Muğla’nın Bodrum ilçesinde kendisine ve çocuklarına işkence yaptığını iddia ettiği kocasını öldüren Şerife Demir’e 16 yıl 8 ay hapis cezası verildi. Demir'in avukatı Evrim İnan, “Meşhur iyi hal indirimi mesela Şerife Demir’e uygulanmadı gördüğümüz kadarıyla. Biz zaten bir şiddet eylemini savunmuyoruz, biz bir hayatta kalma eylemini savunuyoruz, hayatta kalma mücadelesini savunuyoruz" diyerek karara tepki gösterdi.
Bodrum’a bağlı Yahşi mahallesinde 9 Aralık 2020 tarihinde kendisine ve çocuklarına işkence yaptığı iddiasıyla kocası Vedat Demir’i (45) öldüren Şerife Demir’in (38) yargılandığı davanın karar duruşması, Bodrum 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün yapıldı. Duruşmaya Şerife Demir’in annesi Fevziye Aygüneş, abisi Cemil Çevikyiğit ile avukatları Funda Ekin ve Evrim İnan ile Vedat Demir’in ailesinin avukatı Murat Kaya katıldı. Muğla Kapalı Cezaevi’nde tutuklu olan Şerife Demir ise duruşmaya SEGBİS aracılığıyla bağlandı.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Şerife Demir'e ‘kasten öldürme’ suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Demir’in annesi Fevziye Aygüneş, adliye önünde “Kızım için adalet istiyorum” diyerek tepki gösterdi.
“MAHKEME MÜTALAA İLE BAĞLI KALDI,
SAVUNMAMIZI DİKKATE ALMADI”
Duruşma sonrası Şerife Demir’in avukatlarından Funda Ekin basın açıklaması yaptı. Ekin, açıklamasında şunları kaydetti:
“İddianame kasten adam öldürmeden hazırlanmıştı ve haksız tahrik indirimi uygulanmasını talep ediyordu savcılık. Biz buna karşılık hem olayların oluş şekli itibariyle hem de Şerife Demir’in bütün evlilik hayatı boyunca gördüğü şiddet nedeniyle meşru müdafaa kapsamında, ilk saldırının da özellikle maktulden gelmesi sebebiyle değerlendirilmesi gerektiğini ve Şerife Demir’in beraat etmesi gerektiği yönünde savunma yaptık. Özellikle olay sırasında yaşadığı korku ve panik, çocuklarını koruma çabası, bütün bunlara değindik. Ama mahkeme savcılık mütalaası ile bağlı kaldı. Bizim savunmamızı dikkate almadı.
"İSTİNAF'A TAŞIYACAĞIZ"
Kasti olarak eşini öldürmek istese pek çok farklı şekilde de davranabilirdi. 21 yıl boyunca da bu şekilde yaşamayabilirdi. Hayatta kalmak için ve çocuklarının özellikle hayatını korumak için böyle davrandı. Mahkemenin bu delilleri, -bizim zaten taleplerimiz vardı duruşma sırasında- fiziksel, ruhsal durumunu da etkileyen, çok farklı, özellikle bu korkuyu yaşamasına sebepleri daha iyi anlaşılabileceğini düşünüyorduk. Bu delil de zaten toplamamıştı. Bu gerekçeyle ve verdiği kararın haksız olduğu gerekçesi ile istinaf mahkemesine itirazımızı yapacağız zaten. Bugün çıkan karar kasten öldürmekten, netice olarak zabıt bize verilmediği için hangi noktada ne indirim uyguladı tek tek söyleyemiyorum ama 16 yıl 8 ay ceza verilmesine karar verdi mahkeme.”
“KAMUOYUNDA MEŞHUR OLAN
İYİ HAL İNDİRİMİ ŞERİFE’YE UYGULANMADI”
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği gönüllü avukatlarından Evrim İnan ise şöyle konuştu:
“Zaptı göremediğimiz için çok ayrıntılı bir şekilde beyanda bulunmak zor olabilir ama kamuoyunda bu meşhur iyi hal indirimi mesela Şerife Demir’e uygulanmadı gördüğümüz kadarıyla. Zaptı bize henüz vermedi heyet. Tabii ki biz şiddeti ve ölümü hiçbir zaman savunmuyoruz ama burada biz zaten bir şiddet eylemini savunmuyoruz, biz bir hayatta kalma eylemini savunuyoruz, hayatta kalma mücadelesini savunuyoruz. Dolayısıyla bu kararı hakkaniyetli ve adil bulmadığımız içinde istinaf mahkemesine başvuracağız.
Şerife duruşmada yaşadığı tüm şiddet olaylarını aslında özetledi. Bunu zaten defalarca yaptığı gibi o ailede yaşamanın koşullarını açıkladı mahkeme heyetine. Çocukları için ve zaten tek bildiği şey ‘gelinliğinle girersin, kefeninle çıkarsın’ beyanı üzerine bir yaşam şekli var olduğu için, maktulün ailesi bir aşiret mensubu ki aşiret mensubu olmasa da ne yazık ki feodal aile yapılarında hapsolduğumuz için kadınlar genelde kurtuluş yolunu bulamıyoruz. Yaşadığı ortam gereği de itiraz etse dahi adalete erişiminin olmayacağı inancıyla sineye çekti ve o gece gerçekten sadece kendisini ve çocuklarını hayatta tutabilmek için kendisini savunduğunu ifade etti. Bunu defalarca da söyledi. Suç kastının asla olmadığını, tabii ki çocuklarının en nihayetinde babası olan kişiyi öldürme kastının olmadığını ifade etti. Ancak mahkeme farklı değerlendirdi.”
“EVLENDİĞİ GÜNDEN BERİ ŞİDDET GÖRDÜ,
GERÇEK ADALETİ İSTİYORUZ”
Basın açıklamasının ardından konuşan Şerife Demir’in annesi Fevziye Aygüneş “Benim kızım senelerce şiddet gördü. Gerçek adaleti ben istiyorum. Benim yavrum suçsuz” dedi.
Demir’in abisi Cemil Çevikyiğit ise “Kız kardeşim evlendiği günden bugüne daima şiddet görmüştür. Yani benim kız kardeşim bu olayın böyle olmasını kati surette istemediği halde mecbur kaldığı için, kendini ve çocuklarını korumak için olmuştur. Gerçekten biz de adalet istiyoruz. Yani benim kız kardeşime verilen ceza çoktur. En iyi şekilde biz de adaletin yerini bulması için, adalet istiyoruz” diye konuştu.
“ÇOK FAZLA ÖLDÜK”
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği adına açıklama yapan Figan Erozan ise şunları söyledi:
“Çok açık, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği bir taraftır. Kadınların yaşaması için bir taraftır. Bunu açıkça söylüyorum. Şerife Demir de yaşamak için bugün bu mahkeme salonlarında yargılanıyor. Ancak koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti yasaları, kadına yönelik şiddeti önleme ve durdurma yasaları, 6284, bugüne kadar Şerife Demir ve Vedat Demir evliyken uygulanmadı. Dolayısıyla ya Şerife Demir ölecekti, biz günde 3-4 kadının öldürüldüğü bir ülkede yaşıyoruz.
16 yılı asla kabul etmiyoruz. 21 yıl Şerife Demir eziyet gördü ve işkence çekti. Çocuklar bunun tanığıydı. Ne acıdır ki gene o çocuklar mahkeme salonunda anneye uygulanan eşitsiz bir adaletten gene mağdur oldular. Mesele şu, ölmemek için gereğini yaptı Şerife Demir. Bundan sonra da kadınlar, bizim ölmemize çok alıştılar ama ölmemek için ne gerekiyorsa kadınların yapmasını öğütlüyoruz ve söylüyoruz. Çünkü çok fazla öldük. Ve bu örfle, adetle, gelenekle değil, yargının ve devletin ve kurumların şiddeti önlemek için, şiddet seven erkeklerin gereğini yapmaması ile ilgili.”