İYİ Parti Çankırı İl Başkanı Çetin Kapdan: Yetkilileri göreve çağırıyoruz
İYİ Parti Çankırı İl Başkanı Çetin Kapdan yaptığı yazılı açıklamada "Çankırı çocuğunun emeği ve ekmeği için tuttuğu nöbet görmezden gelinemez" dedi.
İYİ Parti Çankırı İl Başkanı Çetin Kapdan'ın yazılı açıklaması şöyle:
"12 Aralık 2017 tarihinde 12 işçinin işten çıkarılması neticesinde Sumitomo lastik fabrikasında işçi eylemleri başlamış, olayın ilk duyulduğu andan itibaren yetkili arkadaşlarımız olay yerine giderek konuyla ilgili bilgi almış, yetkililerle görüşerek olayın özünü öğrenmek istemişlerdir. İşçi kardeşlerimizin iddiaları son derece ciddi olmasına ve en azından yerel medyanın gündemini fazlasıyla meşgul etmesine rağmen bu güne kadar adli ve mülki erkanın olaylar ve iddialar ile ilgili herhangi bir girişim ya da işlemde bulunduğuna dair bir emare görülmemektedir.
Her ne kadar 15 Aralık 2017 Cuma günü işveren yetkililerinin yaptığı açıklamada işten atılmaların objektif performans değerlendirme kriterlerine uygun olduğu iddia edilmişse de, iddianın kendisinin objektiflikten uzak ve tatmin edici olmadığı açıktır. Yönetici arkadaşlarımızın görüştüğü pek çok işçi, Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz’in danışmanları vasıtasıyla muhtarların, ailelerinin, kendilerinin aranıp tehdit edildiğini, beyaz yaka olarak tanımladıkları formenler vasıtasıyla sarı kart ve kırmızı kartla tehdit edildiklerini, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili işverence yerine getirilmeyen unsurların işçi hatasından kaynaklanan hatalarmış gibi raporlandığını, serbest ve özgürce sendika seçme haklarının kullanılmasına baskı ve tehdit yoluyla engel olunduğunu ifade etmektedirler.
ÇANKIRI VALİSİ AKTAŞ'TAN İŞÇİLERE:
YAPTIĞINIZ EYLEM YASA DIŞI - TIKLA
Her biri çok ciddi ve titiz bir araştırmayı gerektiren bu iddialar ortada ve işten atılan arkadaşlarına destek vermek için nöbet tutmaya başlayan işçiler çadırlarda soğuğa, açlığa ve bilgi kirliliğine karşı direnirken, Çankırı^ya “deniz” getireceklerini iddia edenler, ısrar ve inatla haklarındaki iddiaları cevaplamaktan kaçınmaktadırlar.
Çankırı çocuğunun kış şartlarında emeği ve ekmeği için tuttuğu nöbeti görmezden gelenlerin Çankırı’ya getirecekleri “deniz” değil, olsa olsa zulüm ve gözyaşı olur. 2 bine yakın polisle korudukları başbakanları karşılamaya koşanlar, kendileriyle ilgili iddiaları jandarma ve polis barikatlarının arkasına saklanarak değil, adam gibi kamuoyu önüne çıkarak cevaplamadıkları sürece yanlıştadırlar.
İYİ PARTİ Çankırı Teşkilatı olarak işten atılan kardeşlerimizin derhal işlerine iade edilmesini, hamile eşi üzerinden tehdit edilip, doğmamış çocuğu üzerinden sendika değiştirilmeye zorlandığını iddia eden işçilerimizin iddialarının araştırılıp sorumlular hakkında cezai işlem yapılmasını, fabrikanın kurulduğu alana yapılan onca yatırım ve alt yapının Çankırı’daki en üst temsilcisi Vali beyin olaylara derhal müdahil olmasını, kanunlardan ve anayasadan aldığı hakkı kullanmasına engel olunan işçilerimizin özgürlükleri önündeki tüm engellerin kaldırılmasını canı gönülden istiyor ve destekliyoruz. Bu anlamda başta yetkililer olmak üzere tüm sivil toplum kuruluşlarımızı da göreve davet ediyoruz.
Biz İYİ PARTİ Çankırı Teşkilatı olarak Çankırımıza iş imkanı, ülkemize katma değer kazandıran böylesine büyük bir yatırımın verimli ve daha yüksek kapasite ve kalitede çalışmasını destekliyoruz. Tüm ünitelerinin aşama aşama tamamlanmasını, büyümesini, üretimini artırmasını canı gönülden istiyoruz. Bunlar yapılırken işçi kardeşlerimizin emeğinin ve alın terinin korunmasını, işçilerimizin sağlıklı ve verimli çalışmasını, üretmesini ve üretimden kendilerine düşen payın da bihakkın kendilerine verilmesini bekliyoruz. Burada çalışanların iş kolu, tehlike ve risk grupları göz önüne alınarak ücret politikalarının gözden geçirilmesini öneriyoruz.
Çalışma hakkı anayasada tanımlanmış bir hak olup, buna bağlı olarak sendika üyeliği de çağdaş, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti için vazgeçilmezlerdendir. İşçinin anayasal ve demokratik hakkı olan sendikalaşma ve örgütlenme haklarının hukuk çerçevesinde değerlendirilmesini, çalışanlara sendika ve örgütlenme çalışmaları ve tercihlerinden dolayı siyasi ya da işveren kanalıyla baskı yapılmasını ise kabul edilebilir görmüyoruz. Unutmayalım ki olayların üstü örtülerek değil, içeriği taraflarla istişare ve müzakere edilerek çözülebilir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."