Demirören'den 'Eylem Tok' baskısı: Muhabirden açıklama geldi
Yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlunun karıştığı ve bir kişinin hayatını kaybettiği kazanın DHA’da yer alan haberinde muhabire baskı yapıldığı ortaya çıktı.
YAZAR Eylem Tok ile Op. Dr. Bülent Cihantimur'un 17 yaşındaki oğlu Timur C., geçen Mart ayında kullandığı lüks araçla İstanbul Eyüpsultan’da bir kazaya neden olmuş, kazada 29 yaşındaki evli ve bir çocuk babası Oğuz Murat Aci ölmüş, 4 kişi de yaralanmıştı.
Timur C., kazayı sağlık görevlilerine haber vermeden olay yerinden başka bir araçla uzaklaşmıştı. Kazanın ardından Eylem Tok, yargılanmaması için oğlunu yurtdışına kaçırmıştı. Eylem Tok ve oğlu Timur C., halen yurt dışında bulunuyor.
Tüm bunlar üzerine sosyal medyada paylaşılan bir ses kaydı, söz konusu kazanın Demirören Haber Ajansı’nda yer alan haberinin, haberleşme sürecinde Demirören Ailesi’nin dahli oldu şüphesini getirdi.
Buna göre, Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören’in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs, DHA muhabirini arayarak, kazanın haber olarak servis edilmemesini istiyor.
"BUGÜN YAYINLAMAYIN, REVNA HANIM YA DA YILDIRIM BEY SİZE DÖNER"
Bunun üzerine DHA muhabiri Rojda Altıntaş, Bülent Cihantimur’u arıyor ve Dursun isimli danışmanı ile görüşüyor. Muhabir, o gün bilgisayar mühendisi Oğuz Murat Aci’nin cenazesine katıldığını, ailesinin, Bülent Cihantimur’un oğlunun Aci’ye vurup kaçtığını söylediğini aktarıyor.
Dursun isimli danışman ise “Böyle bir şey yaşanmış ama nasıl yaşandığını bilmiyorum” ifadelerini kullanıyor.
Bu konuşmanın ardından DHA muhabirine, Revna Demirören’in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs ulaşıyor. İlker, DHA muhabiri Altıntaş’a, Demirörenlerin en küçük oğlunun, Eylem Tok’un oğlu Timur C. ile çocukluk arkadaşı olduğunu aktarıyor:
"Merhaba, İlker ben. Demirören’den, Revna Hanım’ın şoförü. Bu Timur’un haberi vardı, ‘Basıcam’ demişsiniz. Onunla Yıldırım Bey’in en küçük oğlu Cemal, çocukluk arkadaşı. Onu yayınlamasanız. Ben bir konuşacağım, Murat Bey ya da Sinan Bey ile… Bilginiz olsun. Bugün yayınlamayın, yarın Revna Hanım ya da Yıldırım Bey size döner."
"HABER BEKLEYİN"
İkinci telefon görüşmesinde ise muhabir, bu kez İlker’i arıyor ve kendisinin Revna Demirören’in şoförü olup olmadığından nasıl emin olacağını soruyor.
Bunun üzerinde İlker isimli şahıs şu ifadeleri kullanıyor:
"Sen onu yapma da [haberi], ben yarın Revna Hanım’la beraberim zaten, olmadı sizi konuşturacağım. Kaçmışlar zaten, konuyu öbür taraftan öğrendim. Ben sizi arattıracağım zaten, ya beni telefonla konuştururlar. Funda Hanım var asistanı, Murat Bey var, Sinan Bey var, Erdoğan Demirören var… Yabancı değilim ben, Mehmet Üstündağ da benim çocukluk arkadaşım zaten. Siz lütfen Revna Hanım’dan ya da Yıldırım Bey’den haber bekleyin."
DHA’NI HABERİ
Olayın haberin ajansta 3 Mart günü bir kaza haberi şeklinde yayımlanıyor.
"Eyüpsultan’da lüks cip emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı: 1 ölü, 4 yaralı" başlıklı haberde, "Cip sürücüsü ise kendi aracını bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde arkadaşlarının olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı. Kaza sonrası ise çevredekilerin cep telefonu kamerasıyla kaydedildi" ifadeleri yer alıyor, aracı kimin kullandığı ise belirtilmiyordu.
MUHABİR İDDİALARI DOĞRULADI
Haberin muhabiri Rojda Altıntaş, bugün yaptığı açıklamada iddiaları doğrulayarak şu ifadeleri kullandı:
"Kamuoyunu yakınen ilgilendiren “Eylem Tok” olayıyla ilgili yeni bilgilere ulaşmam ve yayınlamam girişimleri kapsamında bağlı bulunduğum yayın kuruluşunun patronajı ve sair çevreler tarafından çeşitli baskılara maruz kaldım.
Bu noktada aileme yönelik endişelerimden dolayı 8 hafta boyunca sustum. Görüntüleri ses kayıtları dün gece bizzat kendim paylaştım. Bu noktadan sonra işsiz kalmayı göze alarak vicdanen rahat olsam da geç kaldığım için özür dilerim.
Genç bir kadın gazeteci olarak korkmadığımı ve gazetecilik faaliyetlerini alternatif yollarla muhakkak devam ettireceğimin altını çiziyorum.
Konuyla ilgili tüm girişimlerin kim veya hangi çevrelerden gelirse gelsin Avukatım Mehmet Zengin @avmehmetzengin tarafından kayıt altına alınarak hukuki takibi yapılacaktır."
Kamuoyunu yakınen ilgilendiren “Eylem Tok” olayıyla ilgili yeni bilgilere ulaşmam ve yayınlamam girişimleri kapsamında bağlı bulunduğum yayın kuruluşunun patronajı ve sair çevreler tarafından çeşitli baskılara maruz kaldım.
— Rojda Altintaş (@rojdaaltintas) May 6, 2024
Bu noktada aileme yönelik endişelerimden dolayı 8 hafta…
Söz konusu durum hakkında Demirören’den henüz resmi bir açıklama gelmedi.
VE DEMİRÖREN'DEN BEKLENEN AÇIKLAMA GELDİ
Demirören Haber Ajansı (DHA) Genel Müdürü Celal Korkut konuya ilişkin açıklama yaptı. Korkut sosyal medyadan şu ifadeleri kullandı:
ATV kazasıyla ilgili açıklama
"Kemerburgaz’da Oğuz Murat Aci’nin vefatıyla sonuçlanan ve hepimizi derinden üzen kazayla ilgili DHA muhabiri Rojda Altıntaş’ın iddiaları gündeme gelmiştir.
Öncelikle şunu belirteyim muhabirimiz Rojda Altıntaş’ın açıklamaları nedeniyle büyük bir şaşkınlık yaşamaktayım. Kendisi dünden beri telefonlara çıkmamaktadır. Altıntaş, halen bir DHA çalışanıdır ve kendisiyle ilgili herhangi hiçbir işlem yapılmamıştır, yapılmayacaktır.
DHA olarak Kemerburgaz’daki kazayı ilk andan itibaren takip ettik ve haber yaptık. Söz konusu olay CNN TÜRK, Kanal D, Hürriyet, Milliyet ve Posta’da da sürekli gündemde tutuldu. Kanal D, anne Eylem Tok’un kafedeki özel görüntülerine ulaşarak ilk yayınlayan medya kurumu oldu. CNN TÜRK ise defalarca baba Özer Aci’yi yayına aldı. Yıllarca benim de mensubu olduğum Hürriyet konuyu günlerce manşetten verdi. Hatta Kanal D’nin Taş Kağıt Makas dizisinin bir bölümünde söz konusu olay işlendi. Olayın bu denli kamuoyunda etki oluşturmasının en önemli sebeplerinden biri Demirören Medya’nın konunun üzerine kararlılıkla gitmesi ve fikri takip yapmasıdır.
Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce iş başı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum.
Rojda Altıntaş’a ve kamuoyuna duyurulur."