Sözcü18 sayfalarında 27 Nisan Perşembe günü yer bulan; "Karatekin Üniversitesi lojmanlarında 'köpek boğmaca' oyunu" başlıklı haberimize Çankırı Sulh Ceza Mahkemesi'nin 3 Mayıs 2023 tarih 2023/1640 D. İş kararı ile 'erişim engeli' getirildi.
Hatırlanacağı gibi erişim engeli getirilen haberde; Karatekin Üniversitesi'nin personel lojmanlarında yaşanan olayda, halen görevde bulunan bir Dekan'ın çocuklarının çevredeki yavru köpekler için bahçede 'su kuyusu' oluşturdukları ve bu kuyulara yavru köpekleri atarak, 'boğulmalarını' seyrettikleri iddia edilmesi konu edilmişti.
25 Nisan Salı günü yaşanan olayda, Üniversite personelinin müdahalesiyle çocuklar tarafından oluşturulan su kuyularına atılan yavru köpeklerin kurtarıldığı öğrenilirken, olayın emniyet kayıtlarına da geçtiği ortaya çıktı.
OLAYIN 1. DERECEDE MUHATABININ GEREKÇESİ "KİŞİSEL HAKLAR"
Haberin yayından kaldırılması için mahkemeye Üniversite'de halen 'vekaleten' Dekanlık görevinde bulunan şahsın, aynı zamanda yayınladığımız haberin 1. derece muhatabı olması hayli düşündürücü. İsmini burada tekrar yayınlayamadığımız Dekan; "... kişinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, haber sitesinde yayınlanan haberlerin, haber verme özgürlüğü kapsamında yer almayan ve kişilik haklarına zarar veren nitelikte olduğunu, müvekkilin zor durumda olduğunu, haber sebebiyle ailesinin ve kendisinin zor duruma düştüğünü, kişilik hakları ihlal edildiğinden 5651 sayılı yasanın 9 maddesi gereğince dilekçede yer alan içeriklere erişimin engellenmesine karar verilmesini" talep ediyor. Ve mahkeme de kendisine yapılan 'şikayet'i (!) karara bağlayarak haberimizle ilgili olarak 'erişim engeli' kararı alıyor.
Buraya kadar yaşanan olay 'tuhaf' olmasına karşın normal!
Aslında çok 'tuhaf' Neden mi?
MAĞDUR OLAN HAYVANLARIN HAKLARI NEREDE? MAĞDUR EDİLEN, BİR NEVİ İŞKENCEYE TABİ TUTULAN KÖPEK YAVRULARININ HAKLARINI KİM KORUYACAK?
POLİS, 'İHBAR HATTI'NA GELEN ŞİKAYETİ SAVCILIĞA İNTİKAL ETTİRDİ Mİ? ETTİRMEDİYSE NEDEN?
Sözcü18 sayfalarında yer bulan haberin detayları ortadayken, Çankırı Emniyeti'nde yaşanan olayla ilgili 'ihbar' bilgileri de mevcutken, haberin muhatabının 'kişisel hakları koruma' adı altında yasal hakkını kullanmasını anlayabiliriz.
Peki, olayın mağduru 2 yavru köpek! Bunların haklarını kim koruyacak?
Yasa ortada!
Hayvanları Koruma Kanunu ile Türk Ceza Kanununda yapılan değişiklik ile; 14 Temmuz 2021 tarihli Resmi Gazete'de yeralan 7332 sayılı kanunun 12. maddesi; "5199 sayılı Kanuna 28 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir. MADDE 28/A – Nesli yok olma tehlikesi altında olan bir hayvanı öldüren kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası; bir hayvan neslini yok eden kişi beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." diyor...
Haberimizde yer alan fotoğraflar ve daha fazlası, haberi yaptığımız gün de bugün de Çankırı Emniyeti'nde! İlgili birim kendisine iletilen bilgi-belge (fotoğraflar) üzerinden olay yerinde ve olaya sebebiyet verenlerle ilgili hangi işlemi ya da işlemleri yapmıştır? Yapılan işlemlerin sonucu eldeki dosya Cumhuriyet Savcılığı'na intikal etmiş midir?
Polis, olayla ilgili bilgi-belgeleri ilgili Savcı'ya iletmiş midir?
Kendisine 'polis' tarafından iletilen bilgi-belgeler sonrasında ilgili Savcılık, dosyada olayın sorumluları ile ilgili hangi kararı almıştır?
Bütün bu süreci ayrıntılarıyla öğrenmek bizlerin ve KAMUOYU'nun öncelikli hakkıdır...
Bu gerekçeler nedeniyle Çankırı Emniyet birimlerinin ve de bu birimlerden sorumlu olan Çankırı Valisi Abdullah Ayaz'ın sorularımıza cevap vermesini KAMUOYU adına bekliyoruz.
Editör/Vedat Beki
Bu fotoğraflar ve daha fazlası Çankırı Emniyeti'nde mevcut... Eldeki delil ve şikayete karşın Emniyet'in yapılan ihbarı nasıl değerlendirdiği ve olayı nereye kadar takip ederek 'yapması gereken işlemleri' hangi düzeyde gerçekleştirdiği bugün itibariyle bilinmiyor! İşin bilinen tek gerçeği; Ölümle burun buruna gelen, kendilerini korumaktan aciz olan hayvanların 'Barınak'ta güvence altına alınmış olması! Yeterli mi? Tabi ki değil! 'Ben yaptım oldu' zihniyeti ile yaşanılanların 'yok' sayılması... Suç işleyenlerin içimizde 'pişkin pişkin' dolaşmaları!... Nereye kadar? Gerçekten samimi duygularımızla, 'insani değerler' ölçüsünde soruyoruz: Nereye kadar?..