Çankırı Barosu Başkanı Av. Erkan Köroğlu "Bir insanın elinden hürriyetini 1 gün, 1 yıl almak için birçok neden bulabilirsiniz. Oysa aldığınız 1 dakikalık özgürlüğü geri verebilmek için hiçbir olanak bulamazsınız." dedi.

Çankırı Barosu avukatlarından Av. Evren Yücelen’in yeni bürosuna Çankırı Barosu Başkanı Av. Erkan Köroğlu, Baro Başkan Yardımcısı Av. Ferhat Uysal ve avukatlarca ziyaret gerçekleştirildi. Ziyarette yerel ve ulusal hukuki konular görüşülerek Baro Başkanı Köroğlu adil yargılama üzerine düşüncelerini belirtti.

Başkan Av. Erkan Köroğlu; “Bizim ülkemizde son yıllarda en çok tartışılan konuların başını maalesef adil yargılama konusu oluşturdu ve bu tartışmalar devam ediyor. Bir ülkede adil yargılanmak vatandaş için hak, adil yargılamak ise Devlet için en büyük görevdir. Adil yargılamayı ayakta tutan en büyük kolon, savunma yani avukatlardır. Bir insanın elinden hürriyetini 1 gün, 1 yıl almak için birçok neden bulabilirsiniz. Oysa aldığınız 1 dakikalık özgürlüğü geri verebilmek için hiçbir olanak bulamazsınız. Sonuçları itibariyle bir insanı yaşayan bir ölü haline getirebilecek hukuk kurumunun, halkın gücü dışında başka bir gücün eline geçmesi veya kuşatılması o ülkedeki insanların hayatını cehenneme çevirir. Bu durumun en güzel örneği ülkemizde kamuya malolmuş davalardır. Şu anda ülkemizdeki kaotik durumun en büyük nedeni de budur.

Bizlerin yani avukatların ve örgütsel güçleri Barolar’ın yıllardır üstüne basa basa söylediği adil yargılama söylemlerinin önemi bu gün daha iyi anlaşılmaktadır. Bizler Çankırı Barosu olarak aylar öncesinden; -Bu ülkede dinlenen insanların, dinlenmeyen insanlar ile yaptığı görüşmeleri de hesaba katarsak 7 milyon kişi dinleniyor, -Ben suçluyu gözünden tanırım mantığı ile insanların savunması alınmadan cezaevlerine atılıyor -Hukuk komediye dönüştükçe insanların hayatı trajediye dönüşüyor, -Kimsenin hukuku kimseyi kurtarmaya yetmez. Onlarca iddianame bir araya gelerek dava görülemez -yasak ağacın meyvesi yasaktır yani yasal olmayan delillere bağlı olarak yapılan davalarda verilen hükümler yasaya aykırıdır şeklinde hiçbir siyasi ve ideolojik amaç gütmeden yaptığımız söylemler sonrasında, bazıları bizleri yerden yere vurdu ama bugün geldiğimiz noktada yaşanılanlar bizim haklılığımızı ortaya koymaktadır. Bizim bu söylemlerimiz en yetkili ağızlardan şu anda dillendirilmektedir. ‘Bir musibet bin nasihatten yeğdir’ sözü gerçek olmuştur.

Bu ülkede suç iddiası varsa herkesi yargılayalım ama adil yargılayalım. Dürüst insanlar için yargılandıktan sonra aklanmak bir onurdur. Tarih her zaman, yargılayıcıları değil yargılananları ve adil yargılanıp yargılanmadıklarını hatırlamıştır. Roma’da yargılanan Sokretes’i, Fransız ordusunda yargılanan Dreyfus’u, Nefi’yi, Piri Reis’i unutmamamızın yegane sebebi budur. Tarihte iyi anılmak istiyorsak ülkemizde adil yargılamayı tam ve eksiksiz tesis etmenin tam zamanıdır.” dedi.