2025-2027 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP), Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz tarafından açıklandı.
Ekonominin 3 yıllık yol haritasının duyurulduğu toplantıda açıklanan verilere göre yeni kur hedefleri de ortaya çıkmış oldu.
OVP'de 2023 yılında cari fiyatlarla 26,5 trilyon TL olan gayrisafi yurt içi hasılanın 2024’te 44,2 trilyon TL’ye çıkacağı öngörüldü. Bu rakamın 2025, 2026 ve 2027’de sırasıyla 61,5 trilyon TL, 72,9 trilyon TL ve 83,1 trilyon TL olacağı öngörüldü.
Dolar cinsinden bakıldığında, GYSH’nin 2024 sonunda 1 trilyon 331 milyar dolar olacağı öngörüldü. 2025, 2026 ve 2027’de sırasıyla dolar cinsi GSYH’nin 1 trilyon 456 milyar dolar, 1 trilyon 624 milyar dolar ve 1 trilyon 774 milyar dolar olacağı tahmin edildi.
DOLAR KURU HEDEFLERİ
Bu verilere göre hükümetin 2024 için ortalama dolar tahmini 33,22 TL oldu. Önceki tahmin dolar/TL'nin 23,9 seviyesinde olacağı yönündeydi.
Ortalama dolar kuru tahmini 2025 için 42 TL, 2026 için 44,4 TL, 2027 için 46,84 TL olarak gerçekleşti.
Bu hedefler bir önceki programda 2024 yılı için ortalama 36,78, 2025 için 43,93, 2026 için 47,79 seviyesindeydi.
HEDEFLERE GÖRE DOLAR GETİRİSİ NE OLACAK?
OVP hedeflerinin açıklanmasının ardından dolar/TL bugün saat 12:22 itibarıyla günlük bazda yüzde 0,06 düşüşle 33,98 seviyesinden işlem görüyor.
Hükümet tarafından açıklanan OVP hedefi doğrultusunda 2024 kur hedefi baz alındığında 2025'te dolar/TL yüzde 26,42 artacak.
2025'ten 2026'ya kadar olan 1 yıllık süreç baz alındığında ise kurun yüzde 5,71, 2026'dan 2027'ye kadar olan süreçte ise yüzde 5,49 artması bekleniyor.
YILMAZ'DAN KUR HEDEFLERİNE AÇIKLAMA
OVP'nin açıklanmasından sonra soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz kur tahminlerine ilişkin şunları söyledi:
"Bizim dalgalı kur rejimimiz var. Döviz piyasalarıyla ilgili dalgalı kur rejimimiz var. 2001'de başladı ve devam ediyor. Dalgalı kur rejiminde ne bir kur tahminimiz var ne bir kur hedefimiz var ne de böyle bir irademiz söz konusu. Kuru esas belirleyecek olan piyasadaki arz ve talep şartlarıdır. Tabii ki spekülatif hadiseler olabilir, onlara müdahaleler olabilir. Onları tabii istisna görüyorum. Ama esas olan piyasadaki arz ve talep ve bunun oluşturduğu dövizin fiyatıdır.
Bir doküman hazırlıyoruz bir taraftan. Bu dokümanda işte dolar bazında milli gelir var, kişi başına gelir var. Bir hesap yapmak zorundayız. Dolayısıyla burada ne yapıyoruz? Yöntemimiz şu; bu yılın sonuna kadar piyasa aktörlerinin beklentileri neyse, Merkez Bankamız onu hesaplıyor bir anketle, çalışmayla...
2024 yılı sonuna kadar esas aldığımız kur o. Ondan sonraki yıllar için ise 2025, 2026 ve 2027'de ise liranın ne değer kazanacağını ne değer kaybedeceğini varsayarak, bu şekilde bir hesap yapıyoruz. Fakat şunun da tabii ki farkındayız. Dezenflasyon politikası izlenen ülkelerde milli paraların genellikle avantajlı olduğunu daha fazla cazibe oluşturduğunu da biliyoruz. Ama biz hesap yapıyoruz ve bir kur tahmini yapmıyoruz. Sadece yaptığımız hesapları bir varsayımla paylaşmış oluyoruz. Varsayımımızı çok açık ve net ifade ediyorum. Bu yılın sonuna kadar piyasa beklentilerini esas alıyoruz. Gelecek yıl ve ondan sonraki yıllarda da dünya enflasyonu ve Türkiye enflasyonu farkını dikkate alarak ne değerlenen ne değer kaybeden değerini olduğu gibi koruyan bir para hesabıyla bu kur hesabını yapmış oluyoruz."