"AKP Türkiye'sinde hukuk yok, Anayasa askıda. Hakimler verdikleri kararlar nedeniyle, gazeteciler de yazdıkları yazılar nedeniyle hapiste. Gazete ve Televizyonlara el konuluyor. Ülkenin en önemli işyerleri polislerle basılıyor. Neredeyse AKP'li olmayan basın ve yayın organı kalmadı. Okullar basılıyor, AKP'li olmayan işadamları makul şüphe ile hapse atılıyor. Rüşvetcileri yakalayan polisler hapiste.
AKP bütün mesaisini susturma ve sindirme üzerine yoğunlaştırırken; Kutu kutu rüşvet alanlar serbest dolaşıyor, kutu kutu rüşvet veren soytarılar tatil yapıyor, hırsızlar bayram ediyor. Kamu kaynakları su gibi harcanıyor, denetim yok. IŞİD canlı bombaları aramızda geziyor. Devlet birçok ilde akşam 18'den sonra dışarı çıkamıyor. Terör şehre indi.
AKP iktidarı kaybettikçe saldırganlaşıyor. Haksız yere insanların mallarına el koymak ancak diktatörlük ile yönetilen ülkelerde olur.
Canlı bombayı eylem yapmadan tutuklayamayan AKP yargısı makul şüphe ile Koza İpek Holding'e el koymaktadır. Kanaltürk, Bugün TV, Bugün ve Millet gazetelerine el konularak muhalefetin sesi kısıldı. Bunun adı hukuk değil. Resmen guguk devleti olduk. Ve ülkenin yönetim şekli fiili olarak değişmiştir. Demokrasi bitti, diktatörlük başladı. Hiçbirimizin canı ve malı artık emniyette değildir.
Birkaç gün sonra sandığa gidip AKP'ye oy verecek vatandaşlar bir kez daha düşünün. AKP'nin günahlarına ortak olmayın. Yanlış sollama ölüm getirdiği gibi yanlış oylama da zulüm getirir. Bu yapılanların hesabı birgün elbette sorulacaktır. Herşeyden öte bir gün Allah soracaktır. AKP'ye oy verme zulme ortak olma."