Fotoğrafta elinde kola kutusuyla görüntülenen Emre Öztürk: Bu fotoğraftan sonra babam beni evlatlıktan reddedeceğini söylüyor. Yedi yıl birlikte olduğum nişanlım, yüzüğü attı.
Gezi Parkı direnişinde polisin sert müdahalesi sonrası Beşiktaş Dolmabahçe’deki Bezm-i Âlem Valide Sultan Camisi’ne sığınan ve “camide içki içtiği” iddia edilen Emre Öztürk, “Elimdeki kola kutusu, hayatımı kararttılar” dedi.
Taksim’den başlayan ve tüm Türkiye’ye yayınlan Gezi Parkı direnişinde Beşiktaş’ta çıkan olaylar sırasında polisin kullandığı biber gazı ve tazyikli sudan etkilenenler, Dolmabahçe Sarayı yanındaki Bezm-i Alem Valide Sultan Camisi’ne sığınmıştı.
Başta sosyal medyada olmak üzere, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da sıkça dile getirdiği “camide içki içtiler” yorumları sonrası, Kartal’da oturan ve Gezi Parkı direnişine destek veren Emre Öztürk (26) “Bu fotoğraftan sonra babam beni evlatlıktan reddedeceğini söylüyor. Yedi yıl birlikte olduğum nişanlım, yüzüğü attı. Mahalledekiler kız kardeşimin yolunu kesip ‘Ağabeyin camide içki içmiş’ diyerek baskıda bulunuyorlar. Hayatımı kararttılar” dedi.
Radikal gazetesinden Fatih Yağmur’a konuşan Öztürk şunları söyledi:
“Polisin attığı biber gazlarından etkilenince camiye sığındık. O gecenin ambiyansını yaşayanlar bilir. Orada olmak için herkesin kendince haklı nedenleri vardı. 14 yıldır astım hastasıyım. Gazdan etkilenince camiye girmek zorunda kaldık. Kendime gelince caminin içinde kiler oluşturulmuştu. Sigara dahil birçok içecek hatta buz bile vardı. O sırada rafa kola bırakıldı, elime aldım ve gözüme tuttum rahatlamak için. Çünkü her tarafım, özellikle gözlerim yanıyordu. Kutu kola elimdeyken biri resmimi çekmiş. 330 ml bildiğiniz (Coca Cola) kutu kola. Orada bira içen hiç kimseyi görmedim. Kilerde de bira görmedim. Sadece olaylar bittikten çok sonra rafta ezilmiş bira kutusu olduğunu gördüm.”
Öztürk, bu fotoğrafın yayılmasından sonra tedirgin olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
‘Çok tedirgin oldum’
“Ertesi sabah uyandığımda sosyal medyada o fotoğrafı gördüm, binlerce küfür edilmiş hakkımda. Bir sürü internet sitesi ve gazetede de haberler çıktı. Sonra babam da duydu. Zaten iki yıldır aram açıktı babamla. Bu haberler de son raddeye getirdi. Aynı görüşü taşımama rağmen babam ‘Git ya aklan ya da soyadını değiştir’ dedi. Beni evlatlıktan reddetme durumuna geldi. Yedi yıl beraber olduğum nişanlım benden ayrıldı. Babası ‘Artık sana vermem kızımı’ diyor. Son bir yılı nişanlıydık. Herkes haber çıkınca bana haberin yer aldığı linki gönderiyor ‘Ne oldu, ne yaptın’ diye. En azından benim o camide bulunan bir sürü şahidim var. Normal yaşantımda da alkol kullanmıyorum. Ben fotoğrafları görünce çok tedirgin oldum. Bana ‘İçki içti’ diyorlar, ben Allahsız büyümedim. Nasıl girebilirim elimde içki ile camiye.”
‘Baskı uygulanıyor’
Sadece kendisinin değil ailesinin de yaşanan durum nedeniyle mağdur olduğunu ifade eden Öztürk, şunları söyledi:
“Başbakan da sürekli mitinglerinde bahsediyor. Psikolojim bozuldu. Sokaklarda eli satırlı insanlar dolaşmaya başladı. Niye benim başıma gelmesin ki? Bu yüzden çok tedirginim. Kartal Adliyesi’nde sosyal medyada hakaret edenler, haberin yayımlandığı internet siteleri ve gazeteler hakkında suç duyurusunda bulundum. Bana yaşattıklarının elbette ki bir bedeli olacak. Başbakan benden bu şekilde bahsetmeye devam ederse ki Kazlıçeşme’de yine konuşmuş bu şekilde. Devam ederse, yasal haklarımı onun için de kullanacağım.
Sokağa çıkamıyordum ilk günlerde. Minibüslerde bile tepki ‘Camiye de bira ile girilir mi’ diye tepki gösteriyorlar. Babam pankreas kanseri, 98 kilodan 48 kiloya düştü. Babam ciddi bir hastalıktan geri döndü. Bu olaylar da moralini oldukça bozdu. Bulunduğum semtte ailem uzun yıllardır oturuyor. Herkes anneme, babama ayrı bir baskı uyguluyor. Yeğenlerime, yakınlarıma, ablama baskı uyguluyorlar. ‘Senin ağabeyin camiye birayla girmiş’ diyerek 14 yaşındaki kız kardeşimin bile önünü kesiyorlar. Hayatım karardı...”
"İçki içilmedi" dedi ama…
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, içki içildiği iddiasından sonra camiye yaptığı ziyaretle ilgili dün konuştu. Bağış, “Müfettişler müezzinle görüşüyordu. Müezzin, evvelki açıklamalarına ters şekilde içki içilmediğini söyledi. ‘Tezat var, araştıralım’ dediğimde, bira şişelerinin fotoğrafları, görüntüleri getirildi. Müezzinimizin, yüzlerce kişinin gelip, tehdidiyle, şantajıyla söylemlerine bunu yansıttığına dair bir intiba doğdu” diye konuştu.