Özellikle "Cahilsiniz" sözüyle bir fenomen haline gelen Ortaylı, Türkiye'nin şu anki durumundan, IŞİD'e, İmam Hatipler meselesinden, oynadığı reklam filmine kadar pek çok konuda Ahmet Hakan'ın sorularını cevapladı.
Röportaja damga vuran sosyolojik analiz ise "Türkiye'ye bugün köylülük değil, kasabalılık hakim" sözleri oldu. Ortaylı, İstanbul'u ilk tahrip eden Başbakan'ın ise Adnan Menderes olduğunu iddia etti.
TÜRKİYE'DE KASABALILIK HAKİM
Türkiye'de varoşlarda kasabalılığın hakim olduğunu söyleyen Ortaylı, bu konunun yanlış bilindiğini şu sözlerle anlatıyor:
"Türkiye'de kasabalılık egemendir bugün. Bizde büyük şehirlerin varoşlarında köylülük var sanılıyor. Hayır efendim... Büyük şehirlerinde varoşlarında egemen olan kasabalılıktır".
İSTANBUL'U TAHRİP EDEN İLK BAŞBAKAN MENDERES'TİR
Konu şehirlerden açılmışken, İstanbul'daki ilk büyük tahribatın Adnan Menderes döneminde yapıldığına dikkat çekiyor.
"Menderes'te para vardı. İmkan da vardı. Girişti İstanbul'a... Yıktı geçti. Ne yıktı? Sinan mescitlerini yıktı. Yıktıklarının hesabı yok. Neymiş? İstanbul'u kendince yeniden kuracakmış. Vay vay vay... İki bin yıllık payitahtı kendine göre düzenleyecek. İşte bakın: Aslında memleketi seven, enerjik ve dürüst bir başbakan bile bu kadar bilgisizce işler yapabiliyor ve bizi can gözümüzden vurabiliyor."
50 YIL SONRAKİ İNSANLAR KESİN LANETLEYECEK
İstanbul’un bu durumunu çok hazin gördüğünü aktaran Ortaylı, “50 yıl sonraki insanlar kesin lanetleyecek bu dönemi.” diye konuştu.
İstanbul’un her zaman rutubetli olduğunu ifade eden Ortaylı, “Ama ormanı yok edince rutubet arttı. Isı değişti, betonlaştık. Dünyadaki iklim değişikliğinin ötesinde bir duruma yol açtı bu.” ifadelerini kullandı.
Tarihe saygının olmadığını kaydeden Ortaylı şunları söyledi:
“Tarihe saygı için gerekli olan bilgi ve donanım yok. İtalyanların sefaret binası diye yapılmış bir bina var Maçka’da. Bu binayı otel yapıyorlar. Bu ne zevksizlik… Ne haddini bilmezlik… Kimse bir şey demiyor. Bir yağmacılık var İstanbul’da… Bir yıkıntıcılık. Kadıköy’de oturan Suriçi’ni bilmiyor. Beyoğlu’nu bilen yok. Beyoğlu İstiklal Caddesi’nden ibaret değil. Neler var neler orada. Kimse bilmiyor. Ağaçları bilen yok. Çayırları bilen yok. Beykoz Çayırı ne olacak? Kimse bilmiyor.”