15 Temmuz gecesi yapılan 'darbe' girişimi sonrası ülkenin dört bir yanında her gece düzenlenen 'demokrasi' mitingleri malumunuz üzere Çankırı'da da tüm hızıyla devam etmekte!
Gönül ister ki düzenlenen bu 'demokrasi' (!) mitinglerinde söz alan konuşmacılar; 'Demokrasi'nin öncelikle 'sözlük' anlamı ile işe başlayıp, sonrasında 'aile içi demokrasi', 'mahallede demokrasi', 'okulda demokrasi', 'üniversitede demokrasi', 'çalışma hayatında demokrasi' ve sonrasında başta 'sosyal hayatta demokrasi' ve en tabii 'siyasi partilerde demokrasi', son olarak da 'ülkede demokrasi'nin mevcut boyutlarını (!) ele alsınlar ve var olan 'demokrasi'nin daha ilerilere nasıl taşınabileceğini tartışsınlar!
'Tartışma'dan vazgeçtim; kendilerince nasıl bir 'demokratik Türkiye' özlemleri bulunmakta, hiç değilse onu, meydanları dolduran kalabalığa aktarsınlar!
Heyhat! Durum benim kısaca özetlediğimden çok daha farklı!
Meydanlarda söz alan konuşmacılar; FETÖ lideri Fethullah Gülen'e en hafifinden olmadık hakaretle başlıyor ve de ardı arkası kesilmedik tanımlamalarla bitiyor...
Bunda da sorun yok!
Terör örgütü liderinin ülkeye yaptığı bunca kötülükten sonra; gıyabında kendisi için yapılan galiz küfürleri de bizatihi haketmiyor değil!
Ancaaaaak!
Sen ki; Çocuklarını Çankırı'da KHK ile kapatılan Özel Namık Tanık Koleji'nde okutup mezun edeceksin;
Sen ki; Zamanın Başbakanı parti kadrolarına seslenip 'Çocuklarınızı bu cemaatin okullarından alacaksınız" (!) talimatına karşın oğlunun kaydını okuldan aldırmayacaksın;
Sen ki; 17-25 Aralık 2013 depreminden sonra, 30 Mart 2014'de yapılan seçimler öncesinde yeniden 'başkan' seçilebilmek için Özel Namık Tanık Koleji'ne 'Z Kütüphane' yapacaksın;
Sen ki; Özel Namık Tanık Koleji parseli yanındaki Milli Emlak'a ait araziye bizatihi okul idaresi tarafından yıllık ödenilen 'ecrimisil' ücretini almamaları ve o arazinin okul yönetiminin kullanımına 'bila bedel' tahsis edilmesi için Çankırı ili Milli Emlak Müdürü'nü arayarak 'telkinde' bulunacaksın;
Sen ki; 30 Mart seçimleri öncesinde gün aşırı beraberindeki danışmanınla Özel Namık Koleji'ne giderek yöneticilerle 'özel' görüşmeler (!) yapacaksın;
Bütün bunlar yetmeyecek;
Sen ki; Bölgenin milletvekili hakkında hazırladığı "Bu adam FETÖ'cüdür! Çankırı'da FETÖ'ye en büyük desteği veren adamdır!" iddiasıyla hazırladığı dosyayı zamanın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın masasına atacak kadar arkanda delil bırakacaksın!
Bütün bunlara karşın, Çankırı meydanında halkın karşısına çıkıp FETÖ lideri hakkında konuşaksın!
Hadi git öte be!
İnsan birazcık, ama az birazcık 'ne yaptığından' haberdar olur!
İnsan birazcık, ama az birazcık karşısındakini APTAL yerine koymaz!
Anladınız değil mi kimden söz ettiğimi?!
Çankırı Belediye Başkanı İrfan Dinç'ten söz ediyorum...
Ve 15 Temmuz akşamından bu yana 'Demokrasi Mitingleri'nde söylediği sözleri çöpe atıyor, kendisini 'sağlam' ötesi bir ÖZ ELEŞTİRİ'ye bekliyorum...
Hoş; İrfan Dinç'i ÖZELEŞTİRİ de kurtarmaz!
OHAL yasaları çerçevesinde GÖREVDEN ALINMASINI da bekliyorum... Hem de acilen!
Bu arada kamuoyu şunu merak ediyor:
- Çankırı Belediyesi kadroları içerisinde hiç mi FETÖ'cü yok ki; bugüne kadar bulundukları makamlardan ya da çalıştıkları birimlerden işlerine son verilsin!
Yoksa kaç FETÖCÜ ile birlikte çalıştığını bilmiyor mu sayın Belediye Başkanı?!
Bu sözlerim her okuyucu için geçerlidir;
- Sen sen ol, karşındakini APTAL, kendini ÇOK AKILLI sanma!
Saygılarımla...
VEDAT BEKİ - EDİTÖR
EK: Bu yazı başta CUMHURİYET SAVCILARIMIZ olmak üzere, OHAL yasalarını uygulamakla görevli İl Valimiz Sn Mesut Köse'ye de İHBAR niteliğindedir.