"Quaresma defteri bizim için kapanmıştır"

 

"Çok yorucu bir 7 ay geçirdik. Önemli olan Beşiktaş'ın tüm branşlarda faaliyet gösterebilmesi. Her branşımızda takımımız var. Borç yükümüz hafifledi. Zararı kestik. Gelecekle ilgili projelerimizi başlattık. Stat ve tesisleşme projeleri... İyi gidiyoruz. Göreve başladığımızda bir hafta sonrasını göremiyorduk. Şimdi sezon sonunu görebiliyoruz. Futbol takımımızı da iyi buluyorum. İnsanlar maçlara çıkamayacağımızı düşünüyordu."

 

"2003'te kar eden bir kulüptük. 2004'te zarar etmeye başladık. Futbol takımının maliyetini yüzde 30'dan daha fazla azalttık. Amatör branşlarda ise basketbol erkek takımı hariç sponsorlar kanalıyla devam ediyor. Bütçemiz olmasına rağmen kulüp bütçesinden para çıkmadan bu sezonu geçireceğiz. Konuşması kolay da radikal kararlar almak cesaret ister. Bizde de bu var."

 

"Gelirlerimiz temlikli. Aynı zamanda mevcut bir borç da var. Yaklaşık 570 milyonluk bir borç var. Biraz şans yardım ederse, sene sonuna doğru bayağı bir yol alırız. Fenerbahçe ve Galatasaray bizden 3 kat fazla gelir elde ediyor. Beşiktaş tarihinin en yüksek para koyan yönetimiyiz. Gelir kalemlerimizi artırma yönünde bayağı adımlar attık. Geçen sezon 65 bin forma sattık. Bu sene bu rakamı şimdiden bulduk. Fena gitmiyoruz; gelirlerimizi artırıyoruz. Tavuk su içecek Allah'a bakacak. Bobo'nun borcunu ben ödedim. 72 milyonluk borcu 33 milyona indirdim."

 

"Herkes büyük transfer istiyor. Ama biz daha Quaresma'nın bonservisini bile ödemedik ki Inter'e! Sivok ile Zapotocny'nin borcunu bile ben ödedim. 4 sene önceki transferin borcunu. Böyle bir ortamda nasıl transfer yapılır. UEFA'dan men yedik. Biz olağanüstü seçimle geldik; radikal kararlar almak zorundayız. CAS'ta 16 tane davamız vardı. Şimdi 4'e düştü. Esas problemli olan Ferrari davası."

 

"Bir transferin nasıl yapılması gerektiğine dair hiçbir sistemimiz yok. Oyuncunun hangi kritere göre alındığı belli değil. Futbolda 4 ana birimimiz var. A Takım, alt yapı, scouting sistemi ve idari... Bizim için en önemli olan konu şu. Sporcunun isminden çok hangi kritere göre alındığının analitik çalışması. Mesele Olcay Şahan'ı niye aldık. Çok doğru bir transfer."

 

"Senelerdir yapılmayan şeyleri, bu mali tablolarla çözmem mümkün değil. Zaten böyle bir taahhüdüm de yok. Sezon sonundan itibaren gerçek bir rotaya gireriz. Çok çalışıyoruz. Son 7 ayda kulüpte olduğum süreç kadar Yıldırım Demirören 8 sene olmamıştır. Beşiktaş'ta her yerde yeniden bir yapılanmaya ihtiyaç var. Beni çok şoke eden şeyler var. Bilmek ayrı yaşamak ayrı. 2009'da Fulya'nın açılışı yapıldı. 3 sene oldu; hala bir kira almış değiliz."

 

"Beşiktaş kamuoyu yıllardır stadı konuşur. Bana göre dünyanın en iyi lokasyona sahip stadı İnönü'dür. En kolay şey kamuoyu önünde ballandıra ballandıra anlatmak. Ama sonra insanlar 'Ne oldu' diye sorar. Ben tarihler verip konuşmam. Bunun bazı yasal süreçleri var. Sayın Başbakan'a bu konuda teşekkür ediyorum. Bize destek verdiler. Yasal süreç bitmeden 'Stadı şu tarihte yapacağız' diye bir şey söyleyemem. Önümüzdeki seneye başlarız diye düşünüyorum. Yeni stat 40 bin kişilik olacak."

 

"Bu sene mali kriterler daha da ağır. Artık hiçbir yere borcunuzun olmaması gerekiyor. Sene sonuna kadar borçları kapatacağız. Göreve geldiğimizde '3 aya kadar kaçar' diyorlardı. Ama biz çalışıyoruz. Bu sıkıntıları aşacağız. Ben tipik bir başkan modali değilim. Her şeyi bilirim; detaylara da girerim. Yönetim kurulundaki herkese inisiyatif kullanmalarını söylüyorum. Hata yapabiliriz yeter ki yanlış yapmayalım."

 

"Ben kimsenin etkisi altında kalmam. Biz ne kimseyi aklayacağız ne de karalayacağız. Biz hesap göreceğiz Ama hesap sormayacağız. Sayın Yıldırım Demirören çocukluk arkadaşım. Herkes onunla kavga etmemi istiyor. Diyelim ki Demirören istifa etmeseydi, 1-2 transfer de yapsaydı hala koltuktaydı. Her şey göz önünde oldu. Ferrari, Del Bosque ve Delgado olayları gizli miydi? O gün sorulmayan hesaplar için ben insanları ipe mi çekeceğim! Adap içinde gerekeni yapacağız. Geçmiş dönemle ilgili raporlar hazır. Hukuk kurulu bunları inceleyecek. Yıldırım Demirören iyi bir Beşiktaşlı. Paraları kulübe bağışlayacağına inanıyorum."

 

"Yönetimde istifalar olacağı söylentileri yalan. Biz çelik gibi duruyoruz. İbrahim Altınsay bizi sevdiğimiz bir dostumdur. Ben Karadenizli'yim, çabuk parlarım. Ama 2 gün sonra toparlarım. Fakat o dönemde biraz agresif davrandım galiba. Bağışlamasını bekliyorum. Demirören göreve geldiğinde 16 milyon olan borç 300'e çıktı. Hibe onu da rahatlatır. Ama biz buraya 'Bağış yapacağız' diye gelmedik. Demirören 'Bağış yapacağım' diye gelmedi ama 'Bağış yapacağım' diyerek gitti. Onlara yakışan o parayı bağışlamaktır."

 

"Basketbolun başındaki Erman Kunter'den memnunuz. Eski hocamızın ise rakibe gidiş şeklinde sıkıntı vardı. Geçen sezonki sponsorumuz Milangaz. Bu sene devam etmek istemediler. Paşa gönülleri bilir. Hala sponsorluk görüşmelerimiz sürüyor. Ben umutsuz değilim. Yöneticilik çözüm bulma sanatıdır."

 

"Beşiktaş'taki en büyük problem yalan. Gelirken radyoda dinledim. Neymiş Samet Hoca yönetimin kampa gelmesini istememiş. Böyle bir şey yok. Buralara hayal edebiyatıyla gelindi zaten. Gelir yok borç var. Bu borcu hokus pokusla mı ödeyeceksiniz! Ama ben 'Küçüleceğiz' diye bir laf söylemedim. İki büyük yaratma çabaları boş laf. Beşiktaş bu ülkenin mihenk taşı. Yoksa bize göre Türkiye'nin tek büyüğü Beşiktaş'tır. Beşiktaş'ın olmadığı ligde tat olmaz. Bu şartlar içerisinde yapılanmamız gerek. Hastalığı değil, reçeteyi ortaya koydum. Ama biz kamuoyuyla doğru bir iletişimimiz yok. BJK TV'ye yatırım yapıyoruz."

 

"Ben futbolcularla çok temas eden bir başkan değilim. Futbolcu, teknik adamı tanıyacak. Quaresma takımın en yüksek maliyetli oyuncusu. Geçen sezon 30 maç oynamış. Ama 45 maç oynayan futbolcu ondan çok daha az kazanıyor. O isimler parasını alamazken başkasına para verirseniz olmaz. Veli Kavlak, Quaresma'nın 10'da biri para kazanıyor. Veli parasını alamazken başkası alırsa olmaz. Quaresma'ya 'Paran çok yüksek, ödeyemeyiz. Başka takıma gideceksen git' dedik. Beşiktaş hep para ödüyor ama karşılığını alamıyor. Quaresma indirim isteğimize yanaşmadı. Simao, Ernst kabul etmedi ve gitti. Holosko indirim yaptı ve kaldı. Quaresma takımda oynamak istediğini söyledi. Çarşamba günü Tamer Kıran'a 3 milyon Euro'ya ineceğini söylemiş. Ama ben geri adım atmadım. İkimiz de zarar görüyoruz aslında. Tamer 'Karşılıklı fedakarlık yapıp oyuncuyu kazanalım' dedi. Ben de kabul ettim. Quaresma ile özel bir problemim yok ki. Ama 3 milyona indikten sonra şimdi yine 3 milyon 750 bin istemiş. Bizim için Quaresma defteri kapanmıştır. Tavır ve prensipler önemlidir. Önce 3'e in sonra yine çık. Çocuk mu oynatıyor!"

 

"Almeida da bize geldi ve gitmek istediğini söyledi. 'Biz seni seviyoruz' dedik. Gitti, takım bulamadı, kaldı. Ama onunla ilgili sorun yaşamıyoruz artık. Fernandes de öyle... Mustafa Pektemek'e 5-6 milyonluk teklifler vardı ama ben satmadım. Kimse Alex'in 8 senede elde ettikleriyle Beşiktaş'ın durumunu kıyaslamasın. Egemen'i niye yolladık. İndirim yapmadı ve gitti. Bu duruşumuzu bozamayız. Beşiktaş bu işten zarar görecekse herkes görecek. Menajer komisyonundan insin. Futbolcu insin. Ama 'Yok' diyorlar. O zaman herkes zarar görecek. Ben Quaresma'nın sözleşmesini 2 sene de uzatmak istemiştim."

 

"Rüştü'nün kontratı bitmişti. Önemli bir oyuncu. Ama geçen sezon çoğu maçta sakattı. Jübilesini yapmayı teklif ettim. Beşiktaş'ta çalışmasını da isterim."

 

"Samet Aybaba benim çok güvendiğim biri. Bu takıma hocalık yapmayı kabul etmiş, yürekli bir adamdır. Aybaba ile çalışmaktan dolayı çok mutluyuz. Ama saha içindeki skorlar onların işi. 'Şunu şurada oynat' asla demeyiz. Biz parasını ödemeyi sağlayabiliriz; sağlayacağız."

 

"Ağlama edebiyatı yapmıyorum ama ekonomik olarak işimiz zor. Gelmeseydim de kulüp kayyuma mı kalsaydı."

 

"Devre arasında kadroya takviye yapmayı planlıyoruz. Tamer Kıran ve ekibi çalışmalara başladı bu konuda. Ama ödeyebileceğimizi alacağız. Beşiktaş'ta şampiyonluk haricinde hiçbir sonuç tatmin etmez. Bu sezon ilk 3'e gireceğimize inanıyorum."