Olay, dün saat 13:30 sıralarında Bingöl merkez Bahçelievler Mahallesi'nde meydana gelmişti. Madde bağımlısı olduğu belirtilen E.Z (19), bıçakla 9 kişiyi yaralamıştı. Saldırılarının ardından 2 kişi dün vefat ederken, ağır yaralı olan 2 kişi de bu sabaha doğru hastanede vefat etti. Böylece saldırıda hayatını kaybedenlerin sayısı 4'e yükselmiş oldu.

Yaralanan 5 kişinin ise tedavisine devam edildiği öğrenildi. Bıçaklı saldırıda dün hayatını kaybedenler Erdal Çaparlar ve Burhanettin Budancamanak olurken, hastaneye kaldırılan yaralılardan Özcan Aydın ve Fikri Carfi'nin de tüm müdahalelere karşın yaşamlarını yitirdikleri öğrenildi.

Saldırgan E.Z'nin gözaltına alınmasının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

ZANLI'NIN BABASI UYARMIŞ: DEHŞET GELİYOR

Bingöl şehir merkezinde elinde ekmek bıçağıyla dolaşan E.Z., önüne geleni bıçakladı ve 4 kişiyi öldürüp 7 kişiyi yaraladı. Olayın faili E.Z.'nin babası, oğlunun psikolojik sorunları olduğunu daha önce yetkililere bildirdiğini ancak gerekli önlemlerin alınmadığını belirtti.

Dehşet verici olayın faili olan E.Z.'nin babası, 8 ay önce Bingöl Sulh Hukuk Mahkemesi’ne dilekçe vererek oğlunun ciddi psikolojik sorunları olduğunu ve tedavi edilmesi gerektiğini belirtmiş. Dilekçesinde oğlunun gözlem altına alınarak tedavi edilmesini talep eden baba, bu talebin ardından herhangi bir tedavi süreci başlatılmadığını ifade etti.

CİMER'E YAZILAN DİLEKÇE

E.Z.'nin babası M.Z ayrıca Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yazdığı dilekçede, oğlunun 19 yaşında olduğunu, geçen sene liseden mezun olduğunu ve uyuşturucu madde bağımlısı olduğunu belirtti. Dilekçesinde şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Cumhurbaşkanım, benim oğlum 19 yaşında ve geçen sene liseden mezun oldu. Bingöl'de şu an gençler arasında uyuşturucu madde çok yaygın. Benim oğlum da bu illete alışmış durumda ve artık baş edemiyorum. Siz devlet yöneticilerimizden bu illete bir çare bulmanızı istiyorum.

Uyuşturucunun nasıl ve nereden geldiğini bilmiyorum. Polislerimizin bu sıkıntıyı gidermeleri için istihdam edilmelerini talep ediyorum. Oğlumla baş edemiyorum, evdeki elektronik cihazlarımızı kırdı ya da sattı.

Daha önce tedavi edilmesi için savcılığa başvuruda bulundum, hastaneye yatırdılar fakat hastanedeki güvenlik önlemleri yetersiz olduğu için oğlum hastaneden kaçtı ve Elazığ'dan Bingöl'e yalınayak geldi.

Güvenlik görevlilerinin uyuşturucuyla mücadelede yetersiz kaldığını düşünüyorum. Bu illet Bingöl'de ortaokul seviyelerine kadar inmiş durumda. Tedavi edilmesini istiyorum fakat sağlık ve savcılık yetkilileri, kendi isteği olmadan bir şey yapamayacaklarını söylüyorlar.

Bir baba olarak ne yapabilirim? Bir cinayet olmadan ya da kan dökülmeden devlet bir şey yapamıyor mu? Devletin bu duruma acilen müdahale etmesi gerekiyor. Oğlumun bir an önce tedavi edilmesini istiyorum. Ayrıca, psikolog vasıtasıyla ikna edilip bu illetten kurtulmasını talep ediyorum. Acilen gereğinin yapılmasını arz ederim."