MHP ve Devlet Bahçeli ile ilgili eleştiri yazılarıyla dikkat çeken Zaman Gazetesi yazarı Mümtazer Türköne, MHP'nin Kürt sorunu konusundaki tavrına tepki gösterdi ve MHP'nin de tıpkı BDP gibi etnik milliyetçi bir parti olduğunu iddia etti.
Türköne'nin yazısının başlığı ise oldukça dikkat çekiciydi: 'Tanrı MHP'yi korusun!'
İşte Türköne'nin bugünkü o yazısı
BDP ne ölçüde bir Kürt partisi ise MHP de aynı ölçüde bir Türk partisi. İkisi de bütün varoluşlarını etnik kökene dayandırıyor.
BDP'den Kürtlüğü, MHP'den de Türklüğü çekip çıkardığınız zaman geriye hiçbir şey kalmıyor. BDP'nin Kürt ulusalcılığı geç kaldığı için telaşlı ve abartılı. MHP'nin Türk milliyetçiliği ise ulus-devletin gölgesinde gelişip serpildiği için muhtevasız ve içi kof.
MHP MİLLİYETÇİLİĞİ
BDP'nin Kürt kelimesine yüklediği etnik anlam ile MHP'nin Türk kelimesine atfettiği anlam arasında zerre mikyas fark yok. İkisinde de sadece bir etnisite mevcut. Bilmeyenler için kaydedelim: Etnos, aynı atadan, yani ortak bir soydan geldiği varsayılan insanlar topluluğu demek. MHP milliyetçiliği, Bahçeli'nin seslendirdiği haliyle bir etnik milliyetçilik olarak Türk milliyetçiliğinin çok dar, ilkel ve sınırlı bir kalıbını temsil ediyor. İtiraz eden MHP milliyetçilerine ölçüyü verelim. Kürtlerin de kendi rızaları ile onurlu biçimde içinde yer bulacakları bir milliyetçilik üretemiyorsanız, hatta milliyetçiliğinizi tam olarak Kürtlüğün karşısında yerleştiriyorsanız bunun adı etnik milliyetçiliktir.
ETNİK MİLLİYETÇİLİK ÇOĞUNLUK TARAFINDAN YAPILINCA IRKÇILIK OLUR
Şayet etnik milliyetçilik çoğunluk tarafından yapılıyorsa buna fazladan ırkçılık denir. Bahçeli, pazar günü Merkez Yürütme Kurulu'nu topladıktan sonra yaptığı yazılı açıklamada 'etnik kimliklerin anayasaya taşınmasından' ve 'Türk kimliğinin esnetilerek anayasadan çıkartılmasından' şikâyet ederken tam olarak işte bu etnik milliyetçiliği yapıyor. Bu sözün tercümesi, Kürt etnik kimliğine karşı Türk etnik kimliğinin üstünlüğü iddiasından başka bir şey değil. Soruyu şu şekilde sorabilirsiniz: Bahçeli Kürtlere, bu ülkede Türklerle birlikte var olacakları ve Kürt olarak kalacakları bir alan veriyor mu?
MHP KÜRTLERİN VARLIĞINA İTİRAZ EDİYOR
Kürtleri dışlayan, benim 'Küçük Türkiye milliyetçiliği' dediğim şey, tam olarak işte bu. Çünkü Kürtlere, Kürdistan dışında bir alternatif bırakmıyorsanız, bu ülkeyi onlardan önce siz bölmüş olursunuz. MHP, milliyetçilik yapmıyor sadece Kürtlerin varlığına -kendi tabiri ile- 'itiraz' ediyor. Türkiye'nin birliğini ve bütünlüğünü korumak ve geleceğe taşımak konusunda en büyük engellerden biri bu itiraz. Etnik milliyetçiliğin sınırlarını aşamayan ve Kürtleri kucaklamayı beceremeyen bir MHP, Türkiye'nin geleceği için büyük bir tehlike. 1990'lı yıllarda devlet adına görev yapanlar, devleti korumak adına cinayetler işlediler. Bu cinayetler yüzünden, devlet ile vatandaşlar arasında Türkiye'nin birliğini sürdürmeyi zorlaştıran uçurumlar oluştu. Tek çare bu derin uçurumu, o devlet görevlilerinin fani bedenleri ile doldurup kapatmaktan ibaret. Ne yapalım: 'Vatan sağ olsun'.
Darbe planı yapan subaylar, Türk milletini yaşatmak için elzem olan hukuk devletini bataklığa çevirdiler. Tıpkı II. Dünya Savaşı'nda önüne çıkan bataklığı kendi askerlerinin bedenleri ile doldurup geçen Alman Tank tümeninin yaptığı gibi, bizim de bu askerleri yargılayıp mahkûm etmemiz lâzım. Yeter ki, 'Vatan sağ olsun'.
TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ BİR FIRSAT
Türk milleti birliğini ve bütünlüğünü sürdürmek, devletin bekâsını temin etmek adına önemli bir fırsat yakaladı. Terör sona eriyor. 74 milyonluk bu koca ülke güçlü entegrasyon dinamiklerini harekete geçirecek. Demokrasi ve hukuk, hepimizin ortak paydası olacak. Silahı bırakanların barut dumanından göremediğimiz yüzlerini göreceğiz; silah sesinden duyamadığımız seslerini duyacağız.
BİRİ AVESTA OKUYACAK DİĞERİ KÜRTÇE EZAN
Biri Avesta okuyacak, diğeri Kürtçe ezan. Biri derebeylik düzeni kurmaya kalkacak, biz üniter yapıda ısrar edeceğiz. Göreceğiz, sabredeceğiz; eteklerinde taş, midelerinde gaz kalmayacak. Korkuları, düşmanlıkları geride bırakacak, geleceği birlikte inşa edeceğiz. Bir engel daha var: Bahçeli'de ete kemiğe bürünen dar ve kısır etnik milliyetçilik. Türk milliyetçiliğinin bir buçuk asrı aşan zengin birikimi, bugünün sığ ve dışlayıcı MHP milliyetçiliğine mahkûm olmamalı. Büyük düşünen, büyük ve cesur adımlar atan Türk milliyetçiliğine ve Türk milliyetçilerine ihtiyacımız var. MHP'nin Bahçeli ile devam eden kısa tarihini, etnik kutuplar arasındaki boşluğu kapatmak için üzerinden geçeceğimiz bir köprüye dönüştürmenin zamanı gelmedi mi? Yoksa bu ülkeye yazık olacak.
Öyleyse, 'Tanrı MHP'yi korusun!'