29. Asliye Ceza Mahkemesi eski Hakimi Metin Özçelik ile 32. Asliye Ceza eski Hakimi Mustafa Başer "örgüt üyeliği" suçlamasıyla tutuklanma talebiyle Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Hakim Metin Özçelik tutuklandı. 32. Asliye Ceza Mahkemesi'nin eski hakimi Mustafa Başer, ailesiyle birlikte Bakırköy adliyesine geldi. Başer de çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi eski Hakimi Mustafa Başer'in tutuklanma gerekçeleri: "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" ve "Silahlı örgüt üyesi olmak" denildi.
HAKİM MUSTAFA BAŞER: ALNIMIZ AÇIK
Hakkındaki gözaltı kararı gereği İstanbul’a gelerek Bakırköy Adliyesi’ne giden Hakim Mustafa Başer, adliye girişinde “Eğer bugün verdiğim karar usul ve yasaya aykırıysa geçmişte verdiğim kararda usul ve yasaya aykırıdır.” dedi. Başer, “Alnımız açık” diyerek adliyeye girdi.
Hidayet Karaca ve polisler hakkında tahliye kararı veren 29. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Metin Özçelik dün çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı. 32. Asliye Ceza Hakimi Mustafa Başer de bugün tutuklama talebi kararı kapsamında Bakırköy Adliyesi’ne geldi. Adliye girişinde açıklama yapan Başer, “Hakkımda atılı suçu ben de bilmiyorum. Ben en yaptığımı biliyorum. Ben CMK’nın 27/2 ve 27/4 maddesi gereği görevlendirildiğim mercii olarak yapmam gereken kararı verdim. Bu noktada ben bu işi karar vermeden bırakamazdım. Ya tahliye edecektim ya da tutuk halinin devamına karar verecektim. Ve vicdanen dosyalarda tutuklanmalarını gerektirecek bir şey olmadığını düşündüğümden tahliye kararı verdim. Sulh ceza hakimliklerinin kurulduğu yasada reddi hakim için asliye ceza mahkemelerinin görevli olmadığı söyleniyor. Ancak kanun maddesi iyi okunursa reddi hakim talebini asliye cezaların değerlendireceği görülüyor. Kanun koyucu sulh cezalarını kurarken CMK’nın reddi hakimler ile ilgili kısımlarına atıfta bulunuyor. Bana daha önce de reddi hakim ile ilgili talep geldi. Nöbetçi asliye ceza mahkemesi bana dosyayı gönderdi. Ben de karar vermesi için o mahkemeye geri gönderdim. Aramızda görev uyuşmazlığı oluştu. Sonra müşterek yüksek görevli 9. Ağır Ceza Mahkemesi bana bu kararı sen vereceksin dedi. Bende bunun üzerine o tarih itibariyle reddi hakim taleplerini soyut bulduğum için, hangi hakimin hangi sebeple reddedileceği yazılmadığı için talepleri soyut bulduğumdan talebi reddettim.” ifadelerini kullandı.
Hakim Başer konuşmasını şöyle sürdürdü: ”Eğer bugün verdiğim karar usul ve yasaya aykırıysa geçmişte verdiğim kararda usul ve yasaya aykırıdır. Ben tutukluluk halinin devamı desem yine sorun olmayacak. Ama bugün kararımı verdim. Bir yargıç önüne gelen sorunu çözmek zorundadır. Bu sanıkların tutuklanmalarını ya da adli kontrol gerektirecek bir durum olmadığı için tahliye kararı verdim. Ben kararı verdikten sonra benimle ilgili karar verme yetkisi bulunan HSYK 1. Dairesi Başkanı, HSYK 2. Dairesi Başkanı benimle ilgili dosyaya bakmadan ihsası rey manasına gelecek açıklamalarda bulundu. Bugün itibariyle buraya Hakim Mustafa Başer yakalanması için gelmemiştir. Buraya Türk milleti adına karar veren Türk yargıçlarının yakalamasıyla geldim. Türk yargıçlarına yakalama çıkarılmıştır. Bundan sonra toplumun değişik kesimlerindeki köylerdeki işçilere emekçilere, akademisyenlere, entelektüellere, köylerdeki hacı anneme, bundan sonra yargıç bağımsız karar veremeyecekse davalarını açabilecekleri bir mahkeme kalmaz. Çünkü yargı bağımsızlığı benim kişisel bağımsızlığım değildir. Benim toplumda oluşabilecek sorunlara adil ve objektif bir şekilde karar vermek için Anayasa bu dokunulmazlığı bağımsızlığı bana vermiştir. Yani bu beni korumak için bilakis toplumun içindeki sorunların çözülebilmesi için verilmiştir. Ben yine yargıya güveniyorum. Gideceğim sayın meslektaşlarıma ne soruyorlarsa cevap vereceğim. Alnımız açık.”
Aralarında Hidayet Karaca ve bazı polislerin de bulunduğu 75 kişi hakkında tahliye kararı veren 2 hakim hakkında gözaltı kararı çıktı. İki hakim dosya üzerinden tutuklanma talebiyle Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Başsavcılığın, bu gelişme üzerine iki hakim hakkında gözaltı kararı verdi. Metin Özçelik Bakırköy Adliyesi'nde gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, eski İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Mustafa Başer hakkında ise "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek", "Silahlı örgüt üyesi olmak" suçlarından dolayı "yakalama emri" çıkarılmasına karar verdi.