SUİKAST sonucu öldürülen gazeteci-yazar Uğur Mumcu’nın eşi ve CHP eski Milletvekili Güldal Mumcu, aradan geçen 31 yıla rağmen cinayette hâlâ aydınlatılamayan karanlık noktaları açıkladı. Uğur Mumcu yaşasaydı dün (22 Ağustos) 82 yaşına basacaktı.

Edremit Kitap Fuarı’nda konuşan Güldal Mumcu, şu noktalara dikkati çekti:

ÜZERİME GELMEYİN: Suikast sonrası Ülkü Coşkun adlı bir savcı görevlendirdiler eve geldi, bilgime başvurdu. Ben de sorular sordum. Bana ‘Güldal Hanım üstüme gelmeyin. Bu işi devlet yapmıştır. Siyasi iktidar isterse çözer’ dedi. Ben de filmlerde görüyoruz, onlar gibi mi dedim? ‘Hı ama bunu bir yerde açıklarsanız reddederim’ dedi. Daha sonra savcı değişti, Kemal Erhan geldi. O da suikast için ‘Biraz mafya, uluslararası ilişkiler, istihbarat örgütleri’ dedi. Bir müddet sonra da bu savcı evinde ölü bulundu, otopsi yapılmadan gömüldü.

BOMBACI KAYIP: Saadettin Tantan bakanken tekrar soruşturma açıldı. Birçok kişiyi yakaladılar. Bunların birkaçı ceza aldı. Araca bomba koyan Oğuz Demir yakalanamadı. Her şeyi açıklayacağını söyleyen bir sanık da İstanbul Vatan Caddesi’nde kafasından vurularak öldürüldü. Şimdi HÜDA PAR gibi bir yapılanmanın meclise girdiğini gördüğümüz zaman ‘bu işi devlet yapmıştır’ lafının yerinde bir laf olduğunu kabul ediyorum.

MUMCU NASIL ÖLDÜRÜLDÜ?

22 Ağustos 1942’de Kırşehir’de dünyaya gelen araştırmacı gazeteci ve yazar Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993’te Ankara’da Karlı Sokak’taki evinin önünde arabasına yerleştirilen bombanın patlaması nedeniyle hayatını kaybetti. Suikastın hemen ardından olay yerinde inceleme yapan uzmanların hiçbir delil bulamadığı, etrafa dağılan delillerin ise süpürgeyle süpürüldüğü iddia edildi. Suikast tam anlamıyla aydınlatılmadı. Mumcu, coğunlukla tarikatlar, Hizbullah, PKK ve kontrgerilla konularını irdeleyen araştırma ve makaleler kaleme alıyordu.