Sayıştay raporu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bağlı Posta ve Telgraf Teşkilatı’nda (PTT) ile iştiraki PTT Bilgi Teknolojileri AŞ’nin 2018 yılında hayata geçirdiği, “dijital, arşiv, dönüşüm ve kâğıtsız ofis projesi”nde skandallar zincirini ortaya çıkardı.
Cumhuriyet'ten Hazal Ocak'ın haberine göre; Sayıştay 300 milyon TL’lik proje sürecine ilişkin PTT’den olayla ilgili inceleme ve soruşturma başlatmasını istedi. TBMM KİT Komisyonu üyesi ve CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, “PTT, 121 milyon TL (KDV hariç) soyulmuştur. Sözleşmedeki tazminat hükmü nedeniyle de 6 milyon dolarlık bir kamu zararı da kapıdadır” dedi.
Sayıştay’ın, PTT Bilgi Teknolojileri AŞ 2019 Yılı raporuna göre skandallar zinciri şöyle gerçekleşti: PTT, 2018 yılında dijital dönüşüm için iştirak şirketi ile sözleşme imzaladı ve 5 yıl boyunca yıllık 300 milyon adet evrakın işleme alınacağını taahhüt etti. Şirket ise işi ikiye böldü. PTT’yle sözleşmeyi imzaladıktan bir hafta sonra bir şirketle, yaklaşık bir ay sonra ise ikinci şirketle sözleşme yaparak işi devretti. Ayrıca iştirak şirket arşiv taraması işine ilişkin alt yüklenicilerden teklif alırken en uygun fiyat veren şirketi de dikkate almadı.
HAYALİ EVRAK
İki sözleşme kapsamında da şirketlere 5 yıl boyunca asgari 400 milyon adet olmak üzere toplam 2 milyar adet evrakın işleme alınacağını taahhüt edildi.
Sayıştay raporunda, PTT’nin 300 milyon adet evrakın işleme alınacağını iştirak şirketine taahhüt etmesine rağmen iştirak şirketin alt yüklenicilere 400 milyon adet evrakı işleme alacağını taaahüt ettiğine dikkat çekti.
Raporda, “PTT tarafından herhangi bir yıl için 300 milyon adet evrakın işleme alınması gerektiği şirkete bildirildiği takdirde şirket taramadığı 100 milyon adet evrakın ücretini alt yüklenicilere ödemek zorunda kalacaktır” denildi.
Raporda, PTT ile iştiraki arasında imzalanan sözleşmede PTT’den kaynaklı bir fesih durumunda 3 milyon dolar ödeme yükümlülüğü bulunurken iştirak şirketinin alt yüklenicilere tazminat tutarını 6 milyon dolar belirlediğine işaret edildi.
Raporda, “Bu durumda şirket tarafından alt yüklenicilere aynı iş kapsamında fazladan 3 milyon dolar tazminat ödenecek. PTT ile yapılan sözleşmenin şirketten kaynaklı bir sebeple feshi halinde ise PTT’den tazminat alınamayacak olup ayrıca alt yüklenicilere 6 milyon Amerikan doları tazminat ödenecektir” denildi.
Raporda yüklenici şirketlerle yapılan sözlemede ceza maddesi konulmadığı için aksaklıklara ceza uygulanmadığı da belirtildi. Raporda iştirak şirket ile yüklenici şirket arasında imzalanan sözleşmenin “şirket iç yönergesine aykırı olarak şirket genel müdürünün tek imzası ile imzalandığı” da görüldü.
Buna ilişkin raporda, “Şirket tarafından yükleniciye 5 yıl boyunca taahhüt edilen asgari ödeme KDV hariç 121 milyon 800 bin TL’dir. Söz konusu sözleşmeyi genel müdürün 1. Derece imza yetkilisi olarak tek başına imzalaması yönerge hükümlerine aykırılık teşkil etmektedir” denildi.
‘YANDAŞA AKTARILDI’
CHP’li Yavuzyılmaz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun özel görevlendirmesiyle yaptığı çalışma sonucu soygunu ortaya çıkardığını belirterek taramasının yapılması istenen 2 milyar evrakın PTT’de kaydının zaten bulunduğuna dikkat çekti.
PTT’nin ihale edilen işi yapabilecek donanıma sahip olduğunu belirten Yavuzyılmaz, ancak yüzde 100 sermayesine sahip olduğu iştirakiyle sözleşme imzaladığını bu kurumun da işi iki yandaş şirkete verdiğini anlattı.
“PTT’nin en az 121 milyon TL’lik kaynağının yandaş şirketlere aktarılmasının önü açıldı” diyen Yavuzyılmaz, tazminat hükümlerinin dolar cinsinden yazılmasının “millik söylemini” boşa çıkardığını belirtti.
Yavuzyılmaz, “PTT ve iştiraki bu ballı börekli sözleşmeyi feshetmesin diye, sözleşmeye yandaş şirketler lehine 6 milyon dolar tazminat hükmü bile kondu.
Türkiye’de vatandaşın geçse de geçmese de ücretini ödediği garanti ödemeli köprü, tünel, havalimanından sonra, PTT soygunuyla birlikte gördük ki, yandaş şirketlere garantili evrak tarama işi bile verilmiş. Bu soygunu Meclis’te yaptığım basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurduktan sonra, kurum soygun niteliğindeki ‘Evrak Tarama İşi’ sözleşmelerini feshetmek zorunda kalmıştı” dedi.