Çankırı'da evlerden suyu ilk akıtan Başkan: Nurettin Ok

Metin YILMAZ

Nurettin Ok’un 26 yaşında 1955 yılında Demokrat Partiden Çankırı Belediye Başkanı seçilmesini sağlayan en önemli etken: Seçimlerde Çankırılılar'a vermiş olduğu “Çankırı’yı susuzluktan kurtarma...” sözüydü. Şehrin temiz içme suyuna kavuşması, şehirde yaşayan bütün Çankırılılar'ın en büyük arzusu idi...

Handırı köyünün ötesinde Kızılçeşme diye adlandırılan bölgede miktarı az fakat sertlik derecesi çok düşük bir su membaı bulunmuştu. 42 kilometrelik bir isale hattı ile bu suyu o günkü zor şartlarda Çankırı’ya getirmek genç belediye başkanı Nurettin Ok için onur meselesiydi.

Ok, su meselesini halletmek için Ankara’yı yol etmiş İller Bankasına gide gele odacısından, Genel müdürüne tüm personelle sıkı dost olmuştu. Kızılçeşmede membaa ulaşabilmek için yol olmaması ve isale hattında kullanılan su borularının yabancı ülkelerden getirilmesi büyük sorunlar doğuruyor, işi zorlaştırıyordu. Üstüne üstlük Handırı köylüleri suyun kendilerine ait olduğu iddiasıyla engel çıkarıyordu.

Hükümetin 1958 yılında almış olduğu devalüasyon kararı ile Amerikan Doları 280 kuruştan tam 9 liraya çıkarılmış, bu nedenle müteahhit işi bırakmıştı. Bu olumsuz durum Çankırı Belediye Meclisi'ne de yansımış; bazı üyeler Nurettin Oku hedef alarak:

“Reis Bey, vaat ettiğiniz suya ne zaman kavuşacağız?

Diye sataşmaya başlamışlardı. O yıllarda Çankırı’da mevcut çeşmelerin önünde gece yarısında ellerinde kovalarla sıraya girerek bekleşen hanımlar, her gün saç baş birbirine girerek kavga ediyordu.

Türkiye’nin en genç Belediye Başkanı unvanını taşıyan Nurettin Okun suyla imtihanı giderek çetin bir hal alıyor ve bu durum reis beyin azmini daha da biliyordu...

Ok’un bütün mesaisi freni tutmayan bir jeeple Çankırı - Handırı - Kızılçeşme ve oradan da Ankaraya dört saat süren tozlu yollarda geçiyordu.

Bir gün Handırı’dan gelirken Ok’un emektar jeepi Paşa Köyünde bozulur. O sırada köyde bulunan Astarlızade Hilmi Efendinin oğlu Muhittin Astarlı’nın motosikletine atlayıp beline sarılarak soğuktan donmak üzereyken Çankırı’ya zor atar kendini...

Karşısına çıkan engelleri azmi ve çalışkanlığıyla alt eden Nurettin Ok nihayetinde söz verdiği gibi Çankırı’ya içme suyunu getirmeyi başarır.

1959 yılında şehre gelen su, Çankırı Kalesi'nde yapılmış su deposundan aşağıya törenle verilecektir... O sırada Ankaradan belediyeye bir telgraf gelir. Türkiyeden 6 belediye başkanını bir heyet halinde önce Batı Berlin, sonra Paris ve Romada tetkike gönderen Başbakan Adnan Menderes bu heyette Çankırı Belediye Başkanı Nurettin Okun da bulunması ister.

Bu; şu demektir: Bin bir gayret ve zahmetle Çankırı’ya getirilen suyun şehre veriliş töreninde bu işin kahramanı Nurettin Ok bulunamayacaktır. Belediye reis vekilliğini Mehmet Evci'ye bırakan Ok, törende yapılacak konuşma metnini de hazır ederek Ankaraya gider. Oradan da Almanyaya uçar...

Nurettin Ok Avrupa’da iken, dönemin İçişleri Bakanı Medeni Berk kalabalık bir heyetle Çankırı’ya gelir; kurbanlar kesilir, Mehmet Evci (Nurettin Ok’un kaleme aldığı) tarihi konuşmayı yapar ve alkış tufanıyla şehre su verilir(*).

Nurettin Ok Avrupa gezisinden, Çankırı’ya motorlu trenle döner. Çankırı’ya suyu getiren adam törende bulunamamıştır fakat Çankırılılar ona olan vefa ve muhabbetlerini istasyonda büyük bir kalabalıkla karşılayarak göstermiştir. Öyle ki; istasyondan Çankırı Demokrat Parti il başkanlığına kadar omuzlarda götürülmüştür.

Nurettin Ok’un ruhu şad olsun. Çankırı’ya zerre kadar hizmette bulunmuş ve iyiliği dokunmuş tüm rahmetlilerden de Allah razı olsun.

Nurettin Ok, 5 dönem Çankırı milletvekilliği ve Bayındırlık, İmar ve İskân Bakanlığı'nın yanı sıra TBMM Başkanlık Divanı Kâtip üyeliği ve TBMM Başkanvekilliği görevlerinde bulunmuştur.

(*)   Çankırı Viyana Arasında – Nurettin Ok, 2001, sayfa 117/120
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.