"Danişmendname" Türkler'in Anadolu’yu fethini anlatan destandır. Anadolu’da Türk büyükleri için 12. yüzyılda söylenmeye başlanan İslâmî-Türk Destanlarının 13. yüzyılda yazıya geçirilmiş bir örneğidir.
Başta Battal Gazi soyundan olan Danişmend Ahmed Gazi olmak üzere Danişmendliler’in kahramanlıklarını, Bizans, Haçlı ve Ermeniler’le olan savaşlarını anlatır. Tarihi kaynaklar ile Danişmendname’deki bilgiler 'kısmen' örtüşmektedir.
Anadolu’da kaleme alınan ilk Türkçe eserlerden biri olan Danişmendname’de Çankırı’nın fethi şöyle anlatılır:
"Danişmend Ahmed Gazi’nin komutanlarından Artuhi’nin (Artuk Bey) eşi Efrumiye Hatun (1) bir savaş sırasında esir düşer ve Çankırı Kalesi’ne hapsedilir. Artuhi, karısı Efrumiye’yi kurtarmak için Mankuriyye’ye (Çankırı) gitmek üzere yola çıkar…
Yolda Hz. Muhammed (s.a.v) tarafından Artuhi’ye yardım etmek için görevlendirilmiş Karatekin isimli kişiyle karşılaşır. Karatekin’in babası, çok önceleri gelip Çankırı’ya yerleşen bir Müslümandır.
Artuhi ve Karatekin, Çankırı yakınlarındaki Tamasun köyünde buluşurlar, birlikte yola koyulup akşama doğru Çankırı’ya varırlar. Şehir halkı, Danişmendliler'in Çankırı Kalesi'ni fethetmek için hazırlıklar yaptığını duyup kaleye çekilmiştir. Artuhi ve Karatekin şehirde dolaşmaya çıkarlar…
Bu esnada 'bir kadın' ve 'iki erkeğe' rastlarlar. İki erkeği öldürürler. Kadın; yine Hz. Peygamber (SAV) tarafından Artuhi ve Karatekin’e yardımla görevlendirilmiş Meryem Hatun’dur. Meryem Hatun, onları da yanına alıp bir yolunu bularak kaleye sokar ve gece yarısı Efrumiye’ye ulaştırır. Üçü, Çankırı Kalesi'nde bulunan Efrumiye ve diğer esir Müslümanlar'ı kurtarırlar. Kalenin deposunda bulunan silahları da aldıktan sonra kaleyi ateşe verirler. Kale Beyi Amiran’ı ve birçok kâfiri öldürürler. Kaledeki kâfirlerin büyük bölümü yangını söndürmek için uğraştığı için gazilerin işi kolaylaşır. Sonunda, yangın söner ve kâfirler de teslim olur.
Çankırı fethedildikten sonra ve şehirde hayat normale döndükten sonra Artuhi kendisine yardımcı olan Karatekin Bey ile Meryem Hatun’u evlendirir. Karatekin’i kale beyi olarak Çankırı Kalesi'nde bırakır.
Amiran’ın sarayı, mescit haline getirilir. Kalede imam, hatip, kâtip ve kadı görevlendirirler. Artuhi ve Efrumiye yanlarına yüz kişi ve ganimet mallarının bir kısmını alarak Niksar’a gitmek üzere yola çıkarlar."
(1) Dânişmendnâme’de Amasya Beyi Şattat’ın kızı olarak görülmektedir. Sonradan Müslüman olup, Mihriban adını almış, Artuhî ile evlenmiş ve Dânişmend Gâzî ile birlikte gazalara katılmış bir kadın kahramandır. Osman Turan (1993)