AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuştu. Erdoğan bugün 14 ilin adayını daha açıkladı. CHP'nin eski genel başkanı Deniz Baykal'ın istifası sırasında ağlamasıyla hafızalara kazınan eski CHP'li Savcı Sayan AKP'nin Ağrı adayı oldu. Erdoğan konuşmasında Cumhur İttifakı konusunda partisini uyararak, “Benim parti teşkilatımdan isteğim, Cumhur İttifakımıza kimse bir gölge düşürmeye kalkmasın” dedi.

İşte Erdoğan'ın açıkladığı, AKP'nin 14 ildeki başkan adayları:

Aksaray Belediye Başkan adayı Evren Dinçer - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Personel Daire Başkanı

Ağrı Belediye Başkan adayı Savcı Sayan - İşadamı/Gazeteci

Bilecik Belediye Başkan adayı Nihat Can - Belediye Başkan Vekili

Erzincan Belediye Başkan adayı Cemalettin Başsoy - Mevcut Belediye Başkanı

Edirne Belediye Başkan adayı Koray Uymaz - AKP eski il başkanı

Iğdır Belediye Başkan adayı Adil Aşırım - 20. Dönem Milletvekili

Isparta Belediye Başkan adayı Şükrü Başdeğirmen - İşadamı/STK yöneticisi

Kars Belediye Başkan adayı Ensar Erdoğdu - AKP eski il başkanı

Kırşehir Belediye Başkan adayı Yaşar Bahçeci - Mevcut Belediye Başkanı

Kütahya Belediye Başkan adayı Ahmet Sami Kutlu - AKP il yönetim kurulu üyesi

Siirt Belediye Başkan adayı Ali İlbaş - AKP eski il başkanı

Tunceli Belediye Başkan adayı Gökhan Arslan - AKP İl Başkan Yardımcısı

Van Belediye Başkan adayı Necdet Takva - Van Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı

Zonguldak Belediye Başkan adayı Ömer Serim Alan - AKP il başkan yardımcısı

GERİYE 7 İL KALDI

Erdoğan’ın bugün 14 ili açıkladı ve geriye 7 il kaldı. Bu illerden biri İstanbul olurken adayı henüz belli olmayan diğer iller; Muğla, Adana, Manisa, Mersin, Aydın ve Osmaniye oldu. AKP İstanbul dışındaki bu altı ilden, Cumhur İttifakı’nın diğer partisi MHP’ye jest olarak aday göstermeyeceği öne sürülüyor.

ERDOĞAN'DAN AKP TEŞKİLATINA PARTİ ÇALIŞMASI UYARISI

Erdoğan seçim çalışmaları için teşkilatlarına talimat verdi. Erdoğan, sokaklarda parti bayrakları asılmamasını ve belirlenen saatler dışında seçim araçlarının dolaştırılmamasını istedi. Sadece seçim koordinasyon bölgelerinde parti bayraklarının asılabileceğini söyleyen Erdoğan, internet ve sosyal ağlara dikkat çekti ve seçim kampanyalarında buralara yoğunluk verilmesini istedi.

Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

"Oldukça kapsamlı bir gündemle toplanan G20 Zirvesi'nde pek çok konuyu ele alma fırsatı bulduk. Devlet ve hükümet başkanları ile ikili görüşmeler, heyetler arası görüşmeler yaptık. Zirve sonuçlarıyla ilgili görüşlerimizi uluslararası medya ile paylaştık. Ardından Paraguay ve Venezuela'ya geçtik. Tıpkı Afrika gibi Latin Amerika bölgesi Türkiye'nin gelecekteki siyasi, ticari ve kültürel ortakları arasına girecektir.

KILIÇDAROĞLU'NUN ALMANYA ZİYARETİ

Geleceğimizi inşa etmek için çalışırken ana muhalefetin başının da boş durmadığını gördük. Çok gayretli. Ama bu zat Almanya'ya ve Avrupa'daki birkaç ülkeye gidiyor. Ne zaman bir seçim olsa soluğu Almanya'da alan bu zat bir takım kişilerle görüşmüş. Görüştüğü kişilere bakınca karşımıza bambaşka bir manzara çıkıyor. Tüm siyasi hayatlarını Türkiye düşmanlığına adamış, terör örgütleriyle yakın ilgisi olan isimlerle görüşüyor. Ellerinde terör örgütlerinin paçavralarıyla Almanya'nın federal meclisine çıkanlarla fotoğraf karesine girdiğini görüyoruz. Bunlardan biri de güya ülkemiz kökenli Alman milletvekili, bayan. Kimdir bu kişi; PKK'yı Almanya'da terör örgütü listesinden çıkmak için canhıraş mücadele vermesiyle tanınıyor. Kendisi PKK uzantısı tüm kuruluşların tüm toplantılarının misafiri ve konuşmacısıdır. YPG bayrağı açacak kadar terör örgütü yandaşıdır. CHP Genel Başkanı'nın Almanya'da buluştuğu diğer siyasetçilerin sicilleri de aynı. Kılıçdaroğlu'nun kapalı kapılar arasında yaptığı görüşmelerde ülkemiz aleyhine neler söylediğini az çok tahmin ediyoruz. Bunlar sana bir şey sağlamaz. Zaten bu yerel seçim, genel seçimlerde sana gelen belli.

Yıllardır bu kişinin yalanlarını, iftiralarını, tahriklerini ifşa etmekten biz yorulduk. Kendisi hakkında açtığımız davaların, kazandığımız tazminatların haddi hesabı yok. Eskilerin dediği gibi, konuş konuş faydası yok. Biz bu zatı muhatap almak istemiyoruz. Ancak milletimizin bu gerçekleri bilmeye hakkı olduğu için çarpıklıkları ortaya koyuyoruz. İnşallah 31 Mart seçimlerinde milletimiz bu zata ve ittifak kurduklarına gerektiği cevabı verecektir.

HASSASİYETİMİZ ÇOK FAZLA

Hükmeden değil, hizmet eden yönetim anlayışına göre hareket ettikçe milletin desteği yanımızda olacağız. Bu konuda çok hassasız. Bu işi adeta ince ince dokuyup o şekilde sonuçlandırmamız gerekiyor. Hassasiyetiz çok fazla. İstihbarat çalışmalarına, GBT'lerine kadar...

GÜRÜLTÜ VE GÖRÜNTÜ KİRLİLİĞİNE İZİN VERMEYECEĞİZ

Çok eskilerden beri yerleşmiş seçim kampanyası anlayışı vardır. Şehirlerimizin caddeleri, sokakları her yeri parti bayraklarıyla, afişlerle donatılır. Biz bununla ilgili bir düzenleme yaptık. Kimse buna riayet etmiyor. Partilerin ve adayların görünürlüğünü sağlamaya yönelik bu kampanya tarzı güç gösterisi olarak devam ettik. Günümüzde artık buna ihtiyaç yok. Bunu artık çok ilkel buluyoruz. Eski tarz kampanya yöntemleri şehirlerimiz kirleten, tepkiye yol açan bir hale geldi. Gürültü ve görüntü kirliliği oluşturan kampanya yöntemini tamamen terk ediyoruz. Çevreye ve insana saygılı seçim kampanyası yürütme kararı aldık. Parti teşkilatı ve seçim koordinasyon merkezilerinin olduğu yere bayraklar asılabilir, bunun dışına görüntü kirliliğine müsaade edilmeyecek, belirtilen saatler dışında otobüs dolaştırılmayacak. Partilere ve adaylara çok ciddi, maddi ve manevi maliyet getiren, şehirlerimizi kağıda boğan israf kaleminden de kurtulmuş olacağız. Tasarrufu sadece devlette aramayalım, bu da tasarruf. Çevreci bir parti olarak bu hassasiyeti gösterme kararı aldık. AK Parti her alanda olduğu gibi siyasetin dijital boyutunda da öncü bir partidir. Bunu da ispatlayacak.

CUMHUR İTTİFAKI

Gerek şahsım, gerek Sayın Bahçeli, gerekse bu süreci yürüten arkadaşlarımız, kalan yerler için nihai kararımızı da vereceğiz. Teşkilatımdan isteğim Cumhur İttifakına kimse gölge düşürmeye kalkmasın. Dayanışma içinde olacağız, genel merkezlerin almış olduğu kararlara uyacağız. Herkes kendine göre bir şey uydurmaya kalkarsa bunun adı kakofoni olur. Biz ortaya tamamen öyle bir orkestra çıkaralım ki bu böyle olmasın, senfoni olsun. AK Parti zaten böyle bir senfoninin kurucusudur. Burada dinlendirici bir yapı vardır. İnşallah bunu bizim belediyeciliğimizde de her tarafa yayma şansını yakalayacağız.

İKİNCİ 100 GÜNLÜK PAKET
Belediyecilik zaman akla AK Parti belediyeciliği gelecek. Merkezi yönetim olarak tüm ülkemize bu yatırımlarımızı yapıyoruz. 100 günlük paket açıklanmıştı, önümüzdeki günlerde ikinci 100 günlük paketi de açıklayacağız. Özellikle, ortaya bir şey koyacağız. İlk ipuçlarını verdik; millet bahçeleri, millet kıraathaneleri dedik. Kanal İstanbul'un 2019 içerisinde ihalesini yapıp, adımını atacağız. Ulaştırmada attığımız adımlarımız yürüyor. Havalimanlarımızda attığımız adımlar var."