İbrahim ZENCİRCİ
Gazozuna maç
“Aldım verdim, keleledim kestim”
Çocukluğumuzda, mahallede gazozuna maç yapmak için mahallenin bebeleri toplanır bu tekerleme eşliğinde, kendini kanıtlamış iki tane oyuncu takım kaptanı olarak adım atmaya başlarlar, diğerinin ayağına basan takımına ilk oyuncuyu alma hakkına sahip olurdu.
“Aldım verdim, keleledim kestim, ben seni yendim”
Karatekin İlkokulunun hademesi Vasıf Ağa, tatil bile olsa gürültü yapıyorlar diye bebeleri okulun bahçesine sokmazdı. İşte o zaman Uzunyolun sonu, okulun yanı bebelerin futbol sahası olur, ikişer tane taşla adımlanarak kaleler kurulur ve maç başlardı.
Arada bir ‘ged’ den fırlayan sibop topun sahibini telaşlandırır, “sibop, sibop” diye bağırmaya başladığında maç zıppadak dururdu. Sibop, ged’in içine iyice yerleştirildikten sonra maç kaldığı yerden devam ederdi.
Maç uzadıkça uzar, akşam ezanı okunmadan evde olunacağı için, “atan galip” denir, çalımlar atılır, paslar verilir ve son bir gayretle golü atan galip ilan edilerek, gazozları kazanırdı.
Şimdinin siyah kolası, sarı kolası, meyveli gazozu o yıllarda ne arasın. Halis muhlis yerli malı olan, Sıhhat ve Çağlar gazozuna talim ederdik. Daha sonra meyveli Kartal gazozu çıksa da, Sıhhat ve Çağlar gazozlarının yerini tutmamıştır.
Beni tanıyanlar bilir. Bu kadar girizgahı boşuna yapmadığımı.
Çankırı haber sitelerinde gördüğüm bir fotoğraf çağrışım yaptı, eskinin gazozlarını, gazozuna yaptığımız maçları hatırladım.
Habere göre Sayın İlbay Paşamız, başkanlığında OKAB ve KUZKA toplantısı Çankırı’nın Eldivan İlçesi Bülbül Pınarı mevkiinde yapılmış.
OKAB bütçe görüşmesi sonrasında KUZKA Haziran Ayı Yönetim Kurulu Toplantısı aynı zamanda Ajans Yönetim Kurulu Başkanı olan İlbay Paşamızın başkanlığında yapılmış.
Anlayacağınız, OKAB ile KUZKA Dümelli, Bülbül Pınarı, Orman misafirhanesinde altışardan gazozuna maç yapmışlar.
Bizim çocukluğumuzda gazozuna yaptığımız maçlarda, “keleleyenle kelenilen” yani yenen ile yenilen, Sıhhat gazozunu paylaşırdık.
Bülbül Pınar’ındaki maçın sonunda ise OKAB bütçesinden mi? KUZKA ödeneğinden mi? Yoksa Dümelli Orman Müdürlüğünün ikramımıdır bilemem ama çok gazoz içilmiş, bildiğiniz gibi değil ama çok içilmiş. (İnanmayan aşağıdaki fotoğrafa baksın)
Bu gazozlar bizim çocukluğumuzun Sıhhatine benzemiyor, size ne söylüyorum.
Masaya Amerikan kolası koymuşlar, çeşit, çeşit teneke kutularda meyve suları koymuşlar, sade ve yine meyveli sodalar koymuşlar masaya, sarılı, kırmızılı, allı yeşilli gazozlar koymuşlar.
“Masada masaymış ha, bana mısın demedi bu kadar yüke”
Maç sonucunda masadaki bu kadar içecekle beraber, Eldivan kirazının da tadına bakmışlar. (basından)
Merak ettim! Mideler kavi miymiş?
Masada, eski İlbay Paşamızın isim babalığı yaptığı Çankırı kolası var mıymış?
Dümelli’nin Göl Bahçesinde yatan kömüşün sütünden yapılan yoğurdun ayranı var mıymış?
“Masada masaymış ha”
Aldım verdim, keleledim kestim…