Erdoğan'a dev karşılama - İZLE
Onbinler Atatürk Havalimanındaydı...
Fas, Cezayir ve Tunus'taki resmi temaslarını tamamlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın uçağı 01.40 itibarıyla Atatürk Havalimanı'na indi. Erdoğan, bir süre Devlet Konukevi'nde dinlendi. Burada kurmaylarıyla konuşma metni hazırladı. Erdoğan, 02.20 itibarıyla konuşmasına başladı. Erdoğan, kağıttan okuduğu konuşmasında zaman zaman metnin dışına çıktı, konuşma sık sık sloganlarla kesildi. Erdoğan'ı dinleyen kalabalık, "Dik dur eğilme, bu millet seninle", "Vur vur inlesin, çapulcular dinlesin" sloganları attı. Erdoğan'ın konuşması sırasında yanında bulunan eşi Emine Erdoğan'ın da sık sık alkışladığı gözlendi. Konuşma, 02.50'de sona erdi.
İşte Erdoğan'ın konuşması:
Sevgili kardeşlerim, sevgili İstanbullular, çok değerli yol arkadaşlarım, ekran başındaki tüm vatandaşlarım hepinizi hasretle, muhabbetle selamlıyorum.
Bu saatte, bu güzel İstanbul gecesinde muhteşem bir coşkuyu, sarsılmaz bir kararlılığı işte bu heyecanı bizlere yaşattığınız için sizlere teşekkür ediyoruz.
Bu gece sadece sizleri değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin her köyünde nefes alıp veren canları, can kardeşlerimi selamlıyorum.
Seccadesinin üzerinde diz çökmüş, annelerimi, ninelerimi, bacılarımı selamlıyorum.
Alın terini ekmeğine katık etmiş işçi kardeşlerimi, çiftçi kardeşlerimi selamlıyorum. Hanımlarımızı, genç kardeşlerimi selamlıyorum.
İstanbul'un kardeşi Saraybosna'yı, Bakü'yü, Beyrut'u, Kahire'yi, Üsküb'ü, Şam'ı, Gazze'yi, Ramallah'ı, Mekke ve Medine'yi selamlıyorum.
MAHALLE VE SOKAKLARIYLA İSTANBUL'U SELAMLIYORUM
Elbette İstanbul'u tekrar tekrar selamlıyorum. Her mahallesiyle, her sokağıyla İstanbul'u yürekten selamlıyorum. Bugün sizlere uzaktan selamlar getirdim. Uzak diyarlardaki kardeşlerimden selamlar getirdim. Sizlere Fas'taki kardeşlerimin, Cezayir'deki kardeşlerimin, Tunus'taki kardeşlerimin selamlarını getirdim.
Değerli kardeşlerim, Allah kardeşliğimizi daim etsin inşallah. Rabbim dirliğimizi, dayanışmamızı, muhabbetimizi daim etsin inşallah. Oradaki kardeşlerimiz, yöneticilerimiz hep şunu söylediler, 'bunların hepsi geçer' dediler. 'Çünkü biz size inanıyoruz' dediler.
BİZİM ÇATIŞMAYLA VE KIRIP DÖKMEKLE İŞİMİZ OLMAZ
Biz hiçbir zaman gönüller yıkmanın, gönüller kırmanın tarafında değiliz. Gönüller yapmanın tarafında olduk. Ama dik durduk, dikleşmedik.
Bizim kavgayla işimiz olmaz. Bizim çatışmayla işimiz olmaz. Bizim vandallıkla, kırmayla, yakıp yıkmakla, kırıp dökmekle işimiz olmaz.
BU MİLLETİN ALIN TERİNİ FAİZ LOBİSİNE YEDİRTMEYİZ
Biz yapmayı biliriz ve bugüne kadar da yaparak, üreterek, Türkiye'yi büyüterek bugünlere geldik. Şimdi altını çiziyorum; faiz lobisine rağmen buralara geldik. Bu faiz lobisi şu anda borsada spekülasyonlara girmek suretiyle bizi tehdit edeceğini zannediyor. Şunu bir defa çok iyi bilmeleri lazım. Bu milletin alın terini biz onlara yedirtmeyeceğiz.
BİR BANKANIN GENEL MÜDÜRÜ DE BUNU SÖYLÜYORSA...
Bir bankanın genel müdürü çıkıp da bu vandalizmin yanlarında olduğunu söylüyorsa karşısında bizi bulacaklardır. Biz bugünlere Türkiye ekonomisini büyüterek geldik. Bizim karşımıza geldikleri zaman 'Sizin zamanınızda 5 kat daha zengin olduk' diyenler bugünlerde bizimle uğraşmaya başladılar.
Artık dünya Türkiye'yi konuşuyor, Türk insanını konuşuyor. Böyle bir dönemde nereden çıktı bu işler? Biz bu günlere 'ya sabır' diyerek, 'sabreden zafere ulaşır' diyerek geldik.
'YÜZDE 50'NİN BAŞBAKANI' DİYORLAR, ELİNİZE DİLİNİZE DURSUN
Kardeşlerim birileri diyor ki, 'Başbakan yüzde 50'nin Başbakanı' olduğunu söylüyor. Elinize dilinize dursun. Biz bugüne kadar 76 milyonun hizmetkarı olduğumuzu söyledik. Türkiye'nin en batısından en doğusuna kadar ayırt etmeden hizmet götürdük. Bugüne kadar hizmet görmeyen, düşünün bir Hakkari'de 10 yıl önce havaalanı açılacak dense kim inanırdı?
Iğdır'da hava alanı açılacak dense, Şırnak'ta havaalanı açılacak dense kim inanırdı? Geldik 26 ilde havaalanı vardı, şimdi 50'ye ulaştık. Fakat bizim karşımıza dikilenler bu hizmetler için değil, bu hizmeti kimler yapıyor, onun için dikildiler. AK Parti yapıyor, AK Parti iktidarı yapıyor. 'Öyleyse bizim bir yerlerde bir şeyler yapıp sandıkta başaramadığımızı sandık dışı yollarla başaracağız' dediler.
BİZ 76 MİLYONUN EFENDİSİ DEĞİL HER ZAMAN HİZMETKARIYIZ
Kimsenin etnik kökeni, kimsenin inancı, mezhebi ideolojisi, düşüncesi bizim nezdimizden ötelenmiş değildir.
76 milyonun efendisi değil hizmetkarıyız. Biz birlikte Türkiyeyiz, biz biriz, beraberiz, kardeşiz. Değerli kardeşlerim Türkiye'de yaşanan hadiseleri okuruz, analiz ederiz, değerlendiririz ondan sonra adımımızı atarız. AK Parti iktidarının başarısı, gerginlik, çatışma, kutuplaşma asla değildir. Ancak şunu bilmeleri lazım, biz 'Asım'ın nesliyiz'.
Asım'ın nesli nedir? Birilerinin işine gelmeyebilir. Ne diyor Akif:
"Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem/Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem./ Biri ecdadıma saldırdımı, hatta boğarım! ... / -Boğamazsın ki! / -Hiç olmazsa yanımdan kovarım./Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;/Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam./Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;/Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!/Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?/Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!/Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,/Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!/Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım./Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!7 Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu..."
SANDIK DIŞINDA HİÇ KİMSE MİLLETİN EMANETİNE KASTEDEMEZ
Biz herkese saygılıyız, biz çok haklı olarak bize de saygılı olmalarını istiyoruz. Biz yola çıkarken bir şey söylüyoruz: Hedef ileri demokrasi dedik ve bunu da başaracağız. Emaneti veren millettir, alacak olan da sadece millettir. Millet dışında hiç kimse, gelip de bu emanete el uzatamaz. Sandık dışında hiç kimse bu emanete kastedemez.
10,5 yıl geçti. Bu emaneti kutsal bildik. Canımız gibi koruduk. Bundan sonra da canımız gibi korumaya devam edeceğiz.
Yakıp yıkmasına, şehirlere kamu mallarına, insanımıza zarar vermesine göz yumamayız. Şimdi Gezi Parkı'nda sayısı 15'e bile varmayan ağaç için yapıldığı söylenen gösteriler, bugün arkasında 3 kayıp bıraktı. 2 gencimiz hayatını kaybetti. Bir başkomiserimiz şehit oldu.
Ben buradan bir şey söylüyorum, kardeşlerim bu gençlerin ölümü ne kadar önemli ise benim polisimin ölümü, şehadeti en az onlar kadar önemlidir. Bu polis, kimin polisi? Neyin görevini yapıyor? Bu ülkede can güvenliğimizi sağlamak için görev yapıyor. Yeri geliyor teröristin karşısına dikiliyor, yeri geliyor anarşistin karşısına dikiliyor, yeri geliyor vandalizmin karşısına dikiliyor.
TÜRK BAYRAĞINI ELİNDE GEZDİRENLER BUNLARA OYUNCAK OLDU
Birilerin işine tabii ki bu gelmeyecek. Ne diyorlar, 'polisi çekin'. Ne olacak? Burası yol geçen hanı değil! Bu ülke Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir ve kamu kurumlarına varıncaya kadar, kamu araç gereçlerine varıncaya kadar, sivil vatandaşlarımızın araçlarına varıncaya kadar herkese saldıranlara karşı polisimiz görevini yapmıştır. Yeri gelmiş aşırı güç kullanmış olabilir, onlarla ilgili talimatımızı verdiğimizi daha önce söylemiştim. Başbakan vekili de bunu söyledi.
Konuyla ilgili İçişleri Bakanım gereğini yapıyor. Kimsenin bunlar üzerinden bize saldırmaya hakkı yoktur. Kardeşlerim, başkomiserimizin daha doğmamış bebeği anne karnında yetim bırakıldı. Çoğu polis, bine yakın vatandaşımız yaralandı. Şehirler yağmalandı, dükkanlar yağmalandı, esnafa zarar verildi. Bunlar Türk bayrağını yakacak kadar azgınlaştılar. Utanmadan sıkılmadan Türk bayrağını ellerine alıp gezdirenler bunlara oyuncak oldu.
Kardeşlerim gazeteciyim diyerek, sanatçıyım diyerek, siyasetçiyim diyerek son derece sorumsuz bir şekilde nefretin, ayrımcılığın, hukuksuzluğun, kışkırtmanın alasını yaptılar. Demokratik gösteri hürriyetini kaybederek artık vandallığa tam anlamıyla hukuksuzluğa dönüşen bu eylemler derhal son bulmalıdır.
BENİM MASUM VATANDAŞIM BU KİRLİ OYUNDAN KENDİSİNİ AYIRMALI
Samimi hissiyatlarla çıkıp terör örgütlerinin aracı olan vatandaşlarımız asıl oyunu görüp bu hukuksuzluktan uzak durmalıdır. Benim masum vatandaşım, bu kirli oyundan, bu siyaset mühendisliğinden, demokrasiye yönelik hukuksuz gösterilerden kendilerini ayırmalıdır. Her ne yaparsak demokrasi içinde, hukukla yapacağız. Bunun dışında her yolu 76 milyon hep birlikte gayrimeşru göreceğiz, bunun karşısına dikileceğiz.
TENCERE-TAVAYLA DEĞİL
ELİNDE BİLGİSAYARLI BİR GENÇLİK OLACAK
ELİNDE BİLGİSAYARLI BİR GENÇLİK OLACAK
Siz 10 gün boyunca vakardan, ağır başlılıktan, aklı selimden taviz vermediniz. Şimdi buradan evlerimize dağılacağız. Ağır başlılıktan, sağduyudan asla taviz vermeyeceğiz. Sizinle elinizde tencere tava yok değil mi? İşte bu çok önemli. Siz sokaklarda tencere tavayla dolaşanlardan değil, bu gençlik elinde bilgisayarıyla dolaşanlardan bir gençlik olacak. Büyük Türkiye'nin, büyük gençleri olarak, büyük Türkiye ülkesi için mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğiz.
Gençler, kardeşlerim siz mazlumların umudusunuz. Siz Ortadoğu'nun, Balkanlar'ın, Afrika'nın örnek gençlerisiniz. Siz büyük adımlar atacak, büyük hedeflere koşacaksınız. Siz oyuna gelmeyeceksiniz. Aldanmayacak, aldatmayacaksınız.
Gençler sizlere teşekkür ediyorum. Türkiye'nin şahsında sizlere teşekkür ediyorum. Anadolu'daki Trakya'daki tüm kardeşlerimin, yeryüzündeki tüm dost kardeşlerimi gönülden selamlıyorum. Sevgili İstanbullular, emin olunuz, Türkiye'nin yükselişini hiçbir güç Allah'tan başka engelleyemez.
Şehit başkomiserimiz ve hayatını kaybeden iki gencimizi rahmetle anıyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum.
"Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!/Ölsek de sevinin, eve dönsek de!/Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!/Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!/Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!"
Allah yar ve yardımcınız olsun, yolunuz açık olsun diyor hepinizi rabbime emanet ediyorum.
video
Erdoğan'ı karşılamak üzere AK Partililer ve vatandaşlardan oluşan binlerce kişilik grup, saat 22.00'dan itibaren Atatürk Havalimanı'na gelmeye başladı. Devlet Konuk Evi önünde toplanan vatandaşlar ellerinde "Menderes'i astılar, Özal'ı zehirlediler, Erdoğan'ı yedirmeyiz" ve "Heybetini gizli tut yiğidim, duruşun çakalları korkutur" yazılı dövizler taşıdılar. Bu arada Devlet Konuk Evi önünde bekleyen polislere çiçek veren vatandaşlar "Polise uzanan eller kırılsın" ve "Hepimiz polisiz, hepimiz kardeşiz" sloganları attı.
Erdoğan'ı karşılamak üzere Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Enerji Bakanı Taner Yıldız, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu ve milletvekilleri de Atatürk Havalimanı'na geldi. AK Parti MYK üyeleri ve belediye başkanları da havalimanında hazır bulundu.
AZİZ BABUŞÇU: SEVGİ SELİNİ DURDURAMADIK
Habertürk'e konuşan AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, "Karşılama için aldığımız bir karar yoktu ama bu sevgi selini durduramadık" dedi.
"SAĞLIKSIZ FOTOĞRAFA SAĞLIKLI CEVAP"
Havalimanında Habertürk'ün sorularını yanıtlayan Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da "Sağlıksız bir fotoğrafa sağlıklı bir cevap oldu. Gecenin bu saatinde 'Karşılama programı olmayacak' denmesine rağmen, bir sevginin yaşanması ve bu milletin kendi değerlerine sahip çıkmasının bir fotoğrafı, liderine sahip çıkmasının sağlıklı bir fotoğrafı. Burada kırma, dökme, dine hakaret yok. Yalnız liderine, hak ve hukukuna, milli iradeye sahip çıkma var" diye konuştu.
Müezzinoğlu, "Sayın Başbakan, 'Karşılama bekliyorum' deseydi, bu meydan milyonları sığdıramazdı" dedi.
Bu arada Erdoğan'ın Üsküdar Kısıklı'daki evinin yakınında bir kalabalık toplandı.
UZUN ARAÇ KURUĞU OLUŞTU
Başbakan Erdoğan'ı karşılamaya gelen vatandaşlar Atatürk Havalimanı önünde uzun araç kuyruğu oluşturdu. Araçlarıyla havalimanına gelen vatandaşlar, Başbakanın gelişini korna çalarak kutluyor ve sevinç gösterisinde bulunuyor. Havalimanı önünde oluşan yoğunlukta bazı vatandaşların yürüyerek havalimanına geçtiği de görüldü. Aksaray metro seferleri de gece 04.00'e kadar devam etti.
UYARI: Okuyucu yorumları ile ilgili olarak açılacak davalardan Sözcü18.com sorumlu değildir.