Şoförler ve Otomobilciler Odası seçimlerinin sonuçları önüme geldiğinde, nedendir bilinmez moral diye bir durum benden çok uzaklara gitmişti!

Çankırı şoförleri ve otomobilcileri için hayırlı olsun demekten başka bir söz kalmıyor. Oda başkanlığına seçileni değil de kaybedeni kutlamak ihtiyacı hissediyorum. Ali Baş kardeşime buradan sevgilerimi sunuyor, dürüst ve açık bir seçim süreci yaşattığı için teşekkür ediyorum. Bunun ötesinde “ben adayım” diyerek bir basın açıklaması dahi yapmayan ancak seçim çalışmalarını ve propagandasını tamamen “delegeye rant dağıtmakla” geçiren ve sonuçta Oda Başkanlığı koltuğuna oturan Necati Akdoğan’a da “kumaşının adamı” olduğunu bir kez daha net olarak ortaya koyduğundan dolayı “şahsıyla ilgili düşüncelerimdeki negatif artışa katkı sağlamasından” dolayı memnuniyetimi ifade ediyorum!

“Baron”lar listesine yeni bir isim daha eklenmek üzere…  Yani “yetme baron” şimdi sahnede! Böyle olunca benim de işim biraz daha uzayacak… Fazla mesai şimdiden gözüktü! Ahaliye ve dolayısıyla da hepimize kolay gelsin!

* *  *

Yazımıma başlarken belirttiğim gibi Cuma gününden bu yana Antalya’dayım.  Sakın aklınıza denizi ve güneşi getirmeyin! Deniz yerinde ancak dalgalı ve sisli… Güneş derseniz bir var bir yok… Bununla birlikte Çankırı Belediyespor’un Kemer’deki kamp merkezi sarp dağların ve ormanın içi… Oksijen ile birlikte başta saha, daha sonra da Rose Incidence Hotel müdüründen en son elemanına kadar yönetimin ve teknik kadronun bir dediğini iki etmiyorlar. Buradan otel yönetimine de Çankırılılar adına teşekkür etmeyi borç biliyorum.

Şimdi gelelim, 23 Ocakta sahaya çıkacak olan Çankırı Belediyespor’daki son durumlara….

Doğrusunu isterseniz yaşanılan kaostan sonra, cumartesi günü antrenman sahasında gördüğüm manzara karşısında “Acaba ben otelde kamp yapan 4 takımdan Çankırı Belediyespor haricindeki bir takımın antrenmanını mı seyrediyorum” demekten kendimi alamadım. Ancak sahada yakından tanıdığım Çankırı'nın çocuğu kaleci Selahattin ve Genel Menajer İzzet Gümüş bulunuyordu. Ben doğru adresteydim!

Ocak ayının son günü Çankırı Atatürk Stadında Trabzon Karadenizspor karşısında izleyeceğiniz Çankırı Belediyespor’u tanımakta zorluk çekebilirsiniz. Takımın yeni 11’i sizleri oldukça şaşırtacak düzeyde. Öncelikli olarak takıma kazandırılan yeni isimlerden kalede Elazığspor'dan transfer edilen Hamit Tüzün ile birlikte Beykoz'dan gelen Serkan ve Çankırı'nın evladı Selahattin'in kaleyi sağlam bir şekilde koruyacakları çok açık ve net olarak ortada. Kazakistan takımı İtriş karşısında serbest vuruşlardan takımımıza kazandırdığı iki golle kalitesini ortaya koyan stoper Metin Özçınar, orta sahada hücuma yönelik futboluyla takımda sanki yıllardır oynuyormuşcasına rahat hareket eden ancak rakip takımı her zaman tedirgin edecek bir kapasitede olan Kamil Aslan, yine ön libero olarak takımda yer alan ve arkadaşlarını orkestra şefi gibi yöneten Erkan Özer, forvette Mete Metin benim ilk bakışta dikkatimi çeken isimler oldu. Bunun yanısıra genç Erçin, Soner Taban ve Gürkan İzmirlioğlu'nu da sizlere hatırlatmak isterim.

Bununla birlikte sezon başından bu yana takım için ter akıtan başta Görkem, Fatih Kılıç, Hasan, Ali Yakup ve Zafer Kurşunlu gösterdikleri hırs ve ortaya koydukları performans ile ligin ikinci yarısında kadroda yer bulacak isimler arasında görülüyor.

TELAŞEYE VE ACABALARA YER YOK...
Hatırlayacaksınız, sezon başında oluşturulan yeni kadro kafanızda “acaba”lar yaratmıştı ya, emin olun Pazar günü Kazakistan’ın 1. Lig takımlarından İtriş karşısında sahada mücadele veren eski-yeni isimlerin oluşturduğu Çankırı Belediyespor, çok daha teknik ve göze çok daha fazla hitap eden bir futbol sergilediler ve sahadan Metin Özçınar'ın serbest vuruşlardan takımına kazandırdığı iki golle sahadan 2-1 galibiyetle ayrıldılar.

Eksiklikler yok mu! Tabii ki var. Henüz bir haftalık süre içerisinde yan yana gelen isimlerin, gerek takım antrenman eksikliği gerekse fiziksel yetersizlikleri su götürmez bir gerçek. Bununla birlikte tanışma ve kaynaşma süresinin yetersizliği de göz önüne alınacak olursa, grupta mücadele veren diğer takımların oturmuş ve takviye edilmiş kadroları karşısında Çankırı Belediyespor’un özellikle ligin ilk iki maçında yaşayacağı handikapları belirtmeden geçmek, herhalde yüksek düzeyde bir “Polyannacılık” olur!

Bunu da şahsen, Çankırı Belediyespor’a gönül vermiş, ondan haber alma umudunda olan insanımıza da yapmayı hiç mi hiç uygun bulmam. Takımın hazırlanması konusunda “bir güne” dahi ihtiyacı olduğunu açık ve net olarak ortaya koyan Teknik Direktör Atilla Gerin’in ifadesiyle “Buna karşın Federasyonun canı sağ olsun, Bugsaşspor maçımızı Cumartesi gününe almışlar” sitemine yürekten katılıyorum. Ama yine de belirtmeden edemeyeceğim, sabah akşam antrenmanlarını izlediğim futbolcuların hafta sonu Ankara’da oynayacakları ilk lig maçından başları dik olarak sahadan ayrılacaklarına olan inancım sonsuz.

TRANSFERE DEVAM...
Dedik ya, 6 kişiyle başlayan ilk antrenmandan bu yana çok uzun süre geçmedi. Pazar günü sahada 27 futbolcu top peşinde koşuyordu… Ancak buna rağmen, yönetim yine transfer peşinde. Hem de en az 3 futbolcu.  Teknik Direktör Gerin “Kafamdaki yerleri de doldurduktan sonra transfer olayı kapanacak” derken, zayıf noktalarımızı da görmezlikten gelemiyordu. Hocanın bu isteğine yönetim “koşulsuz destek” veriyor. Ve dört bir yandan transferi gerçekleştirilebilecek isimlere mavi-kırmızı-beyaz Çankırı Belediyespor formasını giydirebilmek için bütün imkanlarını seferber etmiş durumda. Bu konuyla ilgili size bir son dakika gelişmesinden kısaca söz etmek ihtiyacı hissediyorum! Turkcell Süper liginde forma giymiş bir ismin takıma kazandırılması için şu saatlerde yoğun bir gayret gösterilmekte. Bunu da bilesiniz...

BAŞKAN ŞİRECİ KAMPTA…
Cuma günü geldiğim Antalya kampına, Cumartesi gecesi Başkan Sevda Karaali Şireci de katıldı. Gece geç saatlerde Kemer’e gelen Başkan Şireci, sabah erken saatte yapılan kahvaltı sonrası takıma yeni katılan oyunculara bir “merhaba” dedi ve saat 11.00’de yapılacak olan İtriş maçında futbolculara başarılar diledikten sonra sahada müsabakayı ilgiyle izledi. Devre arasında ve maçın son bölümlerinde sahada oynanan oyunu ve yeni transferleri kısaca ele aldığımız sohbette “Bizi izlemeye devam edin! Çankırı Belediyespor hiç hak etmediği konu başlıkları ile gündemde tartışıldı. Ancak bütün bunları geride bırakarak önümüze bakacağız. Benim dün ile işim yok! Ancak şunu üzülerek belirteyim ki, 'kaos' yaratanlarla, 'kaosu' çözenler arasındaki farkı Çankırılı çok yakından tanıyacak ve bilecek. Bugüne kadar göstermiş olduğum sağduyuya ve hoşgörüye, hiç beklemediğim şekilde yanıt verenler hak ettikleri muameleyi yaşayacaklardır. Sezon başı ve ortasında yeniden takım yaratmak benim kaderimde varmış ki, ben bu kaderi yeniden yaşıyorum. Beni yakından tanıyanlar çok iyi bilirler ki, ben kimseye yalvarmam, kimseden aman dilemem. Cumartesi günü sahada Çankırı için mücadele edecek yeni Çankırı Belediyespor, bu sezonu başarıyla tamamlayacak bir takım olacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” dedi.

Bütün bunları neden ifade ediyorum! Belki komik gelecek ama, dün akşam haber olarak okuyucularımıza sunduğumuz “Hazırlık maçında İtriş’i 2-1 yendik” haberimiz sonrası başta ben olmak üzere, Antalya’da kampta bulunan yöneticilerin birçoğu sayısız telefon aldı. “Okuduğumuz haber doğru mu? Çankırı Belediyespor galip mi?” şeklinde gelen telefonlar gerçekten “yüz karasıydı”! Sözcü18.com ’da yer alan habere “inanmak” istemeyenler ellerindeki telefona sarılmışlardı!

Doğrusu gelen telefonlara çok fazla tepki göstermek de mümkün değil! On gün önce 6 kişiyle antrenman yapan teknik kadronun, bugün Kazakistan’ın 1. Lig takımlarından İtriş’i 2-1 yenmesi “birilerinin” rüyasını bozması gayet normal olsa gerek! Kazanılmış maç sonrası Antalya'da böylesi bir “komediyi” de yaşadıktan sonra, Çankırı Belediyespor üzerinde oynanan “oyunları” artık “gözlüğe dahi gerek kalmadan” görmenin zamanı geldi de geçti bile…

Ne dersiniz sevgili okuyucu…

Ankara’yı özledim…  Dönüş için buradakilerden izin istiyorum…  Görüşme dileğiyle…

Not: Kamp ve transfer haber ve fotoğrafları salı sabah saatlerinde sizlere sunulacak….