Eğitim Sen (Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası) Çankırı İl Temsilciliği, temsilci Nurcan Yanık imzalı yazılı bir açıklama yaptı. Yanık, açıklamasında "Sendikamıza yönelik baskıların en fazla yoğunlaştığı dönem, iktidara geldiği yıllarda “işkenceye sıfır tolerans” diyen AKP hükümetleri dönemidir; bugünse AKP, uyguladığı baskı politikalarıyla hak taleplerine sıfır tolerans gösteren bir konuma gelmiştir. AKP’nin 'ustalık dönemi', devletin bütün gücünü ve olanaklarını kendi istekleri doğrultusunda seferber ederek bir korku imparatorluğu yaratmada ustalık dönemidir." dedi.

Nurcan Yanık'ın yazılı açıklaması şöyle:

"Basına ve kamuoyuna;

Baskı, gözaltı ve sürgün politikalarınız bizi bugüne kadar yıldıramadı bundan sonra da yıltıramayacak.

Ülkemizde, eğitim ve bilim emekçilerinin yüzyıllık demokratik mücadele geleneğinden gelen ve gücünü haklı ve meşru mücadelesinden alan sendikamız, kuruluşundan bu yana antidemokratik iktidarların hedefi oldu.

Barıştan, demokrasiden, emekten, halkların kardeşliğinden, cinsiyet eşitliğinden ve her türlü ayrımcılığın son bulmasından yana olmamızın karşılığı, sistemin, üyelerimize, yöneticilerimize yönelik baskı politikaları oldu. Disiplin soruşturmaları, idari cezaları, sürgünler izledi. Üyelerimizin, yöneticilerimizin yerleşik düzenleri, aile birlikleri alt üst edilircesine sürgünler gerçekleştirildi. Bu baskı yöntemlerine zaman içinde gözaltına alma, medyada teşhir etme ve tutuklama terörü de eklendi.

Sendikamıza yönelik baskıların en fazla yoğunlaştığı dönem, iktidara geldiği yıllarda “işkenceye sıfır tolerans” diyen AKP hükümetleri dönemidir; bugünse AKP, uyguladığı baskı politikalarıyla hak taleplerine sıfır tolerans gösteren bir konuma gelmiştir. AKP’nin “ustalık dönemi”, devletin bütün gücünü ve olanaklarını kendi istekleri doğrultusunda seferber ederek bir korku imparatorluğu yaratmada ustalık dönemidir.

Nitekim, hukuksuzluğu kural haline getiren hükümetin baskıcı uygulamaları artık sınır tanımamaktadır. İktidarın tahammülsüz ve hakları güvenlik siyasetine kurban eden yaklaşımı, aralarında Prof. Dr. Büşra Ersanlı’nın da bulunduğu yirmiye yakın arkadaşımızın tutuklanmasına yol açmıştır. En son Kasım ayının son haftasında İzmir’de görülen bir dava sonucunda çoğunluğunu Eğitim Sen üyelerinin oluşturduğu 25 sendikacı altı yılı aşan hapis cezalarına çarptırılmıştır.

21 ARALIK’TA KARANLIĞA KARŞI
AYDINLIĞI ARTTIRMAK İÇİN GREVDEYİZ!

21 Aralık’ta AKP’nin yarattığı bu baskı ve korku imparatorluğuna karşı durmak; eşit işe eşit ücret, demokratik yaşam, kadrolu çalışma, kamusal eğitim talebimizi bir kez daha örgütlü gücümüzle dile getirmek için hizmet üretmiyoruz, grev’e gidiyoruz!

Kahrolsun emekçi düşmanı politikalarınız!
Yaşasın eğitim ve bilim emekçilerinin haklı, kararlı, onurlu mücadelesi!
Kahrolsun sürgünlerden, göz altılardan medet uman acizliğiniz!
Sürgünler geri alınsın!
Tutuklanan arkadaşlarımız serbest bırakılsın!
Mesnetsiz gerekçelerle yapılan cezalandırmalar son bulsun!
Yaşasın eğitim ve bilim emekçilerinin onurlu mücadelesi!
Yaşasın halkların kardeşliği!"