İslam Eserleri Müzesi önünde toplanan İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesine üye bir grup adına yapılan açıklamada, 24 Nisan 1915 yılında İstanbul'da kültür, sanat, edebiyat ve düşünce dünyasının temsilcisi 220 aydının gözaltına alındığı ve Anadolu'ya doğru yola çıkarıldığı savunuldu.
Açıklamada, Ayaş ve Çankırı'ya götürülen ermenilerden 139'unun öldürüldüğü ileri sürülerek, "Dönemin yöneticileri olan İttihat ve Terakki Partisi ve onun tetikçi örgütü Teşkilat-ı Mahsusa aracılığı ile Anadolu'daki Ermeni varlığına, tüm tarihsel, ekonomik ve sosyal dokusuyla birlikte son verildi. Ermenilerin sadece canlarına kast edilmedi, mallarına, mülklerine, paralarına, hatıralarına, tarihlerine el konuldu" iddiasında bulunuldu.
Basın açıklamasının ardından, 24 Nisan 1915'de gözaltına alındığı ifade edilen Ermenilerin isimlerinin yazılı olduğu karanfilleri, İslam Eserleri Müzesi önündeki ağaca bırakan grup üyeleri olaysız dağıldı.
ÇANKIRI'YA GÖTÜRÜLEN 150 KİŞİDEN 81'İ ÖLDÜRÜLDÜ
24 Nisan 1915'te İstanbul'da, zamanın Osmanlı toplumunun sanat, edebiyat, düşünce ve kültür dünyasının en üretken temsilcilerinin de aralarında bulunduğu 220 Ermeni aydın gözaltına alındılar.
Önce merkez cezaevi olarak kullanılan Mehterhane'ye, ertesi gün Sarayburnu'na götürülerek gemiyle Haydarpaşa tren istasyonuna götürüldüler. Oradan da Anadolu'ya doğru yola çıkarıldılar.
Bir grup Ayaş'a, bir grup Çankırı'ya götürüldü. Ayaş'a götürülen 70 kişiden 58'i, Çankırı'ya götürülen 150 kişiden 81'i öldürüldü.
Ardından dönemin yöneticileri olan İttihat ve Terakki Partisi ve Teşkilat-ı Mahsusa aracılığı ile Anadolu'daki Ermeni varlığına, tüm tarihsel, ekonomik ve sosyal dokusuyla birlikte son verildi. Ermenilerin mallarına, mülklerine, paralarına, hatıralarına, tarihlerine el konuldu. Bir uygarlık, binlerce yıllık anayurdundan silinip yok edildi.
Soykırım suçu nasıl tanımlanıyor?
1948 tarihli Birleşmiş Milletler "Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi"nin ikinci maddesi, soykırım suçunu şöyle tanımlıyor:
- Gruba mensup olanların öldürülmesi,
- Grubun mensuplarına ciddi surette bedensel veya zihinsel zarar verilmesi,
- Grubun bütünüyle veya kısmen fiziksel varlığını ortadan kaldıracağı hesaplanarak, yaşam şartlarını kasten değiştirmek,
- Grup içinde, doğumları engellemek amacıyla tedbirler almak,
- Gruban mensup çocukları zorla bir başka gruba nakletmek.
Söz konusu madde, bu koşullardan herhangi birinin gerçekleşmiş olmasını, yapılanın soykırım olarak tanımlanması için yeterli sayıyor.
kaynak: ajanslar