ÜNLÜ ses sanatçısı Nuri Sesigüzel, 86 yaşında hayata veda etti.
"ÜZÜNTÜMÜ ANLATAMAM"
Nuri Sesigüzel'in ölüm haberini yakın arkadaşı İbrahim Tatlıses sosyal medya hesabından yaptığı şu paylaşımla duyurdu:
"Nuri Sesigüzel ustamızı kaybetmişiz. Üzüntümü anlatamam. Tüm sevenlerine, ailesine baş sağlığı dilerim. Ustamıza Allah’tan rahmet dilerim."
CENAZE TÖRENİ YARIN
Nuri Sesigüzel'in ölümü sevenlerini yasa boğdu. Sesigüzel 21 Mayıs Pazar günü (yarın) Teşvikiye Camisi’nde kılınacak öğle namazının ardından Büyükçekmece Mezarlığı'na defnedilecek.
NURİ SESİGÜZEL KİMDİR?
"Nuri Kaçtaş" ya da milyonların tanıdığı adıyla "Nuri Sesigüzel", dünyaya gözlerini bazı kaynaklara göre 1937, bazılarına göre 1943 yılında Şanlıurfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Karaotlak köyünde açtı. Daha 13 yaşındayken halk müziğine gönül verdi. Bu işe öylesine büyük bir tutku besliyordu ki 14 yaşında saz çalmaya başladı.
Sesigüzel, Denizli Er Eğitim Merkezi'nde askerliğini tamamladıktan sonra artık kendine kariyer yolunu çoktan çizmişti bile. Hayatının geri kalanında hep halk müziği olacaktı. Vatani görevinin ardından evine geri döndü. Ama orada uzun süre kalmadı. Ablasının yaşadığı İstanbul'un Balat semtine yerleşti.
1961 yılında İstanbul Radyosu'nun açtığı sınavları kazanmasıyla da çocukluk hayalini gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaştı. Radyo sanatçısı olarak çalışmaya başladı.
ASIL İSTEĞİ ANKARA'YA GİTMEK, SESİNİ DAHA FAZLA DUYURMAKTI
Ama onun asıl isteği Ankara'ya gitmek ve daha geniş kitlelere sesini ulaştırmaktı. Tabii bu arada boş durmadı ve "Kore Dağları'nda Kar Bölük Bölük" adlı ilk 45'liğini çıkardı.
Sonrasında Ankara Radyosu'nun açtığı sınavlara girdi ve onu da kazandı. Bu başarısı ona Muzaffer Sarısözen’in korosunda türkü söyleme imkanı sağladı.
Nuri Sesigüzel sahneye ilk adımını attığında artık kendi sazıyla çalıp, sesiyle türkülerini söylüyordu. Sesi öylesine etkileyiciydi ki kısa sürede müzik yapımcılarının dikkatini çekti. Zaten Türkiye çapında şöhrete ulaşması da uzun sürmedi ondan sonra.
İlk sahne hayatına adım atarken, kendi derlediği türküleriyle ve sazıyla sanatçıya Nida Tüfekçi eşlik etti. Kısa sürede tüm müzik yapımcılarının dikkatini çeken ve yanık sesiyle herkesin beğenisini kazanan Nuri Sesigüzel, böylece kısa sürede şöhrete ulaştı.
ABLASININ MAHALLESİNDE TANIŞTIĞI GENÇ KIZLA EVLENDİ
Şöhretli olmasına şöhretliydi ama hayatı gayet mütevazı yaşıyordu. Ablasının mahallesinde tanıştığı 'Aysel' adlı genç kızla hayatını birleştirdi. Bu evlilikten Birgi Canberk adında bir kız çocuğu sahibi oldu.
Nuri Sesigüzel, meslek yaşamı boyunca 300'den fazla plak yaptı. Seslendirdiği türkülerin çoğu da kendi bestesiydi. 1963'ten 1995 yılına kadar tam 57 tane türkü besteledi Sesigüzel. Hepsini de kendi sazıyla çaldı. Avrupa ülkelerinde de konserler verdi.
Özellikle 70'li yıllarda Türk sinemasında pek gözde olan türkülü-şarkılı filmlerde Sesigüzel de rol aldı. 1975 yılında Hülya Koçyiğit ve Ayla Algan gibi birçok sinema sanatçısıyla birlikte FİLMSAN adlı vakfı kurdu. Başarılı bir müzik ve sinema hayatının ardından İstanbul’da kendi çiftliğinde sebze, meyve ve hayvancılıkla uğraşarak emeklilik dönemine çekildi.
'KARA ÜZÜME NİŞAN DÜŞTÜĞÜ ZAMAN DOĞURDUM SENİ'
Sesigüzel, yıllar önce Hürriyet Kelebek'e verdiği röportajda hayatıyla ilgili samimi açıklamalar yapmıştı. Ünlü sanatçı nüfus kağıdını ortaokula başlayacağı sırada aldığını söylemişti. Sonra da şunları eklemişti:
"Nüfus kağıdımı aldığım zaman 9 ya da 10 yaşındaydım. Ortaokula gitme vaktim geldiğinde, 'Nüfus kağıdı lazım' dediler..."
Söylediğine göre annesi de doğum tarihini bilmiyordu. Sorulduğu zaman da "Kara üzüme nişan düştüğü zaman doğum yaptım" diyordu.
İLK AŞKI YÜZÜNDEN VEREM OLDU
Sesigüzel o röportajda ilk aşkı -tesadüf bu ya onun da adı eşiyle aynı- Aysel'e nasıl vurulduğunu kelimelere dökmüştü:
"17-18 yaşlarındaydım, kız benden 6 yaş büyük... Kızın elini bile tutmuşluğum yoktur... Öyle flört etmek, sinemaya gitmek desen zaten hayal; öldürürlerdi bizi. Pencerenin altından geçerken uzaktan bakışırdık, bazen de çeşme başında bir-iki laf ederdik, o kadar... Kara sevdaya tutulmuştum düpedüz. Betonların üzerinde yattım ölmek için..."
Hatta bunun sonucunda vereme yakalandığını bile söyledi Sesigüzel.
Kendisi askere gittiğinde de Aysel'in babası kızını da alıp yeni görev yerine taşınmıştı. Nuri Sesigüzel de kalkıp İstanbul'a ablasının yanına taşındı. İşte orada da sonradan evlendiği Aysel Sesigüzel ile tanıştı.
Sesigüzel'i sahnede izleyen sinemacılar onun görüntüsünü de beğenince sinema serüveni başladı. 1963 yılında ilk filmi Fabrika Gülü'nü çevirdi. Muhterem Nur ile birlikte kamera karşısına geçti Sesigüzel. Sonra da sinema serüveni devam etti. Çok sayıda film için kamera karşısına geçti.
Nuri Sesigüzel, hayat serüvenini tamamladı ama ardında kalplerde yer eden unutulmaz türküler ve filmler bıraktı.