Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kendisiyle ilgili sarfettiği "Hiç adam yerine koymam. Kabul etmem; bunu söylerseniz toplantıyı terk ederim. Ben bu adamı adam yerine ve insan yerine koymam. Bu hayvandan aşağı bir adamdır. Bu kadar basit. Adam yerine koymam. Kendisi adam yerine girmeye çalışıyor Soros çocuğudur ve operasyon çocuğudur. İstihbarat elemanı olduğu apaçık bellidir" sözlerine ilişkin sosyal medyadan yayımladığı bir video ile bugün saat 11.00'de İçişleri Bakanlığı binası önüne gideceğini duyurmuştu.
Özdağ'ın bu açıklamasının ardından kendisine destek vermek isteyen Zafer partililer, İstanbul'dan Ankara'ya yola çıktı. 20 araçlık bir konvoy halinde Ankara'ya gitmek isteyen Zafer partililer, polis engeline takıldı.
ÖZDAĞ'A DA ENGEL
İçişleri Bakanlığı binasının önüne yürümek isteyen Ümit Özdağ yetkililer tarafından engellendi. Özdağ, yaşanan bu duruma tepki göstererek Soylu'ya seslendi. Özdağ, "Kapının önüne gel, polisler senin özel bodyguard'ın değil. Polislerin arkasına saklanma. Sen Cumhuriyet tarihinin en büyük kriminalisin" ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanlığı'na 100 metre kala yürümesi engellenen Özdağ, Meclis önünde açıklamalarda bulundu.
Özdağ'ın açıklamasından öne çıkan satır başları:
"Biz 8 milyon sığınmacıyı bir sene içerisinde tarihin en büyük geriye dönüş projesiyle vatanlarına yollayacağız diyoruz. Bu politikamız hem sarı muhalefetin hem de Saray'ın dengesini bozdu. Erdoğan, 1 ay içerisinde "yollamayacağım" noktasından, "1 milyon kişiyi yollayacağım" noktasına geldi. Bu da seçim tuzağı. Süleyman Soylu liderliğinde Zafer Partisi'ne komplo kuruluyor. Bu komplo ile ilgili birkaç gün önce genel merkezimize ziyarete gelen bir polis memuru bilgi verdi. Kimlerle kimin telefon görüşmesini yaptığını, bu komploda kimin görev alacağını öğrendim, başka kaynaklardan da teyit ettim. Bizi psikolojik baskı altına almak istiyorlar. Dün Soylu'nun bana ve aileme yapmış olduğu hakaret bu operasyonun işaret fişeği. Bugün Soylu'ya meydan okuyarak, İçişleri Bakanlığı önüne geleceğimi söyledim ve Soylu'ya çağrıda bulundum. Sen Karadeniz uşağısın, Ofluyum diyorsun... Sen Oflu değil, kofluymuşsun. Teröristleri izletmen gereken adamları benim peşime takmadın mı? Bu görevin bittiği zaman sen tutuklanacaksın. Senden korkan senin gibi olsun. Sen Cumhuriyet tarihinin en büyük kriminalisin. İkimizden biri ölene kadar bu iş devam edecek. Ya özür dileyeceksin, ya sonuna kadar devam eder. Ama provokasyonları deneme, her provokasyon girişimini ağzından içeri tıkarım senin. Süleyman Soylu'nun bir korkak olduğunu, bütün Türkiye; bütün dünya gördü"
