AKP Diyarbakır milletvekili Galip Ensarioğlu’nun “Devlet ile Abdullah Öcalan arasındaki görüşmelerin sürdüğünü ve AKP’nin Öcalan’ın etkin pozisyonunu korumaya çalıştığını” açıklaması gündeme bomba gibi düştü. 7 Haziran seçimlerinde yarışa girdiği Diyarbakır’dan ikinci sıradan aday gösterilince Meclis dışında kalan ancak 1 Kasım seçimlerinde birinci sıraya alınarak yeniden parlamentoya dönen Galip Ensarioğlu’nun çözüm sürecindeki “hevesli tutumu” Ensarioğlu’nun geçmişine yönelik bilgileri de yeniden gündeme getirdi.

SAHTE ÇÜRÜK RAPORU YAPIP ASKERE GİTMEMİŞ!

Galip Ensarioğlu’nun çürük raporu alarak askere gitmediği, raporun da sonradan sahte olduğu ortaya çıktı.1998 yılında patlak veren krizde Ensarioğlu’nun askere gitmemek için aldığı çürük raporunun sahte olduğu anlaşılmış, askeri mahkemede yargılanan Ensarioğlu cezaevinde bir süre yattıktan sonra askere gönderilmişti. Tezkeresini aldıktan sonra 2005 yılında sivil mahkemedeki yargılaması tamamlanan Ensarioğlu, sahte rapor düzenlemek ve asker kaçağı olmak suçlamasıyla tutuklanmıştı.  Galip Ensarioğlu Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 3 ay 10 gün daha hapis yatmıştı.

BAHATTİN ŞEKER SKANDALI İLE PATLAK VERMİŞTİ!

1998 yılının haziran ayında DYP kadrolarında; DYP Milletvekili ve eski bakan Bahattin Şeker hakkında açılan çürük raporu davası gündeme bomba gibi düşmüş, o dönemki DYP Milletvekili Salim Ensarioğlu’nun yeğeni olan Galip Ensarioğlu’nun da sahte çürük raporu aldığı ortaya çıkarılmıştı.

Ensarioğlu’nun sahte mühür ve imzalarla hazırladığı “askerliğe elverişli değildir” raporunu, 1994 yılında Diyarbakır Askerlik Şubesine ulaştırdığı ve çürüğe çıktığı anlaşılmıştı. 1996 yılında Ensarioğlu’nun raporunun sahte olduğuna ilişkin yapılan bir ihbar üzerine ise Milli Savunma Bakanlığı, “işitme engelli olduğu için askerliğe elverişli değildir” içerikli raporu askıya alarak Ensarioğlu’nu Gülhane Askeri Tıp Akademisi’ne sevketmişti.

“KOMANDO BİLE OLABİLİR”

Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde yapılan sağlık kontrolünde ise Ensarioğlu “sapasağlam” çıkmış, işitme yeteneğinde de hiç bir engelin olmadığı görülmüştü.  Hatta Ensarioğlu’nun raporuna “Komando olabilir” notu düşülmüştü.