Hafta sonunu yoğun bir İstanbul programı ile tamamlayınca, yazıyı da Çarşambaya sarkıttık ya haydi hayırlısı.
Cumartesi günü Vakfın kongresine yetişemedik ama pazar günü ÇANDEF'in 3. Olağan Kongresi vesilesiyle uzun süredir görüşemediğimiz İstanbul'da yaşayan Çankırılı dostlarla sıcak saatler geçirdik.
Malumunuz işadamı Vahap Yartaş'ın ÇANDEF Başkanı olarak tamamlanan kongre ortamı, İstanbul'un nabzının da önemli bir göstergesi oluyor. Böylesi bir fırsatı da tepecek kadar bonkör olmadığımdan ÇANDEF kongrelerini aksatmadan takip etmeyi bugüne kadar başardım, bundan sonrası için de başarma konusunda gayret göstereceğim.
Kongrenin kayda değer bir diğer takipçisi de Çankırı Belediye Başkanı İrfan Dinç oldu. Bugüne kadar böylesi bir ortamda kendisine rastlamadığımız Başkan Dinç, ne hikmetse kongre salonunda boy gösterdi. Zannımca Başkan adayı Vahap Yartaş ile yarım kalan "demir ithalatı" projesini tamamlamak için kongreye geldiği şüphesine kapıldım nedense!
Zat-ı muhterem bir taşla birkaç kuş (pardon ördek) düşürmeyi iyi bilir de!
Havalar açıldı, inşaat sezonu kaldığı yerden başlar da, Başkan Dinç'in hayalindeki "demir ithalatı" neden başlamasın!
Öyle değil mi?!
Genel kurulun benim gibi bir diğer müdavimi de Ankara'dan Adem Can!
Can, salondaki delegeyi de karşısında görünce "gecekondu federasyon başkanı" (pardon imarlı bölgeye geçiş yapmıştı değil mi) coşuyor da coşuyor! Bu kez yine coştu (pardon dağıttı) !
- "Gerekirse 110 derneğimizle İstanbul'daki federasyon çatısı altında toplanırız" dedi!
Gözü kör olsun şu bitikliğin!
Yokluk (pardon gücü görünce) kısa sürede adamı ne hale dönüştürüyor!
"110 dernekle İstanbul'a göçeriz" (!)
Anlaşılan Çankırı Caddesinde su satışları patladı! Zahir İstanbul'da limonata satmaya aday!
Kongre bir de "listesiz aday" (!) sahneye koydu. Cavit Kayıkcı "listesiz aday" kürsüden salona (cebinden para çıkartarak):
- Siz bunu başkan seçiyorsunuz, deyiverdi!
Bana göre Ankara'dan gelen Federasyon Başkanı'ndan daha onurlu bir cümle kurmuştu!
Lafı dolandırmadan söylemiş ve gerçeği haykırmıştı!
Birçoğuna göre deliydi ya da uçmuştu ama; Adem Can'dan daha onurlu ve cesurdu!
Hele hele Başkan Dinç'den daha onurluydu.
Neden mi?
Gazi çocuğu olmakla övünen Başkan Dinç, 18 Mart Şehitler Gününde, Çankırı'daki şehitlere ardında yazdığı mektubu bırakarak Mecidiyeköy'deki salona gelmiş ve "Sayın Valim, sen İstanbul'a git, ben burada kalayım, dedi" diyerek içinde bulunduğu duruma kılıf arama çabasına girivermişti!
Belki de doğru söylüyordu Başkan Dinç!
Vali demirden ne anlar ki!
xxx
İstanbul yoluna düşmekle birlikte aklım MHP'nin Çankırı İl Kongresindeydi... Kongre sonucuyla ilgili olarak gelen haber beni hiç mi hiç şaşırtmadı! Hafta başından itibaren Sözcü18 sayfalarında başkan adayı işadamı Muharrem Kıcıman'la ilgili yaşanabilecekleri okuyucumuz ile paylaşmıştık.
Gelişmeler Sözcü18'in ortaya koyduğu endişeler paralelinde bir bir yaşanıyordu. Kongreye 24 saatten az bir süre kala aday Kıcıman'ın MHP Genel Merkezi tarafından "parti üyesi" olmadığı yönündeki kararının ilçe başkanlıklarına fakslanması ile birlikte ok yaydan çıkmıştı!
Ve "atama liste"nin "seçilebilme" şansı da böylece ortadan kalktı! Gecenin ilerleyen saatlerinde Kıcıman'ın yerine "aday" olan Korgun İlçe Başkanı Arif Soysal MHP Çankırı İl Başkanı olarak sandıktan çıkıverdi! Hem de ezici bir üstünlükle...
Bundan sonra ne olur, şeklinde bir soru sormaya gerek yok!
Çankırı'da meydan Ak Parti'ye kaldı... MHP'nin içinde bulunduğu dağınıklıktan kurtularak toparlanabilmesi hayli zaman alır. Bu arada yerel seçim takvimi işlemeye başlar ve Ak Parti adayı Belediye Başkanlığına bir dönem daha rahat rahat oturur!
Diyeceksiniz ki "hemen de uçtun" !
Arada Ak Parti İl Başkanlığı kongresi var... Doğru... Ak Parti delegesi de benzer bir gösteriye hazırlanıyor...
Bununla ilgili aylar öncesi kaleme aldığım yazıyı unuttuğumu sanmayınız!
Ancak Ak Parti'deki prova (!) nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, MHP'nin Çankırı'daki bugünkü fotoğrafı somut olarak önümüzde durduğu sürece, Merkez'deki belediye başkanlığı koltuğu açık ara Ak Parti'de görülüyor!
Bu arada MHP'nin Çankırı'da aldığı her türlü sonucu Ahmet Bukan'la özdeşleştiren parti tabanına da seslenerek "Ahmet Bukan'sız yaşamayı, Ahmet Bukan'sız siyaset yapmayı, Ahmet Bukan'sız sonuca gitmeyi ve de en önemlisi her öküzün altında bir Ahmet Bukan aramayı" artık bırakınız!
Sergilemiş olduğunuz görüntü ne sizleri ne de Ahmet Bukan'ı ileriye ya da geriye götürmüyor. Ancak görünen köy kılavuz istemez, MHP Çankırı'da kan kaybediyor haberiniz ola...
x x x
Kış günleri geride kaldı, bahar geliyor diye sevinirken Çankırıspor son iki haftadır hem içeride hem de dışarıda yenilerek hafiften de olsa yine can sıkmaya başladı... Pazar günü 1461 Trabzon ile oynanacak karşılaşmada mavi-beyazlı takıma buradan başarılar, sizlere de bol güneşli günler diliyorum.