Türk Ocakları Merkez Binası olarak, Yüksek Mimar ve Mühendis Arif Hikmet Koyunoğlu tarafından 1927 yılında projelendirilerek temeli atılan ve 1930 yılında tamamlanan Ankara Resim ve Heykel Müzesi, Ankara’nın Namazgâh Tepesi olarak bilinen alanına inşa edilmiştir. "I. Ulusal Mimarlık Dönemi’nin en güzel örneklerinden olan yapı Selçuklu, Osmanlı ve Çağdaş Türk Mimarisinin sentezini oluşturmaktadır.
Bina, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün yakın ilgisiyle Ankara Resim ve Heykel Müzesi olarak 2 Nisan 1980 tarihinde hizmete açılmıştır.
Müze koleksiyonu; resim, heykel, seramik, özgün baskı, fotoğraf, Türk süsleme sanatları ve etnografik eserlerden oluşmaktadır.
Resim Heykel Müzesi koleksiyonunda yer alan “Çankırı’da Yaren” tablosu, yaren geleneğimizi bilen bir Çankırılı olarak, bana çok tuhaf geldi.
Eserde mavi, kahverengi, bej, gri, siyah, krem rengi tonlara hâkimdir. İç mekân içinde oturan erkek figürlerinin arasında oyun oynayan kadın figürleri renkli yöresel giysiler içindedir. Erkeklerin bazıları saz çalarken, bazıları nargile içerken resmedilmiştir.
Yerlerde kilim serili iç mekân, muhtemelen köy evi olmalıdır. Arka planda iki pencere, bir de şömine yer almaktadır. Şömine üzerindeki “baca kaşı” denilen rafta mavi bir vazo ve tabaklar görülmektedir. Eserde kalın boya tabakası dikkat çekmektedir.
Sanatçının imzası sol üsttedir, imzasının altında 1950 tarihi vardır.
İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi mezunu ressam A. Ziya Çizenel, 1950’li yıllarda resim öğretmenliği yapmıştır. Çizenel’in Çankırı’da Yaren adlı tuval üzerine 56 x 71 boyutlarındaki yağlıboya tablosunun Ankara Resim ve Heykel Müzesine geliş tarihi 1996’dır. Envanter numarası ise R-759’dur.
Çankırı yareninde kadın figürü olmayışından yola çıktığımızda, bu tabloya verilen isim sorunlu görünüyor.
Resimle ilgili Yaren derneklerimizin kurumsal olarak, yarenlerimizin de şahsi görüşlerini bekliyoruz…