Çankaya Köşkü nizamiyesine sabah erken saatlerde gelen kişi, çantasındaki eşyaların şifreli olduğunu, şifrenin de ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından çözülebileceğini belirterek görüşme talebinde bulundu.
AA muhabirinin Cumhurbaşkanlığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre olay, 25 Kasım 2013 Pazartesi günü sabah saat 07.00 sularında gerçekleşti.
Çankaya Köşkü'nün, Ziaur Rahman Caddesindeki, ziyaretçi girişlerinin yapıldığı 5 Nolu Nizamiye'ye taksiyle gelen evli ve iki çocuk babası Mehmet Salih Atlı (33), Cumhurbaşkanı Gül ile görüşmek ve kendisine bir şeyler vermek istediğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığı koruma ekibince durdurulan şahsın üst araması yapıldı. Mehmet Salih Atlı'nın çantasından, ruhsatsız tabanca, 8 adet mermi ve uyuşturucu madde çıktı. Korumaların kontrol altında tuttuğu Atlı, çağrılan karakol ekibine teslim edildi.
-"Ramiz Dayı'nın hikayesinden etkilendim"
Aralarında tehdit, cinsel taciz, yaralama ve dolandırıcılığın da yer aldığı 17 suç kaydı bulunan Atlı, Terörle Mücadele Şubesi'nde alınan ifadesinde, Ankara'ya gelmek üzere 24 Kasım 2013 Pazar günü saat 20.30'da Malatya'dan otobüse bindiğini, pazartesi sabahı saat 06.30 sıralarında otogara vardığını anlattı.
Taksiyle geldiği Köşk'ün girişinde, elindeki tedavülden kalkmış 1 milyon liralık banknotu polise gösterdiğini, "Bu parayı Cumhurbaşkanımıza iletin. Bu bir şifredir. Bunu yalnızca Cumhurbaşkanı çözer" dediğini aktaran Atlı, daha sonra korumaların üstünü ve çantasını aradıklarını söyledi.
İfadesinde uyuşturucu bağımlısı olmadığını ancak uyuşturucu kullandığını, işsiz olduğunu belirten Atlı, tedavülden kalkmış 1 milyon liralık banknotu "Kurtlar Vadisi" dizisinde "şifre" olarak kullanıldığını gördüğü için yanında getirdiğini ifade etti. Atlı'nın ifadesinde şunlar yer aldı:
"Cumhurbaşkanlığına Devran Yoldaş adı ve Hasan Sabbah'ın hikayesi başlığıyla atmış olduğum mailleri ayrıca Başbakanımıza, Bülent Arınç'a, Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu'ya da attım. Bu hikayeyi, televizyondaki 'Ezel' dizisinde oynayan Ramiz Dayı söylemişti. Ondan çok etkilendim ve gönderdim. Yanımda getirdiğim silah, Cumhurbaşkanının emrinde olduğum, mermiler ise yola çıktığım kişilerdir. Ankara'ya gelerek Cumhurbaşkanı ile görüşmeyi kendim istedim. Cumhurbaşkanı ile şifrelendirdiğim materyallerle görüşme sebebim, Hasan Sabbah'ın olayında olduğu gibi Sayın Cumhurbaşkanımızın önüne bir terazi koyarak, terazinin bir kefesine silahımı koyup bunun ağırlığınca diğer kefesine para, güç ve kuvvet koymasını isteyecektim."
Ankara'ya kimseden yardım almadan geldiğini söyleyen Atlı, Cumhuriyet Başsavcılığının tutuklama talebiyle sevk ettiği TMK 10. Madde ile görevli 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı.