CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"Aylardır söyledim, gıda krizi geliyor, önlem alın diye. Gıda krizinin geleceğini görmüyorlar. Kış ayları geliyor bakın insanlar faturalarını ödeyemeyecekler aman bir kara-kış fonu kurun diye defalarca söyledim yine yapmadılar. Ama CHP’li belediyeler bunların tamamını yaptılar. Faturasını ödeyemeyecek durumdaki ailelerin faturalarını ödediler. Bunlar tam tersini yaptılar zam üstüne zam yaptılar enflasyon sopasını fakirin fukaranın sırtında kırdılar."
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ”
“Bütün vatandaşlarımızı yürekten kucaklıyoruz. Onlara güzel bir Türkiye vaat ediyoruz. Beraber yaşayacağımız, kadın-erkek ayrımının olmadığı hiç kimsenin ötekileştirilmediği güzel bir Türkiye’de yaşamak istiyoruz. Bunun sözünü veriyorum. Mutlaka Türkiye kucaklaşacaktır, mutlaka Türkiye helalleşecektir, büyüyecektir, demokrasi gelecektir ve mutlaka İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecektir.”
“BOŞ KADRO BIRAKILMAYACAK”
“Aramızda atama bekleyen engelli öğretmenler var. Hiç meraklanmasınlar tabi bizim arzumuz engelli öğretmen arkadaşların atamalarının süratle gerçekleşmesidir. Bu atamaların zamanında yapılması ve öğretmenle öğrencilerin kucaklaşması lazım. Bunu umarım kısa süre içinde yaparlar. Yapmazlarsa hiç merak etmeyin az kaldı sadece atama bekleyen öğretmen değil, atama bekleyen ziraat teknisyeni de , ziraat mühendisi de herkes görevinin başına, boş kadro bırakılmayacak. Herkesin atamaları adalet içinde gerçekleştirilecek.”
ESNAF ŞİKAYETÇİ
“Erzurum’da esnaf, ‘Elektrik 2 bin lira geliyordu bu ay 7 bin 500 lira geldi. Vatandaş 4 tane domates alabiliyor artık kiloyla almak yok. 11 personel çalıştırıyordum kalkamıyorum altından çünkü kazanç yok’ diyor. Doğru söylüyor. Esnaf arkadaşımız hiç meraklanmasın çünkü geliyor gelmekte olan.
Bayburt’ta biz esnaf arkadaşımız ‘Bizim satış yapabilmemiz için avizelerimizi yakmamız sergilememiz gerekiyor ama maalesef yakamıyoruz. Tasarruf yapmamıza rağmen elektrik faturamız yüzde 50 arttı’ diyor. Bayburt gelişsin istiyorsanız oyunuzu değiştirin.”
“EN TEMEL SORUN VERİLEN SÖZÜN TUTULMAMASIDIR”
“En temel sorun verilen sözün tutulmamasıdır. Bu vatandaşla siyasetçi arasındaki güveni temelden sarsar hele hele bu sözü en tepedeki insan söylemişse sözünün arkasında durması lazım, ‘Ben güvenilir bir insanım’ demek için. 19 Ocak 2022 muhtarlar toplantısı yapılıyor, ‘Muhtar maaşlarının asgari ücretin altında kalmasına gönlümüz razı olmadı, 4250 liraya yükseltme kararı aldık’ diyor. Hala yok. Niye yok? Bütün muhtar kardeşlerime söylüyorum Saray’a davetlisiniz gideceksiniz oraya, ama size söz verilirse şu soruyu sorun ‘Bize asgari ücret maaşı sözü vermiştiniz bugüne kadar gerçekleşmedi bir yerde bir aksama mı var yoksa siz unuttunuz mu, yoksa parayı yine başkalarına mı kaptırdınız? diye bir sorun bakalım’ dedim.”
"VAN’I GERÇEK ANLAMDA BÜYÜTMEYE
BU KÜRSÜDEN SÖZ VERİYORUM"
“Anadolu’nun işi boşalıyor. Yatırım büyük ölçüde Batı’ya kaydı. Eskiden Anadolu Kaplanları vardı. Eskiden Van diye görkemli bir ilimiz vardı hala var ama maalesef biraz boynu bükük. Çünkü sınır ticaretinde ciddi kısıtlamalar gelmiş vaziyette. Bütün sınırlarda bulunan illerimizin diğer ülkelerle sınır ticareti yapmasını isteriz. Kilis bunun çok tipik bir örneğidir. Bunun yasal bir zemine oturması bizim açımızdan çok değerlidir. Bu kısıtlamalar var biliyorum. Vanlı kardeşlerime sesleniyorum hiç meraklanmayın Van’ın tarihini de coğrafyasını da turizm alanında yükselteceğiz. Van’ın kahvaltısını her yabancının da tatmasını isterim. Van’ı gerçek anlamda büyütmeye bu kürsüden söz veriyorum.”
“4 AY GEÇTİ SAĞLIKÇILARLA İLGİLİ
VERDİKLERİ SÖZÜ TUTMADILAR”
Sağlıkçılar için de bütçeden önce bir torba kanun gelmişti. Sayın Sağlık Bakanı aradı, genel kurulda görüşülecek biz genel kurulda görüşülürken malum pandemi dolayısıyla sağlıkçılar büyük özveride bulundular, onların aylıklarına zam yapalım dediler. Pratisyen doktorlara 2 bin 500 uzman doktorlara da 5 bin lira maaşlarına zam yapılacaktı.
Biz tamam dedik, eksiklik var normalde bütün sağlık çalışanlarını kapsaması lazım ama her hâlükârda böyle bir teklif gelirse biz buna destek vereceğiz dedik. Geldi biz desteğimizi açıkladık, fakat dediler ki ‘bunu bir görüşmemiz lazım’ tamam görüşün. Bütün sağlık çalışanlarını kapsasın dendi, eyvallah, çok daha güzel bir tablo çıkar. Gitti komisyona komisyondan çıkmadı. Hatta komisyondan gelir diye cuma-cumartesi-pazar da parlamento açık kaldı.
Sağlıkçılarla ilgili maddeler tümüyle çıkarıldı. Ve torba kanun geldi ve o şekilde geçti. Tam 4 ay geçti .Sağlıkçılarla ilgili verdikleri sözü tutmadılar. Bütün sağlıkçı kardeşlerimize söylüyorum bir politikası verdiği sözü tutmazsa o politikacının mensup olduğu partiye oy vermeyeceksiniz kardeşim. Biz kandırılmaya alıştık diyorsanız o zaman devam edin. O zaman demokrasi yok, özgürlük yok, geçinemiyorum diye dert yanmayacaksınız. Kendi geleceğinizi kendi iradenizle belirleyeceksiniz. Sizi kandıran siyasetçiye izin vermeyeceksiniz.”
“AK PARTİ’NİN ZEYTİN AĞAÇLARINA ALERJİSİ VAR”
“Yönetemiyorlar dedik ya gerçekten enteresan. 1939 yılında zeytinlerle ilgili temel bir kanunumuz var. Fakat AK Parti’nin zeytin ağaçlarına alerjisi var. Zeytin alanlarını bir şekliyle ranta açacaklar. İlk kanun 2009’da geldi. Görüşüldü, fakat Meclis’ten tepki geldi. AK Parti vekilleri de zeytin olan bölgelerine gidemediler, dolayısıyla bunu geri çektiler.
Aradan bir süre geçti bu sefer 21 Nisan 2010’da aynı kanun teklifi bir daha geldi. Araya önergeyle sokuyorlar. O da Meclis’te tartışıldı. O da geçmedi. Bekletildi ve geri çekildi. 16 Haziran 2014’te bir daha geldi, 17 Mayıs 2017’de bir daha geldi, 14 Şubat 2019’da bir daha geldi. En son 5 Ekim 2020’de bir daha geldi.
Her seferinde TBMM’de görüşülürken vicdan sahibi AK Partili vekillerin de itirazı üzerine genel kurulda görüşülmeden bunların tamamı geri çekildi. Rant tatlı, en büyük gücünü sarayda gösteriyor. Tuttular kanunla yapamadıklarını bir yönetmelikle yaptılar ve ranta açtılar. Şimdi bunun üzerine bütün STK’ler davalarını açtı. Bizler de dikkatle değerlendiriyoruz.”