'Böyle bir şey var mı' programına katılan Merve Büyüksaraç; "Adada ne ateş yakabiliyorduk, ne de balık tutabiliyorduk. Vücut direncimiz düşmesin diye bize yemek veriyorlardı." dedi. 

 

 

*Survivor’da sadece ben haksızlığa uğramadım. İnsanlar Acun Medya’dan çekiniyor. Adadan elendikten sonra çok üzüldüm. Yarışma sonrası Dominik’te Acun Ilıcalı ile görüşmek istedim ama benimle görüşmedi. Sağ kolu Ebru’yu gönderdi. Adadaki yayınlar adamına göre yapılmış. Annem, ailem çok üzülmüş. Sanki çok farklı biriymiş gibi gösterilmişim. Oraya çıkan bütün yarışmacılar bir şey için katılıyor, ün için, para için. Ben de bunlar için katıldım. Adada yaşananların çok küçük bölümü yayınlanıyor. Adamına göre montaj yapılması beni çok sinirlendirdi.

 

*Mustafa Topaloğlu benden sonra 10. hafta elendi. Yüzme bilmeyen bir adam hepimizden fazla kalabiliyor. En çok zoruma giden ise ben adadan çıktıktan sonra Acun Medya çalışanları bana diyor ki "Survivor’da biz Mustafa Topaloğlu ile 10 haftalık elenmeyeceğine ilişkin sözleşme yaptık." Bence Hasan’a da çok haksızlık yapıldı. Bence orada bir yönlendirme söz konusu. Nihat kazandığı için mutluyum. Ekranda göründüğü gibi bir insan. Reyting için ada farklı yansıtılıyor. Yapım şirketi istediği için, elemede Doğuş’u yazmamız söylendi. Yazmasaydım ben elenirdim. Gönüllüler'de de öyle oldu. Benim ismini açıklamam doğru olmaz.

 

 

* Acun Medya’dan haftalık ödeme aldım. Paramı çok düzgün ödediler. SMS’lerin nereye gittiği belli değil. Noter diyorlar, hangi noter ismi belli değil. Benim imajımı bozdular. Öyle bir insan olmadığım halde herkes beni saygısız olarak kabul etti. Yemek verdiler. O kadar aç değildik. Gizlilik Sözleşmesinde yaşanları anlatmamız yasak . Ben bunu ihlal ediyorum göze aldım. Aykırı hareket etmenin bedeli 100 bin TL. Konuşmalarıma herhangi bir dönüşte bulunmadılar. Sessiz kalıyorlar. Son gün canlı yayına kadar bekledim Acun Ilıcalı bir açıklama yapar diye herhangi bir açıklama yapmadı. Orası Acun’un yarışması olmuş. Yarışmaya katıldığım için pişmanım.