BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, İmralı’daki görüşmeleri olumlu bulduğunu belirterek, “Öcalan’ın koşulları müzakere yürütebilecek koşula getirilmelidir. İmralı sistemi ortadan kaldırılmalıdır” dedi.

 

Demirtaş, partisinin grup toplatısında İmralı sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

Demirtaş'ın açıklamaları şöyle;

 

"Her şeyden önce resmi bir heyetin görüşmesi bizler açısından önemlidir. Çünkü bu sıradan bir gelişme değildir. Çok gecikmiş bir gelişmedir. 14 yıl sonra aleniyet kazanarak kısmen şeffaf olarak girişimin başlanması, önemlidir. Bunun için yıllardır çok büyük mücadeleler verdik, bedeller ödedik.

 

Yeri geldiğinde coplanmıştık, yeri geldiğinde cezaevine atılmıştık, yeri geldiğinde taşlanmıştık, yeri geldiğinde hakarete uğramıştık. Ama söylemekten geri durmamıştık. Adının önüne ‘Sayın’ kelimesi getirdi diye insanlar cezaevine atıldı, posterini taşıdıkları için çocuklar cezaevine atıldı. 

 

‘Teröristbaşı’, ‘bebek katili’ dediler ama bir resmi heyet İmralı’ya giderek kendisiyle görüşmeye başladı. Olumlu buluyoruz, doğru bir adımdır. Türkiye’nin içi barışı ancak bu adımla başlayabilirdi. 

 

 

Medyada yazılanlar, çizilenler var, tartışmalar var. Bu tartışmalar, güç verecek, katkı sunacaktır. Ama abartılı yaklaşımlar var. Bütün bunlar kafa karışıklığına yol açacaktır. Bir defa başlayan girişimi bir AKP-BDP ortaklığı değildir, bunu tespit etmek lazım. Bizim hükümetle, önceden oturup, tartıştığımız bir süreç söz konusu değildir. Bu AKP hükümetinin İmralı'da Sayın Öcalan ile başlatığı bir süreçtir. İki arkadaşımız süreçle ilgili kısmi bilgi sahibi olmuştur. Bir AKP-BDP ortkalığı değildir.

 

Yine İmralı'daki görüşmede, KCK'ya, halka, kamuyouna iletilmiş bir çözüm haritası, takvimlendirilmiş bir çözüm süreci yoktur. Böylesi bir yaklaşım, tartışmaların bu yönde sürmesi yanlıştır. Öcalan'da kararlı bir çözüm iradesi var. Şu aşamada başlamış bir müzakere söz konusu değildir. Buna dair bize ulaşmış bir somut bilgi yok. Şimdi sıra hükümettedir. Eğer hükümet buna müzakere diyecekse, süreci hükümetin tamamlaması lazım. Bu çözüm mekanizmasının tamamlanması için, KCK'nın, DTK'nın, partimizin ve halkımızın bu sürece dahil edilmesi gerekir. Eğer hükümet bunu yaparsa Kürt sorunu üzerindem müzakereye geçilmiş olduğunu söyleyebiliriz. 

 

 

İmralı sistemi ortadan kaldırılmalıdır. Sayın Öcalan’ın koşullarının müzakere yürütülebilecek bir koşula getirilmesini istiyoruz. Müzakere aşamasında koşullar birbirine yakınlaştırılması gerekiyor.. İmralı’nın kapatılması da gündeme gelebilir. Bunlar tartışılabilir. Sayın Öcalan halkla ve KCK ile teması kolaylaştırılmalıdır. Sürecin baş sorumluluğu bizde değil, hükümettedir.

 

Şimdi hükümet kanadından yapılan açıklamalar, kullanılan söylemler, bu meseleyi ele alış biçimi, sahada yaptıkları biraraya geldiğinde hükümetin ciddiyetini ya da bu işi becerip becereyemeyeceğini söylemek gerekmektedir. Çünkü yapılanlarla ciddi bir tezat var. Hele hele askeri operasyonlar, tutuklamalar, bilindik politikalar devam edecekse, buna entegre program denecekse kimse birbirini yormasın. Tamam kansız olsun, silahlar sussun ama kimse bu hükümet ciddi demesin. Öyle yendik, bitirdik, ezdik, şimdi sıra teslim almaya geldik, bu mantık olmaz. Yenme-yenilme üzerine kurulu bir siyaset anlayışı yanlış olacaktır. Yenmişseniz neyin müzakeresini başlatıyorsunuz.

 

 

CHP’nin başından destek sunması da değerlidir. Ana muhalefet partisinin böyle bir sorumluluğu yerine getirmesinden memnunuz."