‘Hukukçu olup, bu ezayı çektirenlere soracağım’
N.Ç.’ye annelik yapan Leman Yurtsever, VATAN’a konuştu “Geceleri kabuslar görüyor. Onu en çok kendi rızasıyla yaptı denmesi yaraladı. Destek veren psikiyatrist bile başka psikiyatristten destek aldı”
Türkiye Mardinli N.Ç. ile ilgili Yargıtay’ın onadığı kararı tartışıyor. 13 yaşındaki N.Ç. 2002’de aralarında kaymakamlık yazıişleri müdürü, bir yüzbaşı, muhtar ve korucuların da bulunduğu 26 kişinin aylarca cinsel istismar ve tecavüzüne maruz kalmıştı.
Kaçarak geldi
N.Ç. yaşadıklarının ardından 2003’te yerleştirildiği Adana Kız Yetiştirme Yurdu’ndan kaçarak avukat Eren Keskin ve insan hakları aktivisti Leman Yurtsever’in yanına geldi. Keskin ve Yurtsever N.Ç.’nin bakımı ve davasını üstlendi. Keskin ve Yurtsever adeta N.Ç.’ye annelik yaparak büyüttü. Avukat Eren Keskin’le Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Komisyonu’nda birlikte çalışan Leman Yurtsever, N.Ç.’nin yaşadıklarını ve yargının aldığı tartışılan son karara tepkisini VATAN’a anlattı:
“Dosyanın tamamını AİHM’e taşıyoruz”
“N.Ç. Davası zorla alıkoyma suçunun zamanaşımına uğraması nedeniyle şu anda AİHM’de. Ancak Yargıtay’ın bu kararı sonrası dosyanın tamamını AİHM’e taşıyacağız. Türkiye’nin bu tip davalarda hep özür dileyip, gerekeni yapacağız dediğini biliyoruz.”
“Karşısına hep bu olay çıkıyor”
“N.Ç. şu anda 21 yaşında liseyi bitirmiş bir genç kız. Kendisi ‘benim canımı çok acıttılar. Ben artık canımı acıtmalarına izin vermeyeceğim’ diyerek yaşananları takmamaya çalışıyor. Çünkü geleceğe ilişkin ne zaman bir şeyler planlasa karşısına hep bu olay çıkıyor. Bu da işkencenin bir başka biçimi. 9 yıldır sürekli olarak yüzleşmek zorunda kalıyor. Ne zaman hayatına dair bir şeyler yapmaya çalışsa televizyonlarda, gazetelerde, kamuoyunda bu olaylar yer almaya başlıyor ve onu tekrar tekrar yaralıyor. Şimdi bunun önüne geçmek için kararlı. Bu yüzden bu konuyla ilgili ne demeç veriyor, ne konuşuyor anılmak bile istemiyor.”
“Geceleri kabuslar görüyor”
“N.Ç. şu anda üniversiteye hazırlanıyor ve İngilizce eğitimi alıyor. Gazetecilik ya da hukuk okumak istiyor. Kısa filmler çekmeyi hayal ediyor. ‘Gazeteci olursam benim gibi olan çocukların haberini yapmayacağım’ diyor. Hukukçu olmayı da ona bu ezayı çektirenlere cevap vermek için istiyor. 9 yıllık süreçte N.Ç. neredeyse hiç bir gece rahat uyuyamadı. Ben kendisine seninle ilgili böyle haberler çıkıyor diye anlattım. Kendisi geçiştirip bu konuya girmedi bile. Çünkü bütün bu olaylardan uzaklaşmaya çalışıyor. Zaten yaşadıkları hep aklının bir köşesinde.”
“Geceyarılarına kadar sokaklarda dolaştı”
“N.Ç. için en az yaşadıkları kadar karşısına çıkan hukuksuzlukta çok ağır bir darbe oldu. Verilen karar çok ağır geldi. Taşıyamadı. Bir ara kararla ilgili haberler ekrana çıktığında dışarı çıkıp geceyarılarına kadar sokaklarda dolaştık. Fiziksel rahatsızlıkları nedeniyle defalarca hastanelere gitti. Hala problemler yaşıyor.”
“Psikiyatristi kaldıramadığı için başka psikiyatristten destek aldı”
“N.Ç. bu süreçte bir çok psikiyatristten destek aldı. Ancak N.Ç.’ye destek veren bir psikiyatrist anlatılanları kaldıramadığı için başka bir psikiyatristten destek aldı. N.Ç. çok ağır bir vaka olduğu için psikiyatrist de destek alarak baktı. N.Ç. bu psikiyatristten çok memnundu. Ancak asıl tedavisini bizimle birlikte oldu. Bir ara Türkiye’den ayrılıp yurtdışında yaşamayı düşündü. Ancak bunu da yendi. Belki ileride eğitimi için yurtdışına gidebilir, ancak şu anda öyle bir fikri yok.”
“Vicdanımda mahkum ettim”
“Yargıyla ilgili olarak ‘ben bu adaletsizliği kendi vicdanımda zaten mahkum ettim. Benim adalete şimdiye kadar güvenim olmadı. Sonuç olumlu da olumsuz da çıksa bu adalet zaten bana yapacağını yaptı’ dedi. Son dönemde onu en çok yıkan şey yaşadıklarını kendi rızasıyla yapmıştır denmesi oldu. Şimdi bundan da kurtulmaya çalışıyor. Ona yaşamı yeniden sevdirmek çok zor. N.Ç. şu anda kendisiyle ilgili bütün haberlerin, yazıların internetten silinmesini istiyor.”
“Mardin’e gitmek istemiyor”
“Kendisi doğduğu Mardin’e gitmeyi pek istemiyor. Ailesiyle telefonda görüşüyor. Ailesi bizim kendisiyle ilgilendiğimizi biliyor ve bize güveniyor. Onlarında yapacağı çok şey yok. Ailesinin de Mardin’de çok zor bir hayatı var. Onlarda olay her gündeme geldiğinde yara alıyorlar.”
“Kadınlara yardım ediyor”
“Kadınlar için bizimle birlikte büroda Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Komisyonu’nda birlikte mücadele veriyor. Büroda bize yardım ediyor. Çok muhatap ettirmek istemesek bile arada bir kendisine benzer olaylara maruz kalmış kadınlarla konuşuyor, onları dinliyor ve yardım etmeye çalışıyor.”
“Kimse tanımıyor”
“Etrafındaki arkadaşları yaşadıklarını bilmiyor. Çevresindeki çok kısıtlı sayıda insan onun kim olduğunu biliyor. N.Ç. şimdi akıllı, kendi planlarını yapan ve kararlarını veren bir genç kız. Biz 3 kadının yaşadığı bir aile olduk.”
AVUKATI REYHAN BAYDEMİR: ‘İkinci yargılamada zaman aşımı nedeniyle failler cezasız kalacak’
YARGITAY 14’üncü Ceza Dairesi’nin kız çocuğunun rızası olduğu gerekçesini dikkate alması, avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir’in tepkisine yol açtı. Baydemir, Yargıtay’dan kararın bozulmasını beklediklerini ifade ederek, “Dosya, 13 aydır Yargıtay’da, yargılama 11 yıla giriyor. Dolayısıyla hukukun geç işlemesi de bir meseledir. Yargıtay, Türkiye ve dünya gündemine gelmiş böyle bir dosya ile ilgili niye 13 ay süren bir inceleme yapıyor. Dosyanın ceza bakımından da zaman aşımına girmesine neden oluyor” dedi.
Reyhan Yalçındağ Baydemir, dosyada beraat edenler olduğu gibi 1 yıl ile 4 yıl 10 ay arasında ceza alanlar olduğunu belirterek, “Sadece 2 kadına 9 yıl hapis cezası verildi. Gerekçe olarak kadınların iffetsiz yaşam sürdüklerine yer verildi. Böylesi bir ayrıma gitti. Bizzat fiili işleyen adamlara ise 1 ile 4 yıl arasında hapis cezaları verildi. Neden bu kadar az cezalar verildi. Çünkü çocuğun rızası var denilerek o zaman TCK’nın indirim öngören maddeleri devreye konularak çocuğun rızası var denilerek indirim uygulandı” dedi.
“İkinci bir yargılama başlaması durumunda da zaten zaman aşımı gerçekleşeceği için failler cezasız kalacak. Tecavüzcüler, çocuk istismarcıları dışarıda. Bir çocuğun rızası var veya yok diyemezsin bir insan olarak, bir hukukçu olarak. Adalet tersinden işliyor. Yargıtay’ın sadece bozma yapması gerekiyordu. Adaletin işlemesi bakımından sadece kararın bozulması gerekiyordu. Zaman aşımı bakımından AİHM’e götürmüştük davayı. Biz uyarmıştık ve maalesef dediklerimiz doğru çıktı. Bunu da AİHM’le paylaşmak durumundayız.”
kaynak: gazetevatan.com.tr