CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beştepe’de kaçak olarak inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan çıkıp Çankaya Köşkü’ne taşınması için kanun teklifi hazırladı. Teklif uyarınca, Cumhurbaşkanlığı makamı Ankara’daki Çankaya Köşkü olacak ve bu makam değiştirilemeyecek.

İnce, kanun teklifine ilişkin olarak SÖZCÜ gazetesine yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

“Devletlerin sadece Anayasası, yasaları değil, gelenekleri de vardır. Çankaya Köşkü de bu devletin geleneğidir. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, kaçak bir yerde oturamaz. Erdoğan, Saray’ı boşaltıp Çankaya’ya taşınmalı. Sonra da orayı ibret müzesi yapmak lazım. ‘İsraf nasıl olur, kaçak yapı nasıl olur’ diye, vatandaşlar bu ibret müzesini gezerler.’’

TBMM’ye sunulan kanun teklifi, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı makamı, Başkent Ankara, Çankaya ilçesi, Çankaya Mahallesi’nde bulunan, Çankaya Köşküdür’’ biçiminde tek maddeden oluştu. Kanun teklifinin genel gerekçesinde de şöyle denildi:

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN TEMSİLİ
“Ülkemizin kurucusu, ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından devlet işlerinin yönetiminde kullanılmaya başlanan 1924’ten itibaren Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanılan Ankara, Çankaya İlçesi Çankaya Mahallesi’nde bulunan Çankaya Köşkü, 12. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kadar Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanları tarafından, Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanılmıştır. Bu özelliği nedeniyle Çankaya Köşkü, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etme özelliği kazanmıştır.

12. Cumhurbaşkanı Erdoğan, hiçbir gerekçesi bulunmayan bir uygulama ile Cumhurbaşkanlığı makamını Atatürk Orman Çiftliği içinde bulunan, yapılış amacı dağınık biçimde bulunan Başbakanlık kurumlarını bir araya toplamak olan yerleşkeye taşınmıştır. Yeni Cumhurbaşkanlığı binası olarak kullanılan Atatürk Orman Çiftliği yerleşkesi, yapımında gerçekleşen imar usulsüzlükleri ve yapımı için kullanılan bütçe ile şaibeli bir yapı niteliğindedir.

Böyle bir yapının Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden bir yapı olarak kullanılması, Cumhuriyet’in kuruluş felsefesine, tarihsel devamlılığına her yönüyle ters düşmektedir. Bu kanun teklifi ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bu yanlıştan dönülmesi, bu ayıplı durumdan kurtarılması amaçlanmaktadır.’’