Vedat BEKİ
Çankırı'nın sorunu 'irfan' değil 'irfansızlık'
Bu haftaki yazımı Çankırı Merkez'de kaleme alayım dedim ve sırt çantamı alıp iki aktarma yaparak gecenin köründe şehir merkezine indim...
İlk gördüğüm saat 21.30'u gösterirken 'Şehir Terminali'nin karanlığa gömülmüş hali oldu!
Bu saatte 'şehir terminali' dediğin mekan karanlığa mı gömülürmüş?
Yaşadığınız kasabada (!) İrfan Dinç gibi bir belediye başkanı olura, o 'şehir terminali' gecenin o vaktinde karanlığa gömülür... Keşke şehirdeki 'karanlık' sadece ve sadece 'şehir terminali' ile yetinse...
Mevzumuz 'irfan' değil 'irfansızlık' (!)
x x x
Seçime 51 gün kalmasına karşın Çankırı'nın cadde ve sokakları seçim havasına henüz girmemiş.
Zannımca AKP ve MHP teşkilatları, 'aday tercihleri' bağlamında yaşadıkları şaşkınlıktan henüz kurtulamadıklarından, 'Çankırı'nın bağları' türküsüne geçiş yapamamışlar!
Böylesi daha iyi...
İyi de, Belediye önünden Kucaklama taşına kadar olan kocaman cadde adeta devasa bir otopark alanı!
'Cadde' denilen güzergahta hareket halinde olan araç sayısı (an itibariyle saat: 10.57 sağlı-sollu) 200 civarında iken, çift şeritli yolda hareket eden araç sayısı 10'u geçmiyor!
Delil mi?
Aha işte size delil!
Dedim ya Çankırı'nın meselesi 'irfan' değil, 'irfansızlık' (!)
x x x
Biraz da Çankırı'ya 'henüz gelmeyen' seçime dalalım!
Şehirde 'fısıltı' gazetesinin ilk manşeti gecikmeden tarafıma ulaştı. Sıkan kaynak hayli iyi sıkmış!
- AKP'nin 1. sıra adayı var ya, müthiş birisi! Adamın hükümetteki koltuğu hazır! Bakan olacak!
Vatandaş, böylesi cümle kuran kardeşe (!) soruyu çakıvermiş:
- Hangi meziyetinden dolayı 'bakan' olacakmış?
El cevap: İmam Hatip mezunu imiş. Şöyle okumuş, böyle görev yapmış!
Ve kapaklık yanıt gelivermiş bizim dost'tan:
- İyi de bu saydıklarının hepsi Belediye Başkanı İrfan'da mevcut! O niye 'bakan' olamamış?!
- Sahi ya...!
Dedim ya Çankırı'nın sorunu 'irfan' değil 'irfansızlık' (!)
x x x
Geride bıraktığımız günlerde Sözcü18 sayfalarında "Ampul Çankırı'da fena patlamış!" şeklinde bir haberimiz vardı...
Çankırı'ya geldim, gördüm ve de tespitimi tekrarlıyorum:
- Gerçekten 'Ampul' fena patlak!
AKP'nin içinde bulunduğu 'patlaklığı' bu saatten sonra nasıl tamir edeceğini ben bilemem!
Ancak 'olası' tahminlerim arasında 'MHP küskünleri'nden bir bölümünün bu işte kullanılacağı kesin!
'Küskün'ler AKP 2. sıra adayı için 'Herşey kardeşimiz için' parolasıyla yollara dökülme hazırlığı yapıyorlar...
Göstere göstere değil tabii! Her zaman olduğu gibi el altından...
AKP'de 'patlağı' yaratan geniş kitle bunu yer mi, onu da yakında göreceğiz!
Dedim ya, bu şehirde sorun 'irfan' değil 'irfansızlık' (!)
x x x
Son olarak; Süleyman Demirel Fen Lisesi ek pansiyon inşaatında yaşanan ve iki can kaybına neden olan 'göçük' başlığının arkası da önü de 'ihmaller' zincirine doğru hızla yol alıyor.
Dileğim o ki; Olayın sorumluları ortaya çıkartılır ve gereken cezalar verilir. Böylece diri diri toprak altında kalan Adem Akbulut ve Ramazan Duman böylesi kazalarda canından olan son insanlar olarak belleğimizde yer eder...
Bu topraklarda 'adalet'in var olduğuna bizleri inandırma görevi hakim ve savcılarımızın verecekleri mesaide...
Bugün için 'var' olan inancımızı sürdürüyoruz... Yarın'a kefil olamam...
Çankırı'da tur'a devam...