Son günlerde yaşanılanları mercek altına aldığım zaman karşıma çıkan tablo o kadar net ki, görmemek için kör olmak gerekir:
-Sözcü18 çalışıyor, Çankırılı konuşuyor!
Haber Merkezimiz ile Çankırı arasında kilometrelerce mesafeler olmasına karşın!
Çankırı’nın her noktasından, yaşanan her olaydan Sözcü18 Haber Merkezi’nin haberi oluyor… Uyuyan güzeller de yaptığımız haberlerle uykularından uyanıyorlar (mı)!
Yazı ailemize katılan son isim Hatice Topcu…
Sayfalarımızda yer almasında yine bir diğer değerli kalem sahibimiz Ömer Faruk Eryılmaz’ın katkılarını yadsıyamam…
Bir okuyucu yaptığı yorumda “Yılın transferi” olarak adlandırmıştı yaşanılanları. Yapılan duyuru sonrası ortaya çıkan dalgaya bakılırsa okuyucunun yorumuna katılmamak mümkün değil…
Böylesi durumlarda çok konuşmayı sevmem… Ama yaşadığım mutluluğu da saklayacak halim yok.
Güneş balçıkla sıvanamıyor… Bunu bir kez daha görmüş olmanın mutluluğunu yaşıyorum… Ve olabildiğince de bu güzel anı uzatarak yaşama düşüncesindeyim…
Nedenine gelince… Bölgede hakim olan “fısıltı gazetesi” yerini somut, belgeli ve gerçek olayların getirisine bırakıyor…
Tıpkı küresel ısınmanın yarattığı dalga misali… Güneş sıcaklığını hissettirdikçe kalın buz tabakası eriyor… Eriyor… Ve yıllarca buz kütlesi altında kalmış tohumlar güneşle birlikte filiz halinde gün yüzüne çıkıyorlar…
Geçen yıl bu zamanlar “Duvar çatladı” demiş ve devamında “çatlayan duvarın ardından ışık görülmekte” diye sıralamıştım…
O günden bu güne geçen bir yıl içerisinde geldiğimiz nokta duvardaki çatlağın adeta “yarıldığını” gösteriyor…
Nasıl mı?
Sözcü18 ailesi gerek içeride gerekse dışarıda hızlı bir şekilde büyümekte…
Bizler çok emek harcamış olabiliriz… Gereksiz yere haketmediğimiz halde üzülmüş de olabiliriz…
Kimselerin tahmin etmediği kadar ekonomik zorluklar yaşamış da olabiliriz…
Bütün bunlara karşın, tıpkı Anadolu’daki o meşhur söz gibi; Karnımız aç olsa da ağzımızdan kürdanı eksik etmedik!
Haber’den kaçma yerine “haber”in üzerine gitmeyi yeğledik!
Bizim için çok zor hazmedilebilecek “hakarete varan” yorumları dahi hiç gocunmadan, çekinmeden yayınladık!
Biliyorduk karşımızdakinin sermayesinin sadece ve sadece o hakaret cümleleri olduğunu!
Biliyorduk tükeneceklerini… Ve tükendiler... En azından tükenmeye yüz tuttular...
Şimdi yarına, yarınlara daha güvenle bakıyorum…
Her zaman söyledim bir kez daha yinelemekte beis görmüyorum: Gerçeklerden kaçılmaz! Kaçmaya kalkanları da kaçtıkları o ‘gerçek’ günün birinde yakalar…
Çankırılı, hangi gerçekten kaçıyorsa son yıllarda o ‘gerçekler’ Çankırılı'yı bir bir yakalamaya başladı…
Ve her geçen gün Çankırı ve Çankırılı yeni bir "gerçek" tarafından yakalanıyor...
Tavsiyem o'dur ki; Titre ve kendine dön...
"Yaran" adına karşın üzerindeki o etek sana hiç mi hiç yakışmıyor...
x x x
Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş geçtiğimiz günlerde düzenlediği basın toplantısında “yeniden aday olacağım” demiş! Ve devam etmiş:
-Kampus benim kendi çocuğum gibi oldu. Görmeden edemiyorum.
Bu cümlenin üzerine söylenecek çok fazla cümle gelmiyor aklıma!
-Eski Rektör Savaş, diye cümle kurmak beni ziyadesiyle üzecek… Sadece onu haber vereyim…
x x x
“Çankırı Geleceğini Planlıyor” başlıklı sempozyumun ilk durağı İstanbul’da gerçekleşti. Sırasıyla Ankara ve son olarak da Çankırı’da gerçekleşecek toplantılarla “sonuç” bildirgesi yayımlanacak!
Kafama takılan soruyu buradan sorup başka bir konuya geçmek istiyorum:
-100 yıldan bu yana kendisini kurtarma gailesine düşmüş ve bunun planı ile mücadele veren Çankırılı’dan, ‘Çankırı’nın geleceğini planla’ talebi fazlaca ağır değil mi?
Sordum ve…
x x x
İl Genel Meclisi Başkanı Osman Canbaz’ın “yediği naneler”in sayısı bir hayli artmaya başladı!
Çankırı’da “Enişte” olarak ortada dolaşan zat-ı muhteremle ilgili olarak ağırlıklı ‘şikayetname’ mısralarıyla kaplı bir mektubu “kayınço”ya yazsam acaba faydası olur mu diye dolanıp duruyorum kendimce…
“Bu cümleler bile ‘kayınço’ya mektuptur” (!) şeklinde bir kanaate düşmeyin n’olur…
Daha ‘yazma’ modum gelmedi! Sadece ‘düşünüyorum’ dedim ve…
Yeni yılın sevdiklerinizle birlikte ülkemiz insanına ve dünya insanlarına mutluluk ve huzur getirmesini diliyorum…
Aramıza hoş geldin Hatice…