"Sayın Başbakanım,
Size yazılan mektupların elinize geçip geçmediğini bilmiyorum. Ancak, bu mektubun içeriğinin önemine binaen mektubu sizin adınıza okuyanların size takdim edeceklerini umarım.
Sayın Başbakanım;
Devletine, milletine koşulsuz, yürekten bağlı Çankırılılar, genel seçimlerde % 49.93, yerel seçimlerde de % 47.73 oy oranı ile şahsınıza ve partinize tam destek vermişlerdir. Bu yüksek oy oranı özellikle şahsınıza olan açık güvenin bir göstergesidir.
Hükümet olduğunuzdan beri, ekonomideki olumlu gelişmeler, ülkemiz için yoğun gayretleriniz ve özellikle ekonomik olarak geri kalmış iller için çabalarınız takdire şayandır.
Ülke genelinde ki tüm bu olumlu gelişmeler maalesef Çankırı’ya yansımamaktadır. Çankırı yıllardır olduğu gibi, ticarette, tarımda, sanayileşmede, eğitimde, beceriksizlik ve kısır iç çekişmeler nedeniyle yine geri kalmaktadır.
Sayın Başbakanım, bunda sizin hiçbir dahliniz yoktur. Kabahatin çoğu bizde. Bunun tek sebebi var. Biz Çankırılılar birlik olmayı, bir araya gelmeyi beceremiyoruz.
Örneğin:
Seçip TBMM'ne gönderdiğimiz partinize mensup üç milletvekili birbirleri ile görüşmüyor. “Zevahiri kurtarmak” içinde yapar eder görünüyorlar.
Ne hikmetse, milletvekillerimiz birbirleri ile olduğu gibi, belediye başkanıyla da araları iyi değil. Ve hatta parti il örgütü de ayrı telden çalıyor. Dolayısıyla memlekete yeterince hizmet yapılamamaktadır. Bu da şikâyetlere, dedikodulara sebep olmaktadır.
Muhalefetin, yerel basının, sivil toplum örgütlerinin üzerine ölü toprağı serpilmiş. Onlar da denetim görevlerini yapmıyorlar, yapamıyorlar.
Bu kopukluğu fırsat bilen, denetlenemeyen, Çankırı'daki bürokrasi “krallığını” ilan etmiş. Çankırı’yı atlama tahtası olarak gören bazı kişiler haftanın dört günü Çankırı'da, üç günü Ankara'da oturuyorlar. Onların da kendilerince hesapları var.
Sayın Başbakanım, Çankırı'daki seçilmiş ve atanmışlar da bu sorumsuzluk, bu vurdumduymazlık, bu kısır çekişme böyle devam ederse; Sizin gayretleriniz de, bizim umutlarımız da yine başka bir bahara kalacak.
Lütfen bu konuyu bir araştırın, soruşturun.
Size duyulan güvene, emeğinize ve bizim Çankırı’mıza yazık olmadan.
Arz ederim.
Saygılarımla.
İbrahim ZENCİRCİ"
MERAK EDENE NOT:
(*) 29.09.2006 tarihinde yazdığım “Başbakana Açık Mektup” günümüzde yaşanan “kısır çekişmelere” örnek olması ve birilerince ders çıkarılması amacı ile tekrar gündeme getirilmiştir.
http://www.cansaati.org/topluluk/forum_posts.asp?TID=967&title=babakana-aik-mektup
2012 tarihli “Başbakana Açık Mektup”un yeni sürümü çok yakında bu sayfalarda.
(Yukarıdaki oy oranları ve milletvekili sayısı 2002 Genel ve 2004 yerel seçimlerine aittir)