30’a yakın tehdit, tecavüz ve taciz olayını bütün detaylarıyla anlatan Ö.Y, U.K adlı kişiyle Facebook’ta tanıştığını, aralarında bir süre devam eden yakınlığın ardından U’nun zorlamasıyla ilişkiye girdiklerini, daha sonra da U’nun arkadaş çevresinin ellerinde görüntülerinin olduğunu söyleyerek tehdit ve şantajla kendisiyle zorla ilişkiye girdiklerini anlattı.
Anne ve babasının boşandığını, babasını hayatında sadece iki kez gördüğünü, “hakkında hiçbir fikri olmadığını” anlatan Ö.Y, annesiyle ilişkilerinin iyi olmadığını, makineye bağlı olarak yaşayan anneanesiyle daha yakın olduklarını söyledi. Ö.Y’nin ifadesine nezaret eden psikolog ise Ö.Y’nin başına gelenlerden dolayı psikolojisinin etkilendiğini belirterek ailesinin kendisiyle yeterince ilgilenmediği için küçük kızın psikolojisinin bozulduğunu ifade etti.
FACEBOOK'TA TANIŞTI
Ö.Y’nin ifadesinde anlattığına göre olaylar Facebook’ta tanıştığı U.K ile yakınlaşmasının ardından başladı. Ö.Y, U.K ile bir süre arkadaşlık ettikten sonra aralarında yakınlaşma oldu. Bu yakınlaşma daha sonra U.K’nin zorlamasıyla cinsel ilişkiye dönüştü. Önce U.K’nin daha çok liselilerden oluşan arkadaş çevresi, daha sonra da aralarında bir astsubayın da olduğu bazı sivil şahıslar Ö.Y ile tehdit ve zorla birlikte oldu.
Annesi masaj salonlarında çalışan ve daha çok anneanesiyle birlikte olduğunu belirten Ö.Y’nin anlatımına göre zanlılar, “Anneannene herşeyi anlatırız” diyerek Ö.Y’yi ilişkiye zorladı. Bu zorlamalar çoğalarak devam etti. Her seferinde de taciz ve tecavüz edenlere yenileri eklendi. Ö.Y’ye göre Gözlementepe diye bir yerdeki inşaatta kendisinin görüntüleri çekildi. Facebook’tan kendisini arkadaş olarak ekleyen E.K isimli kişi ise “X adlı mekanda senden ve görüntülerinden bahsediyorlar” demesi üzerine Ö.Y bu görüntülerden haberdar oldu ancak bir şey yapamadı. Kendisine yönelik tehdit ve şantaja dayalı taciz ve tecavüzler devam etti.
"ANNEANNEME BAKIYORUM"
Ö.Y’nin anlatımına göre, kendisiyle ilişkiye girenler arasında C. isimli bir kişi vardı. C.’nin kuzeni S. adlı kız da Ö.Y’nin okuldan arkadaşıydı. S. adlı kız, olayları öğrendi ve bunu Türkçe öğretmenine anlattı. Türkçe öğretmeni de idareye durumu bildirince, idare Ö.Y’yi çağırdı ve Ö.Y öğretmenlerine her şeyi anlattı. Böylece durum savcılığa intikal etti.
Ö.Y ifadesinde aile hayatını ve anne-babasıyla olan ilişkilerini de anlattı: “Psikolojik rahatsızlığım yok. Bazen duygularım karıştığı için R... isimli ilaç kullanıyorum. Annem masaj salonlarında çalışıyor. Babam hakkında ise bir fikrim yok. İki defa gördüm. Bir geçen yaz tatili bitmeden önce bir de okula kayıt olurken... Genellikle anneannemle büyüdüğüm için onunla daha yakın ilişkimiz var. Annem ile o kadar bağımız yok. Anneannem bizim evde oturuyor. Zaten orası anneannemin evi. Anneannem nefes alamıyor. Makineye bağlı. Onun tedavisi ile arada ben ilgileniyorum. O sebeple şikayetçiyim.”
"PARA KARŞILIĞI BİRLİKTE OLDUK"
Olayın ortaya çıkmasının ardından gözaltına alınan ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan A.E.T., İ.K., U.N.K., Ç.U., E.D., S.A., Ş.T. ve U.A. ise ifadelerinde suçlamaları kabul etmedi. Ö.Y. ile para karşılığında ilişkiye girdiklerini öne süren şüpheliler, kızın yaşından büyük gösterdiğini savundu.
"TEDİRGİN VE KORKU HALİNDE"
Ö.Y’nin ifadesi alınırken yanında bulunan sosyal hizmet uzmanı (psikolog), küçük kızın durumunu şöyle değerlendirdi:
“Tedirgin ve korku halinde hareket ettiğini gözlemledim. Beyanlarına itibar edilebilir olduğunu düşünüyorum. Çocuğun yaşadığı bu olay psiko-sosyal gelişimi üzerine olumsuz izler bırakacaktır. Anneannesinin hasta olması, annesinin gece geç saatlere kadar çalışması sebebiyle aile çocuğun psiko-sosyal gelişimiyle yeterince ilgilenememiş. Bu nedenle olaydan psikolojik olarak etkilendiği anlaşılan çocuğun koruma altına alınmasının uygun olacağı kanısındayım.”
BAKANLIK DEVREDE
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin Twitter sayfasından açıklama yaptı. Bakan Şahin: “Gölcük’teki kız çocuğunun başından geçen olaylarla ilgili Bakanlık olarak müdahillik talebinde bulunduk. Hukuk Müşavirliğimizin Bakanlık görev alanımızdaki pek çok konuda müdahil olmasıyla mağdurun hakkını koruyor, kararlığımızı gösteriyoruz. Görev alanımızdaki davalarda Hukuk Müşavirliğimiz mağdurlardan yana davalara müdahil oluyor. Sarai Sierra ve Samatya’daki cinayetlerde de Bakanlığımız şu anda müdahil.” (Kaynak: milliyet.com.tr)