CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu’nun kızı Kevser Bekaroğlu’nun İBB Florya tesisindeki nikah törenine katılan İstanbul Büyükşehir (İBB) Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, nikah öncesi, basın açıklaması yaptı.
"Yaşadığımız depremi her gün hatırlatan artçıları devam ediyor. Ben sürece şöyle bakıyorum. Depremi hiç unutmamayı her zaman hafımızda diri ve taze tutmayı ve bu konuda herkesin sorumluluğunu üstlendiği günleri istiyorum" diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
"Şu anda tümüyle deprem odaklı çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bazı tartışmaların sonra ermesi adına tüm acil toplanma alanlarının envanterini paylaşacağız. Paylaşmakla kalmayacağız deprem alanlarının yeterliliği konusunda nasıl bir yol haritamız olacağı konusunda deprem sonrasını İstanbulluların bir afet sonrası süreçte deprem toplanma planlarıyla ilgili eylem planımız öğrenmiş olacaklar. Genelde afet sonrası konuşuyoruz. Ama bizim için esas olan depreme hazırlık yapmak. Afet anında ve sonrasında neler yapacağımıza dair bir hazırlık süreci olmalı. En önemlisi insanların yaşadığı bu şehrin insanlarının yaşadıkları çalıştıkları alanlarda özellikle kamu alanlarında sağlam bir yapıya sahip olmalarını sağlamak. Bu konuda her türlü hassasiyete sahibiz."
"CUMHURBAŞKANI İLE İLK OLARAK DEPREMİ KONUŞACAĞIM"
Ekrem İmamoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Katıldığım bir televizyon programında 'Cumhurbaşkanıyla ilk neyi konuşacaksınız?' diye sorulduğunda 'depremi konuşacağız' demiştim. O zaman henüz depremi yaşamamıştık. 3 gündür bütün polemiklere rağmen susuyorsam bir sebebi var. O da depremin polemiklere kurban gitmemesine hassasiyetimdendir. Susmamın fırsata çevrilmesine de asla zemin tanıyacak veya izin verecek bir kişiliğe de sahip bir değilim. 16 milyon insanın yaşadığı kentte halkın seçimiyle seçilmiş belediye başkanıyım. İstanbul tarihinin en yüksek oyla seçilmiş belediye başkanıyım. Deprem olur olmaz ilk olarak valimizi aradım ben. 'Havaalanından AKOM’a geçiyorum bilginiz olsun, haberleşelim' dedim, saat 14.00 civarlarında. Ben 18.30’a kadar çalışmalarımı sürdürdüm. Sokağa çıkan İstanbullular'ın yanına gitmek isterken aldığım telefonla kararımı değiştirerek valiliğin toplantısına gittim. Davet edildim ve koşa koşa gittim. 3 gündür bu toplantıyla ilgili önüne gelenin konuşmasını kınıyorum. Bakanların, bazı siyasi parti temsilcilerinin şahsımı hedef alarak suskunluğumu fırsata çeviren insanları da acizlikle suçluyorum. Çağrıldığım her devlet toplantısına giderim. Suskunluğumun iki sebebi var. Depremin önüne geçmemesi, ikincisi de devlet adamlığı terbiyemdir. Herkesin bu hassasiyette olmasını isterdim. Bu şehirde sistem kurduğunuzu ve kurulan sistemde toplanma alanlarının mükemmel olduğunu savunuyorsanız ve 16 milyonun bundan mutlu olduğunu savunuyorsanız ben de mutlu olurum ancak mutlu değiller. Bu şehre hata yaptırtmayacağım. Ben bu süreç kapansın istiyorum siyaseti unutalım. Bu şehrin insanların bizden beklentisi var. İnsanların bizden eylem planı hareketlilik beklentisi var. İnsanlar on binlerce sıkıntılı binalarda çalışıyor, yaşıyor."