Elli yılı geçkindir, futbolun içindeyim... Nice yenilgiler gördüm hem oyuncu hemde spor yazarı olarak... İngiltere'ye karşı 8-0, 5-0... Macaristan karşısında 6 -0'lık yenilgilerin birebir tanığıyım... Nice zaferler gördüm, nice doksan dakikaları soluk soluğa bitirdim... Hüzün hep benimleydi, neşe ara sıra geldi ve gitti...
Ama ben;
Bu denli ruhsuz, bu denli kalitesiz ve bu denli ne yaptığını bilmeyen bir Milli Takımı son aylar içinde izlemedim... Ve Türk Milli Takımının formasını bu denli kalitesiz bir çok oyuncuya teslim edildiğini de görmemiştim...
Ve bu kadar sıkıntı içindeyken, Fatih Altaylı adındaki bir futbol !!!!! yorumcusunun, uydurma deyimlerini dinlemekten de sinir katsayım nerede ise tepemi delecekti... Teke Tek'in Altaylısı, bildiği üç-beş futbol teriminin yeterli olmayacağının sanırım farkındalığında olduk ki, ilginç yorumlar yaptı; ''Bizim takım LANGIRT futbol oynuyor... Özellikle forvetimizi bunun tipik örneği'' dedi..
Sonradan öğrendim ki; LANGIRT Futbol oyuncuların, bulundukları alanlardan ayrılmadan çakılı oynamalarıymış...
Haydi Türkiye'nin futbol kalitesini yerlerde süründüren baylar... Tepeden tırnağa herkes... Kendini, '' Suçlu gibi'' görenler..Oynayın bakalım aylardan beri iple çektiğiniz ve adını dünya derbisi koyduğunuz, şu meşhur oyununuzu... Çağırın Fatih Altaylı'yı da yorumcu olarak... Yerinde say komutu ve sonuçta;
Türk Futbolu LANGIRT köy sandığına...
İngiliz futbolu adamı Alf Ramsey'in bir söylemini anımsadım;
Bir ülkenin futbol takımları ne kadar iyi olursa, Milli Takımı da o denli başarılı olur...