nedense bir türlü kalkmadı. Göreve geldiği günden bu yana yaşanan olaylarda şahsımın ne derece dahli bulunmakta, henüz çözmüş değilim ama, yine de Vali Uzun ile aramızdaki "buzları" yaşadığımız sıcaklıkların dahi eritemediğini görmekteyim!

Ancak bütün bunlara karşın, Vali Uzun ile aramızda "görülmeyen güzel bir bağ"ın da varlığını aradan geçen bunca zamandan sonra da "hiç değilse" ben itiraf etmek zorundayım!

Belki şaşıracaksınız ama, Vali Uzun ile aramızda öylesine "görülmez bir bağ" mevcut ki, zaman zaman ortaya çıkan kareler beni fazlasıyla şaşırtıyor!

Ve gördüklerim karşısında ister istemez tuhaf duygulara kaçıyorum!

Öncelikli olarak, uzaktan gördüğüm ve takip ettiğim kadarı ile Vali Uzun, beni "okuyucularım" karşısında mahcup etmemek için yoğun bir gayret gösteriyor!

Yazılarımda kendisi ile ilgili olarak yaptığım değerlendirmelere uygun "icraat sergileme" açısından Vali Uzun, tahminlerimin üzerinde efor harcıyor!

Örnek mi; Alın size örneğin ta önde gideni!

Geçtiğimiz aylarda kaleme aldığım bir yazıda Çankırı Valisi Şemsettin Uzun'un, bir zamanlar Türk halkının ilgiyle izlediği, özellikle orta yaş sınıfındakilerin hafızasında derin izler bırakan Flamingo Yolu'nun unutulmaz kahramanı "Şerif Taytıs"a benzediğini ve kendisini onun yerine koyduğunu sizlerle paylaşmıştım!

Bu yazım yayımlandıktan sonra bazı dostlarım beni aramış ve "olayı fazla abartmışsın" (!) şeklinde telkinlerde bulunmuşlardı!

Ben de o günlerde "Bu benim düşüncem" diyerek telkinlere net cevabımı vermiştim!

Hay seveyim aklımı! Ne güzel de söylemişim!

Tabii Sayın Vali Uzun da benim mahcup olmamı istemediğinden dolayı, "Şerif Taytıs" modeline girivermiş!

Teşekkürler Sayın Valim...

Bir kez daha beni haklı çıkardığınız için...

Bu arada "ama belinde silahı yok" diyenlere! Fotoğrafa dikkatli bakın "silahın" da hemen yanıbaşında olduğunu farkedeceksiniz...

(Haber/Yorum: Vedat Beki)