yapımına uygun değildir. Ayrıca deprem riski yüksektir. Çok katlı binalara yapılırken hava koridorlarının önü kesilmekte ve hava sirkülasyonu gerçekleşmemektedir. Doğalgaz gelmeden önce bu durum çok tehlikeli boyutlarda idi. İs ve duman Çankırı’nın üzerinde asılı kalıyor, göz gözü görmüyordu, çoğumuz anımsarız.

 

Doğalgaz kullanılmaya başlayınca eski fiziki görüntü doğal olarak gözükmüyor. Ama havanın ağırlığı eskisinden de fazla. Acı ve Tatlıçay hava koridorlarının önü çok katlı binalarla kesilerek esinti namına bir şey kalmamış ve hava ağırlaştıkça ağırlaşmıştır. Doğalgaz kullanımı, taşıt eksoz gazları nedeniyle Çankırı’nın havası yaz ve kış çok ağırdır. Aslında sağlık müdürlüğü tarafsız ve gerçekçi bir açıklama yapsa. Açıklamada hava kirliliğine bağlı solunum yolları hastalıkları ve kirliliğe bağlı diğer hastalıklardan ölenlerin rakamsal bilgilerini verse olay bütün çıplaklığı ile ortaya çıkacaktır.

 

İmar uygulamaları sadece binaların çarpıklığı ile ilgili değil. Arsa payı, yol kotu, yol genişliği, yol alt yapısı, aydınlatma, park, ağaçlandırma, peyzaj, fiziki görünüm gibi bir çok unsuru da içine almaktadır.

 

Yerel seçimlere aylar kaldı. Siyasi partilerin belediye başkan adaylarının acaba Çankırı’nın imarı yönünde ne gibi projeleri ve çözüm önerileri var?

 

Ütopik projeler yerine gerçekçi bakışları var mı?

 

Mevcut belediye yönetimine gelince; 18 ayda 18 proje. Peki görev yapılan diğer aylarda ne yapılmış?

 

Hayata geçirilen ve geçirilmek istenilen 18 proje de ciddi olarak tartışılması gereken projeler. Bazılarının gerekli olmasına karşın amacının ve olması gerekenin çok dışında kaldığını da belirtmek gerekir.

 

Sonuç olarak halk, geçmiş hizmet ve uygulamalardan memnun veya değilse  oy sandığında tercihini belirtecektir.

 

Sızlananlar, hizmetten şikayetçi olanlar, hayal ettikleri Çankırı’yı kafalarında kurgulayanlar oyları ile gereken dersi vereceklerdir.