Ailesiyle birlikte geçimlerini sağlamak için çalıştıkları seralarda açıklamalarda bulunan Şahin Özdemir, paranın kendisini ve ailesini değiştirmeyeceğini söyledi. Geçimlerini sağlamak için yıllardır büyük sıkıntılar ve yokluklar çektiklerini belirten Özdemir, parayı aile şirketi kurarak değerlendirmeyi planladıklarını anlattı. İlk iş olarak kendine ve kardeşlerine ev alacaklarını belirten Özdemir, bileti Mersin'de bir seyyar bayiden kızı, eşi ve yoksul ailesini düşürerek çektiğini belirterek, "Devletimize, milletimize yararlı bir şekilde olacak planlarım var. Öncelikle fakir bir aileyiz, ailemi refaha ulaştıracak, durumlarını düzeltecek şekilde parayı değerlendireceğiz. Şu anda nasıl değerlendireceğimizi düşünmedim. Yani iş konusunda daha henüz ne iş yapacağımıza karar vermedim" dedi.

 

Şahin, bileti Adana'dan almadığını, Mersin'de aldığını da dile getirerek, "İkramiyenin çıktığını işyerinde öğrendim. O anda, bayılma olmadı. Sadece heyecanlandım. Bu konuda sadece ağabeyime bilgi verdim. Bileti yılbaşından 2-3 gün önce aldım. Yılbaşı gecesi misafirliğe gitmiştim. Aynı gün çalıştığım yerde piyango sonuçlarını öğrenmek için internete baktım. İnternete baktığım zaman inanmadım. Bu yüzden ağabeyimi aradım. Sonra ağabeyim gazete aldı geldi baktık ve doğruladık. Daha sonra çalıştığım yerde görevimi teslim ettim ve eve geldim. Mersin'de notere gittik. Bir avukatı kefil olarak Ankara'ya gönderdik. Noterden onaylattıktan sonra avukatı görevlendirdik. Ankara'ya gidip parayı tahsil ettik. Şu anda banka hesabına aktarıldı" diye konuştu.

 

 

Aile yaşamlarının bu güne kadar yoksulluk içinde geçtiğini kaydeden Şahin Özdemir, sözlerine şöyle devam etti:

 

"Bu güne kadar emeğimizle hakkımızla çalışıyorduk. Hiç hak yemedik. Büyük ikramiye çıktığında çok mutlu oldum. Hep alın teriyle bir şeylere sahip olduk. Bu güne kadar kimsenin malına, mülküne herhangi bir zararımız olmamıştır. Allah bize bunu nasip etti, kısmet etti. Bu haberi de ben sadece ailem ve görevime gelecek arkadaşla paylaştım. Dün Ankara'ya gittik ve parayı bankaya aktardık. Eşim çok mutlu oldu. İlk başta inanamadı. En büyük hayalim, evimiz yok. Kardeşlerimiz ve biz ev sahibi olmak istiyoruz. İlk başta yapacağım iş, ailemi kardeşlerimi yoksulluktan kurtarmak. Para beni değiştirmeyecek. Dün neysem bugün de aynıyım. Kesinlikle fikir olarak değişmeyeceğim. Sadece projelerim ve yapmak istediklerim vardı, onları gerçekleştireceğim. Bizde aile birliği vardır. Bu parayı ailemle beraber değerlendireceğim. En büyük yapacağımız şey kendimize iş kurmak.

 

Toplumuzdaki yoksul insanların sigortalı işte çalışabilecekleri iş imkanı sunmak. Sigortasız ve asgari ücretle çalışan insanlarımız var. Bu insanların karnını doyurmaları için elimizden geleni yapacağız. İşimizi de Mersin'de yapacağız. Bu para bizi aşırı derecede değiştirmeyecek. Seralarda ve tarlalarda yazın naylon altlarında 50-60 dereceye varan sıcağın altında kan revan içinde çalışıyorduk. Çok ezildik, çok yorulduk, çok çile çektik. Allah bizim gibi muhtaç birine nasip etti. Ağabeylerim askere gidince, babam da çalışamayacak durumda olduğu için, ben de okuyamadım. Ama öğretmen olmayı isterdim."